Temelde, günlük hayatta benim için en Önemli olan nokta o. | TED | وبشكل أساسي، هذا هو الجزء الذي يهمني حقاً على أساس يومي. |
Şu anda benim için Önemli olan tek şey, ailemi korumak. | Open Subtitles | ..الأمر الوحيد الذي يهمني الآن هو حماية عائلتي |
Şu an benim için Önemli olan tek şey o. | Open Subtitles | إنها الشيء الوحيد الذي يهمني حقاً، اتعلم؟ |
Beni endişelendiren bu işi önce ona vermeleri. | Open Subtitles | الذي يهمني قد استعمله في المكان الأول |
Lakin beni en çok endişelendiren hazinenin kendisi değil. | Open Subtitles | لكن هذا ليس الكنز الذي يهمني بالأكثر |
Saçma.Yapmacık bir güreşçi neden umurumda olsun ki? | Open Subtitles | ما الذي يهمني في مصارع أحمق متصنع؟ |
Emekli oluyorum, neden umurumda olsun ki? | Open Subtitles | أنا أتقاعد ، ما الذي يهمني ؟ |
Şu an Önemli olan tek şey, bu işi hızlıca örtbas etmek. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي يهمني الآن هو كيفية إحتواء ما حدث |
Önemli olan tek şey işleri yoluna koymak. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يهمني الآن هو تصحيح أوضاع السفينة |
Matematik için zamanım yok. Benim için tek Önemli olan istatistikler. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يهمني هو إحصائياتي |
Benim içim Önemli olan tek şey, müzik. Evet bilmem mi? | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يهمني هو الموسيقى. |
Şu an benim için tek Önemli olan Bill'in yakışıklı, duyarlı.. ...ve harika bir erkek olması. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي يهمني الآن هو أن (بيل) رجل وسيم وحساس ورائع |
Benim için Önemli olan tek şey. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي يهمني |
Düşünecek bir şey yok. Zoey'i kaybedemem. Şu an benim için tek Önemli olan o. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أخسر ( زوي ) وهذا هو الأمر الوحيد الذي يهمني الآن |
Önemli olan tek şey nişanlım, Rachel. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي يهمني هو خطيبتي, (رايتشل) |
Benim için tek Önemli olan sensin. | Open Subtitles | أنت الشيئ الوحيد الذي يهمني |
Beni endişelendiren, o kararı aldırmaya zorlayan Pope. | Open Subtitles | انه (بوب) الذي أجبرنا على هذا الخيار هو الذي يهمني |