ويكيبيديا

    "السموم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zehir
        
    • toksin
        
    • toksikoloji
        
    • toksinler
        
    • Toksik
        
    • toksinleri
        
    • zehirler
        
    • zehirli
        
    • toksinlerin
        
    • zehri
        
    • uyuşturucu
        
    • zehirlerden
        
    • zehirden
        
    • zehirlerin
        
    • toksinlerden
        
    Ancak otopsi bir şeyi gözden kaçırdı. zehir raporu temiz çıkmıştı. Open Subtitles ولكن الطبيب الشرعي غاب عن شيء تقرير السموم أنه كان نظيفاً
    zehir raporunda ağır psikoterapik ilaçların etkisi altında olduğun gözüküyor. Open Subtitles أظهر تقرير السموم بأنك كنتَ تحت تأثير أدوية محفزة للعقل
    Sen, evini kontrol edip, radyasyon ve toksin testleri yap. Open Subtitles و أنتِ، اكشفي عن الإشعاع و السموم ببيته و معمله
    Ağır metaller de normal toksin taramasında çıkmaz. Tabii özellikle onu aramıyorsanız. Open Subtitles والمعادن الثقيلة لن تظهر في فحص السموم إلا إذا كنت تبحث عنهم..
    toksikoloji sonucu uyuşturucu kullandığını doğruladı. Open Subtitles فحص السموم عاد إيجابياً للمخدرات المعتادة
    Bu toksinler aynı zamanda kandaki oksijeni yakmaya başlar ve akciğer ve böbrek gibi ana organlara giden oksijen azalır. TED وفي نفس الوقت فإن هذه السموم تسبب خسارة الأكسجين في الدم، ومن ثم انخفاض كميته التي تصل إلى الأعضاء الرئيسية
    Aslında sanırım Toksik atıklar akraba evliliklerinden daha fazla zarar veriyor. Open Subtitles في الحقيقة,اعتقد ان السموم يأخذون اكثر من الضريبة والزواج بين الأقارب
    Köklerindeki zarlar, toprağın suyu tutmasını sağlayıp toksinleri süzerek çamur kaymasını önlerler. TED تحمي شبكات جذورها من الانهيارات الطينية مع السماح للتربة بالاحتفاظ بالمياه وتنقية السموم.
    zehir inanın, size daha önce hiç deneyimlemediğiniz acılar çektirebilir. TED صدقني، من الممكن لنوعية السموم هذه أن تُشعرك بألم لم تشعر به من قبل.
    Ancak bununla beraber yiyecek ve zehir arasında net bir ayrım olduğunu da biliyoruz. TED ولكن هنالك فرق واضح ايضاً بين الطعام وبين السموم
    Ve bu özerk eyaletin kanun yapıcıları, bu zehir işportacılarının kâh kitaplarda, kâh şişelerde satmaya çalıştıkları ürünleri etiketleme dayatmalarına karşı akıl sahibi davrandı. Open Subtitles و إن السلطة التشريعية لهذه الدولة ذات السيادة لديها الحكمة للمطالبة بأن تجار السموم ، سواء فى زجاجات أم فى كتب
    İlk toksin incelemelerinde kurbanların kanında yüksek oranlarda ketamin bulunmuş. Open Subtitles تحليلات السموم الاولية لدم الضحايا تشير لمستويات عالية من الكيتامين
    Sistem hızlıca dışarı atılır bu yüzden toksin testinde ortaya çıkmadı. Open Subtitles يختفي بسرعة من الجسد، لهذا السبب لمْ يظهر في تحليل السموم.
    toksikoloji sonucuna göre kanında esrar yok. Open Subtitles كان فحص السموم نظيفاً لرباعي الهيدروكانيبول
    toksikoloji sonucu uyuşturucu kullandığını doğruladı. Open Subtitles فحص السموم عاد إيجابياً للمخدرات المعتادة
    toksinler zemine gömülmüş olacak, ortaya çıkma ihtimali olmayacak, Al. Open Subtitles سوف تتسرب السموم إلى الأرض ولن يتم إحتوائها يا آل
    Büyük kimya sanayi fabrikaları ellerindeki Toksik atıkları kampa gönderiyorlar, ve gruplar halinde mahkum satın alıp onları deneylerinde kullanıyorlar. Open Subtitles وألوان السموم تُجْلَب من مصانع الكيمياء إلى المعسكرات. وربما اشترى المصنع جملة من المعتقلين ابتغاءَ التجارب. ‏
    Bazen bir yara enfekte olduğu zaman, toksinleri kana karışıyorlar, Open Subtitles عندما يُصاب الجُرح أحياناً بالعدوى يتِم إطلاق السموم في مجرى الدَم
    Muhtemelen kurşun ve cıva doludur. Denizdeki tüm zehirler gövdesindedir. Open Subtitles غالباً هى مليئة بالزئبق والرصاص . وكل السموم الموجودة بالبحر
    Oradaki zehirli bitkilerle buradaki zehirli bitkiler birbirinden çok farklıdır. Open Subtitles يوجد اختلاف كبير بين السموم الموجودة في كالورادو وهذا المكان
    Ordu mühendisleri ve Wyoming Milis Kuvveti toksinlerin sızmasını önlemek ve 350 km2 alanı tahliye etmek için büyük çaba içinde. Open Subtitles مهندسو القوات المسلحة و الحرس الوطني في وايومينج يبذلون قصارى جهدهم لإحتواء السموم و إخلاء منطقة تبلغ مساحتها 200 ميلا مربعا
    Nörotoksik zehri doğadaki en etkili zehirlerden biridir. Open Subtitles فسمها يعتبر الأقوي تأثيرا من بين جميع السموم
    Bunların yüzlercesi her gün üretiliyor ve uyuşturucu üretmek için kurulan yerlere gönderiliyor; arkadaşlarımız, sevdiklerimiz ve çocuklarımız için. Open Subtitles المئات من هذه يتم إنتاجها كل يوم و إرسالها إلى معامل بأجور زهيدة حيث يقوم عبيد مدنيين بإعداد هذه السموم
    Akbabanın evrimsel rolü toprağı ölümden sonra oluşan zararlı zehirlerden kurtarmaktır. TED الدور التطوري الذي تضطلع به النسور هو تخليص كوكبنا من السموم الضارة التي تنتج بعد الموت.
    Örnek olarak, karaciğerde, kanı zehirden arındırmak için, kanallar oluşturuyorlar. Akciğerde, solunum için hava torbacıklarına dönüşüyorlar. TED فمثلا, في الكبد تكون قنوات لإزالة السموم من الدم. في الرئة, تبطن أكياس الهواء لتسهل تبادل الغازات.
    Etrafın çok geniş, servetin sonsuz ve sürekli gelişen muhteşem zehirlerin var. Open Subtitles مجالكِ متسع، اتصالك بالثروة لا نهاية له، وبراعتكِ في السموم متطورة دائما.
    Harika. Seni başka hiçbir şeyi yapamadığı şekilde toksinlerden arındırıyor. Open Subtitles رائع، يساعدك على التخلص من السموم و لن يعرف أحد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد