Uzun süre önce bu binada bir zamanlar yaşamış bir ruh. | Open Subtitles | إنها الروح التي أعتادت العيش في هذا المبنى منذ وقت طويل. |
Itimatin basitligini iceren bir ruh bu | TED | هذه هي الروح التي حصلت على بساطة الثقة. |
Büyük Eagle oyuncularını yönlendiren o ruhu. | Open Subtitles | الروح التي قادت لاعبو النسور العظماء |
Clementine'in yaşadığı bu ruhu terk et. | Open Subtitles | اِطرِد هذه الروح التي تسكن "كليمنتين". |
Kurtulanlardan biri onları ele geçiren ruhun adını hatırlıyor mudur acaba. | Open Subtitles | أتسائل لو إحد هؤلاء الأطفال الناجين يتذكرون اسم الروح التي استحوذتهم |
"Favori etkinliği: Ebedî lanete mahkûm edecek ruhlar aramak" mı? | Open Subtitles | النشاط المفضل أبحث عن الروح التي تعلقت باللعنة الأبدية |
Gördüğüm ruh bir şeytan olabilir ki Şeytan göze hoş gelen kılıklara girebildiğine göre. | Open Subtitles | الروح التي رأيتها قد تكون شيطاناً، والشيطان لديه القوّة ليلبس شكل السرور، |
- ve bu ruh Ryan ile Grace'in peşinde olan ruh mu? | Open Subtitles | أهي نفس الروح التي تطارد رايان وجريس؟ |
Mevcudiyeti olmayan bir ruh, tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | الروح التي يخْبُرها ليست ملكه تماماً كروحي أنا |
#Ama bizde paranın satın alamayacağı bir ruh var # | Open Subtitles | * لكن نحن نملك الروح التي لا يستطيع المال شرائها * * ! |
Acıdan inleyen bir ruh getirdim. | Open Subtitles | الروح التي تصرخ متألّمة |
Büyük Eagle oyuncularını yönlendiren o ruhu. | Open Subtitles | الروح التي قادت لاعبو النسور العظماء |
Onu ele geçiren ruhun sesi olmalı. | Open Subtitles | ذلكَ صوت الروح التي تستحوذهُ الآن |
Ama sen "iblisler, musallat oldukları ruhlar gibi farklı olabilir" demiştin. | Open Subtitles | لا، ولكنك قلت بأن الشياطين يمكن أن تختلف باختلاف الروح التي تستحوزها |
İçindeki ruh bir başkasını daha öldürmeden onu durdurmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقوم بأيقافها قبل أن تقوم الروح التي بداخلها بقتل كل شخص آخر. |
Ruh dediğin budur, Beowulf. İhtiyacımız olan ruh da bu. | Open Subtitles | هذه الروح، (بيوولف) هذه الروح التي نحتاجها |