- Evet! Ama Krispy Kreme'leri kadar reyting alırsa, fişi çekerim... | Open Subtitles | لكن إذا هو كلّ مواقف الصيانة في كريسبي كريم، أسحب السدادة... |
fişi çekmekte tereddüt etmeyecek tek tanıdığım sensin. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة التي أعرفها التي لن تتردد في سحب السدادة |
Ben katılıyorum , kabul ediyorum. Bu eh, Mantar çekin daha iyi her zaman? | Open Subtitles | أوافقك الرأي, من الأفضل دوماً أن نسحب السدادة |
Dev bir küvet gibidir. Tek yapman gereken tıkacı çekmektir. | Open Subtitles | انه مثل حمام هائل كل ما علينا هو سحب السدادة |
mantarı mumla kaplı değil. | Open Subtitles | فلينة السدادة ليس لها غطاء شمع. |
Kendi tıpasını, Los Angeles'taki kadınların üstüne açacağını sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت بأنه سوف ينزع السدادة عن نفسه على كل نساء لوس آنجلوس |
Birim 01'i yapay dolgu ile yeniden etkinleştirin. | Open Subtitles | . " إعادة تنشيط " وحدة 01 " مع " السدادة الوهمية |
Onu kontrollü bir şekilde felç eden ilaç vermelerine rağmen ayak bileğine turnike yapıyorlar, gördün mü? | Open Subtitles | أنهم يحقنون مادة مخدرة لكنهم أحيانا يستعملون السدادة على الكاحل لمنع الحركة, أترين؟ |
Tamponcu adam. | Open Subtitles | أنت يا رجل السدادة صحيح ؟ |
- Bu sebeple de fişi çekemiyoruz. - Evet. | Open Subtitles | لهذا السبب لا نَستطيع إنتزاع السدادة بالضبط |
Ona fişi çekeceklerini söylemen gerek. | Open Subtitles | أحتاجك لإخبارها بأنّهم سيسحبون السدادة. أحتاجها إلى... |
fişi artık çekebilirim. | Open Subtitles | سأسحب السدادة الان |
Yani fişi çekiyorum. | Open Subtitles | إذا سأسحب السدادة |
- lanet olası fişi çekmeni söylüyorum. -Hayır. | Open Subtitles | - يسحب السدادة الداعرة الآن. |
Mantar patladı ve uçtu, tam gözüme isabet etti. | Open Subtitles | وانفجرت السدادة وطارت واصطدمت في عيني |
Mantar tıpa bozuk olup sıkışınca... trajik sonuçlar doğurabilir. | Open Subtitles | قد تسبّب السدادة مأساة حين تكون عالقة |
Şarap ve Mantar olayını? | Open Subtitles | السدادة فى النبيذ؟ |
"Maymunun tıkacı yerine taktığını gördüm" dedi. | Open Subtitles | فقال: لقد رأيت قرداً يحاول أن يُعيد السدادة الفلينيّة للداخل |
O zaman mantarı bulmama yardım et. | Open Subtitles | حسنا ، ساعدوني في ايجاد السدادة |
Ve çocuk iyi niyetle şişenin tıpasını açtı." | Open Subtitles | "وبحسن نية، خلع الصبي الساذج السدادة عن القنينة." |
dolgu giyisisinin yaşam destek sistemi de sınırına ulaşacak. | Open Subtitles | جهاز الأنعاش الذي في . بدلة السدادة " سيصل للخط الأحمر " |
Onu kontrollü bir şekilde felç eden ilaç vermelerine rağmen ayak bileğine turnike yapıyorlar, gördün mü? | Open Subtitles | أنهم يحقنون مادة مخدرة لكنهم أحيانا يستعملون السدادة على الكاحل لمنع الحركة, أترين؟ |
Tamponcu adam. | Open Subtitles | أنت يا رجل السدادة صحيح ؟ |