ويكيبيديا

    "السرور" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zevk
        
    • zevki
        
    • zevkti
        
    • sevindim
        
    • memnuniyet
        
    • zevktir
        
    • güzeldi
        
    • mutluluk
        
    • hoş
        
    • keyif
        
    • neşeli
        
    • zevkin
        
    • zevkle
        
    • ait
        
    • mutlu
        
    (Video) Sayın Başkan, Bay Mitchell, sizin nezdinizde, ekonomimizde neyin yanlış gittiğini incelemek, büyük bir zevk ve onur. TED السيد: رئيس الجلسة، السيد: ميتشل، لمن دواعي السرور والشرف العظيم أن أجلس امامكم لفحص المشاكل التي يمر بها اقتصادنا.
    Dün gece bugüne kadarki en yoğun fiziksel zevk deneyimimi yaşadım. Open Subtitles ليلة أمس كَانَ عِنْدي الأكثر حدّة السرور الطبيعي أنا أَبَداً معروفُ.
    Ancak alt benlik yalnızca zevk prensibine dayalı olarak çalışır. Open Subtitles لكن الهوية تعمل فقط خارج مبدأ السرور ، هى تريد
    O zevki bana bırakma! Open Subtitles لن تكتسب أىّ شخص هنا. لا تمنحنى السرور لذلك.
    Anlatırım bak. Seninle iş yapmak zevkti. Open Subtitles إن كان ذلك ما تريده، فسأقم بإخبارهم إنه لمن السرور العمل معك
    Bu kadar kısa sürede olmasına rağmen gelebilmenize çok sevindim. Open Subtitles أنا في غاية السرور لتمكّنكم من الحضور خلال إشعارٍ قصير.
    - Memnun oldum Hal. - O zevk bana ait Bayan Shanahan. Open Subtitles ــ سعيدة بمقابلتك يا هال ــ السرور كله لي يا سيدة شانهان
    Önemsiz görünebilir, bu dikkat dağıtma işi bana bir anlığına zevk verdi. Open Subtitles من البديهي كما يبدو، صرف الإنتباه هذا أعطني بضعة لحظات من السرور
    Ailenin anısına benim için çıplak dans et ve bana zevk ver. Open Subtitles تكريما من والديك... ... تأتي الرقص عاريا بالنسبة لي ثم السرور لي.
    zevk sana vereceğim son şey olacak, seni katil kaltak! Open Subtitles السرور الشيء الأخير الذي سأَعطيكم إياه، أيها القتلة السفلة
    Buna inanamadım. Sihirli bir bedensel zevk dünyasına girdiğimi sandım. Open Subtitles لم أصدّق، ظننت أني أدخل عالماً من السرور الشعوري.
    Size keyif ve zevk vermesi umuduyla... ..uzak diyarlardan çalınmış egzotik bir güzel getirdik. Open Subtitles نقدم لكم البهجة و السرور شيء غريب و مثير جلب من بلاد بعيدة
    - Bu zevki neye borçluyum, Çavuş Angel? Open Subtitles الرقيب آنجل , إلى آي حد آدين هذا السرور ؟
    - Bu zevki neye borçluyum, Çavuş Angel? Open Subtitles الرقيب آنجل, إلى آي حد آدين هذا السرور ؟
    Seninle iş yapmak zevkti. Open Subtitles إنّه من السرور القيام بعمل معكِ
    Eve dönmene öyle sevindim ki. Open Subtitles أنا في غاية السرور أنك عُدت إلى المنزل إليّ
    Eminim mutlu olurlar efendim, ve ben de büyük bir memnuniyet duyarım. Open Subtitles أنا واثقة أنهم سيكونون سعيدين بالاستغناء عنيّ وسأكون في غاية السرور بحضوري
    Hey, Cal. Her zaman için zevktir, ama sorabilir miyim neden otoparkda buluşuyoruz? Open Subtitles اهلا انه دائما لمن السرور,ولكن لو استطيع ان اعرف لم التقينا في المواقف؟
    Seni görmek güzeldi. Open Subtitles حسنا حَسناً،تيري، دائماً السرور لي.
    Yaşama mutluluk getirecek yegane gerçeğin karşılıksız vermek olduğunu keşfettim! Open Subtitles أكتشف أن الشيء الوحيد الذي يتيح لك السرور في الحياة، الشيء الوحيد الصادق، هو العطاء.
    İyi kelimesi orada zarf. hoş ya da sağlıklı anlamına geliyor. Open Subtitles بخير هذا ظرف و هو ما يعني السرور أو جيداً جداً
    Çok neşeli iken birden derin bir depresyona girebiliyordu. Open Subtitles كان معتاداً على تقلّب مزاجه سريعاً من قمة السرور إلى كآبة مظلمة.
    Acı riski olmadan zevkin, neşenin ya da aşkın imkanı olmaz. Open Subtitles يمكن ألا يكون هناك السرور أو الفرح أو الحب
    20 yıl önce olsa, büyük bir zevkle suratına yumruğu indirirdim. Open Subtitles منذ عشرون عاما، لكنت لكمتك فى وجهك بمنتهى السرور

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد