elçiler Norveç'ten döndü kralım. İyi haberlerle. | Open Subtitles | رجع السفراء يامولاى الكريم من نرويج فرحين مبتهجين |
Dostum, eğer tüm elçiler güzel bir kadın olsa, ülkeme hem gündüz hem de gece hizmet ederdim. | Open Subtitles | يا صديقي, لو كان كل السفراء نساء جميلات لقمت بخدمة بلادي في الليل والنهار |
Genelde Büyükelçiler veya bölgelerden gelen delegasyonlar bu işlere bakar. | Open Subtitles | السفراء الأجانب يحضرون عادة أو وفود من المناطق |
Büyükelçi tayinlerinden tut, yasamayla alakalı önerilere kadar herşey. | Open Subtitles | أشترك كيف؟ فى كل شىء من إختيار السفراء الى العروض التشريعية |
Büyükelçilerin yanına dönsem iyi olacak. | Open Subtitles | من الأفضل أن أعود إلى السفراء عزيزتي |
Önce elçileri buyurun da sofranın tatlısı olsun anlatacaklarım. | Open Subtitles | فليتفضل مولاى بدعوة السفراء اولا وليكن النبا الذي لدى بمثابة الفاكهة بعد الوليمة |
Müzakerelerin hâlâ başlamamasının sebebi, elçilerin orada olmayışı mı? | Open Subtitles | المفاوضات لم تبدأ لأن السفراء ليسوا هناك؟ |
Kuzey Eyalet Caddesi'nde, Elçilik Suitlerinden biri. | Open Subtitles | هذه الاجنحة لأجل السفراء في شارع المدينة الشمالي |
Hünkâr'ım elçiler kuyrukta. Tebriklerini sunmak için huzura kabulü beklerler. | Open Subtitles | السفراء هنا، ينتظرون أن تدعوهم لتهنئتك |
Grandük de dahil olmak üzere tüm elçiler burada olacak. | Open Subtitles | كل السفراء سيكونون هنا وبالتأكيد معهم الدوق الأكبر |
Sorun değil, ama şu elçiler var ya,... | Open Subtitles | انها ليست مشكلة لكن بشأن تلك "السفراء" ؟ |
Ziyaretinizden büyük onur duyduk, elçiler. | Open Subtitles | لنا الشرف بزيارتكم أيها السفراء. |
- elçiler rampada karşılıyor. | Open Subtitles | سيلاقيه السفراء عند سلّم الطائرة. |
Biri hariç bütün elçiler şehir dışındaydı. | Open Subtitles | -فكل السفراء عدا احدهم كانوا بالخارج |
Büyükelçiler korkak ve böyle bir şeyde kellelerini uçuracağımı biliyorlar ama Ateştutanlar tam bağnazlar. | Open Subtitles | السفراء جبناء ويعرفون أنني سأقطع رؤوسهم حاملي الشعلة متعصبون |
Büyükelçiler Nomura ve Kurusu, hükumetlerinden Japonya ile Amerika arasındaki görüşmeleri askıya alacak nihai tarihin uzatılmasını istediler. | Open Subtitles | حقاً ؟ "السفراء "نومورا" و"كوروسو طلبوا مؤخراً من حكومتهم أن تمدهم بالموعد النهائى |
Büyükelçiler ve danışmanlar, kuleye. | Open Subtitles | السفراء والمستشارين، إلى البرج. |
Büyükelçi'nin bu geceki resepsiyonundaki konuşma. | Open Subtitles | الخطاب الخاص بحفل استقبال السفراء الليلة. |
Büyükelçi çocuğu olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم إنك من أبناء أحد السفراء |
Böylelikle biz de Büyükelçilerin çocuklarıyla gezintiye çıkabiliriz. | Open Subtitles | حيث نستطيع أن ننزهه أطفال السفراء |
Büyükelçilerin çocuklarını gezdiriyorduk. | Open Subtitles | نقوم بنزهة صغيرة لأطفال السفراء |
- Ya getirmezse? Ne kadar beklersek, elçileri gerçek olduğuna inandırmamız o kadar zor olacak. | Open Subtitles | كلما انتظرنا أكثر، صَعُبَ إقناع السفراء بأنّكِ الحاكمة |
Kraliçe, elçilerin eşlerine bir ziyafet verdi. | Open Subtitles | لقد أقامت الملكة مأدبة مع زوجات السفراء الأجانب |
Elçilik programına tekrar dönüyorsun. | Open Subtitles | لقد تمت إعادتك إلى برنامج السفراء. |
Büyükelçilik, o buradayken böyle şeyler yapmaz. | Open Subtitles | - أعطني الجوال ! - نحن سفراء ! - السفراء لا يجلسون على الطريق . |