Gerçekten ana dil olarak ingilizce ya da Çince'nin olduğu 600 tane dil istiyor muyuz? | TED | هل نريد أن ينتهي بنا الحال ب 600 لغة وتصبح اللغة الرئيسية هي الإنجليزية أو الصينية؟ |
adı Duolingo -- ana fikir insanların Web'i eş zamanlı tercüme ederek ücretsiz olarak yeni bir dil öğrenmesi. | TED | اسمه ديولينجو-- حيث ان الفكرة الرئيسية هي تعلم الناس لغة جديدة بالمجان وفي نفس الوقت يقومون بترجمة مواقع الانترنت |
ana mesajımız, teknoloji dünyayı kurtarmayacak, bunu biz yapacağız ve teknolojiyi bize yardımcı olması için kullanacağız. | TED | الرسالة الرئيسية هي أن التقنية لن تنقذ العالم، نحن فقط من سينقذ العالم ويمكن استخدام التقنية لمساعدتنا. |
İşin esprisi zaten temel insani ihtiyaçlarından soyutlamakta. | Open Subtitles | الفكرة الرئيسية هي أن نجردهم من حاجاتهم الأساسية. |
Ama temel sorun dinleyicilerden iyi telefonlar gelmemesi. | Open Subtitles | لكن المشكلة الرئيسية هي نحنلانتلقىمكالماتجيدة منمستمعينا, |
Birinci ana değişim, açık bilgi. | TED | أولى هذه التحوّلات الرئيسية هي المعرفة المفتوحة. |
ana mesajım teknolojideki ilerlemenin üstel olduğu, lineer değil. | TED | رسالتي الرئيسية هي أن التطور في التكنولوجيا هو أسي منساب و ليس خطي. |
Yani ana fikir çevrede insan varken EMF'in sabit değer göstermesi. | Open Subtitles | فالفكرة الرئيسية هي أن مجالات الطاقة للإنسان ستبقى مستقرة |
ana hatlar gardiyanlar tarafından doldurulacak. | Open Subtitles | 15صباحًا الخطوط الرئيسية هي الزحف مع الحرّاس. |
Bugün ana görevimiz afet bölgelerini belirlemektir. | Open Subtitles | اليوم، المهمّة الرئيسية هي تحديد مناطق الكوارث. |
Yani ana planınız ordularımızı kullanmak. | Open Subtitles | إذاً، خطّتكما الرئيسية هي استخدام جيوشنا. |
Ne mutlu ki Tanzanya hükümeti harekete geçti, fakat ana konu şu ki, Tanzanya hükümeti ancak deliller ortaya çıkınca harekete geçebildi. | TED | ويسرني اليوم أن الحكومة التنزانية قد اتخذت إجراءات، لكن المشكلة الرئيسية هي أن الحكومة التنزانية تمكنت فقط من اتخاذ إجراء لأن الأدلة توفرت. |
ana fikir şu, kapı kapalıydı. | Open Subtitles | الفكرة الرئيسية هي انك لاتصلح لها |
Buradaki ana fikir ise bir solucan deliğinin, basitçe bir tarafından girip öbür tarafından çıkabileceğin bir geçit olmasıydı. | Open Subtitles | و لكن الفكرة الرئيسية هي أنه يمكنك اجتياز الثقب الدودي ببساطة عن طريق عبور المدخل فتعبر أحد جانبيه و تخرج من الجانب الآخر |
ana grubu FARC gerillaları oluşturuyor. Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri Savaşlarını adam kaçırma, haraç, uyuşturucu ticareti ve yasadışı madencilikle finanse ettiler. | TED | هذه العصابة -- والمجموعة الرئيسية هي مغاوير إف آي آر سي ، القوات المسلحة الثورية لكولومبيا -- لقد قاموا بتمويل حربهم بالخطف والابتزاز والاتجار بالمخدرات والتعدين غير المشروع. |
ana karakter, babasının ölümünden sonra liderliğe geçmiş şımarık, genç bir prens. | Open Subtitles | لقد كان هذا صحيحاً ، فأنا و ( زوي ) نحب أن نتحدى بعضنا الشخصية الرئيسية هي أميرٌ شابٌ مدلل |
Ve ilk çalışmalar şunu gösteriyor, halk içinde rastgele tercihlerden daha kötü yapan çok fazla insan var, bu yüzden bu basmakalıp fikirler hakkında düşünmemiz gerek, ve bunlar arasındaki temel düşüncelerden biri, dünyadaki gelir dağılımı hakkında. | TED | وبالفعل اكتشف المجربون هذا الأمر، ان الكثير من نتائج الجمهور أسوأ من عشوائية، اذا علينا ان نفكر بشأن الأفكار المسبقة، وواحدة من الأفكار المسبقة الرئيسية هي حول توزيع الدخل العالمي. |
Bu tip şeyler bir süre sonra unutulur ama teşhisime göre sendeki temel sorun... | Open Subtitles | ... سنتحدث بالتفصيل عن أفعالك تلك لاحقًا و لكن تشخيصي المبدأي لمشكلتك ... الرئيسية هي |
Dört temel prensip Ten, Zetsu, Ren ve Hatsu'dur. Ama o söylediğiniz anlamlara gelmezler. | Open Subtitles | المبادئ الرئيسية هي:"تين، زوتسو رين، هاتسو"، لكنّكَ لم تشرحها بصدق. |