ويكيبيديا

    "الرقيقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Yumuşak
        
    • tatlı
        
    • hassas
        
    • nazik
        
    • narin
        
    • kibar
        
    • ince
        
    • İnce
        
    • inceye
        
    • kırılgan
        
    • inceldiği
        
    Daha Yumuşak taraflarımızı tanımladığımız dili bırakalı çok oluyor, görüyorsunuz. TED انظروا، لقد أهملنا اللغة منذ فترة طويلة التي نصف بها أجزائنا الرقيقة.
    Yumuşak kalplilerin daha çok acı çektiklerini erkenden öğreniyoruz. TED نتعلم في وقت مبكر أن ذوي القلوب الرقيقة يعانون.
    Sonra adı Yolanda olan bu tatlı kıza yasladım kendimi. Open Subtitles و أنحني الى هذه الفتاة الرقيقة التي فشلت المسماة يولندا
    En güzeli de hassas ruhumu sizin ellerinize teslim ediyorum lordum. Open Subtitles أكثر سعادة من كلّ ذلك بأنّ تضع روحها الرقيقة بين يديك
    Tabii ki onları dinlemedik ve yerine sevginin nazik jestlerini ve gençliğin pervasız parlamalarını savunduk. TED بالطبع ، لم نستمع لهم، وبدلاً من ذلك، ناصرنا إيماءات الحب الرقيقة وبتهور أيضاً ناصرنا ومضات الشباب.
    ama Bella'nın narin parmaklarını sırtımda hissedebiliyorum. Open Subtitles ومع ذلك أستطيع أن أشعر بأصابع بيلا الرقيقة على ظهري.
    Onların yolları, doğal büyücülerin kibar yollarıydı. Open Subtitles وكانت أساليبهم هي الأساليب الرقيقة للسحرة الطبيعيين
    Sonuçta ortaya çıkan ince tabaka aktif tabakadır, güneş enerjisini emer. TED الطبقة الرقيقة الناتجة هي الطبقة الفعالة، التي تمتص الطاقة من الشمس.
    Ellerimdeki elmayı tatmak için Yumuşak kabuğunu kopardığında, Open Subtitles عندما تنزع القشرة الرقيقة لتذوق التفاحة من يدى
    Çok Yumuşak davrandığını söylüyorlar. Bilmediğini söyleme. Open Subtitles إنه يطلقون عليكِ آنسة الخدمة الرقيقة اخبريني بأنكِ لم تعرفِ ذلك
    Kızın tatlı ve Yumuşak mizacı, adamın kırık kalbinin derinliklerinde yatanların farkına varmasını sağlıyor. Open Subtitles و طبيعتها اللطيفة الرقيقة تقربه منها متفهمة تماماً حالة قلبه المجروح
    "tatlı lrma" anlamına gelir. Neden öyle diyorlar bilmiyorum. Open Subtitles هذا يعنى ايرما الرقيقة أنا لا أعرف لماذا
    Etrafındaki tüm tatlı dilli, kültürlü erkekle münasebet kuracak. Open Subtitles ستكون وسط الأجواء الرقيقة مع اولئك الرجال المحنكون حولها عندما تعود ..
    Spor üzerine yaptığın metaforlar benim hassas homoseksüel hislerimi gücendiriyor. Open Subtitles أنت تعلم أن المجازات الرياضية مُسيئة. مشاعري مثلية الجنس الرقيقة.
    Üçüncü bir makine ise hassas yıkamalar için. Open Subtitles وماكينة ثالثة لـ ملابسك الرقيقة وتلك ستكون حمالات الصدر والملابس الداخلية
    Dudaklarım, bu iki utangaç hacı, Yüz sürüp mihrabına Hazırdır bu kabalığı nazik bir öpüşle yumuşatmaya Open Subtitles فشفتاي كحاجين خجولين مستعدان لتصحيح الخطأ بهذه القبلة الرقيقة
    nazik parmaklarınız incindi mi? Open Subtitles هل أصيبت أصابعك الرقيقة في حادثة الهاتف الخليوي
    Sevgili, tatlı, narin Kay. Senin gibi bir kızı, arkadaşım Harry'e iten neydi? Bunu asla anlayamayacağım. Open Subtitles عزيزتي , حبيبتي , كاى الرقيقة. هذا ما لست افهمه.
    Sarı tarafını genellikle narin kadeh takımının içini temizlemek için kullanırım. Open Subtitles أستعمل الجانب الأصفر غالبا للأواني الرقيقة فقط للحواف
    kibar kadınlarda bulunan hassas bağımsızlık bilincini herkesten daha iyi anlarım. Open Subtitles أفهم أفضل من أي شخص آخر ذلك الحس بالإستقلالية المرهفة لدى الأنثى الرقيقة
    Genelde derimizdeki tozu fark etmeyiz, çünkü deri rengimizin üzerindeki ince toz tabakasını göremeyiz. TED لا نرى الغبار على بشرتنا في العادة لعجزنا عن رؤية طبقة الغبار الرقيقة التي تتكون على سطح البشرة.
    Açık olan bir inceye. Open Subtitles انت تمشي باتجاه الرقيقة
    Abinin köşesinde yazmayı bıraktıktan sonra bir ara uğra da sana hayatın kırılgan düzeni hakkında bir ders vereyim. Open Subtitles منتظر زيارتك ، عندما لا أكتب في العامود الصحفي لشقيقك وسأراجع تلك النظرة الرقيقة للحياة
    Micmaclar dünyalar arasındaki perdenin inceldiği yerlerden bahsediyorlar. Open Subtitles أساطير ميكماك تكلمت عن أماكن خاصة حيث يمتد الستار بين العوالم الرقيقة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد