ويكيبيديا

    "الشائعة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yaygın
        
    • dedikodu
        
    • popüler
        
    • Söylenti
        
    • ortak
        
    • Söylentiyi
        
    • Söylentiler
        
    • genel
        
    • klişe
        
    • Söylentiye
        
    • dedikodular
        
    • dedikodulara
        
    • kullanılan
        
    Bu yaygın galaksilerin nasıl oluşup evrildiği yönünde güçlü teorilerimiz var. TED لدينا نظريات محكمة عن كيفية تشكل وتطور هذه المجرات الشائعة.
    Bu hemen hemen bugün dünyadaki bütün dinlerde yaygın bir uygulama. TED ورغم ذلك، فهذه هي الممارسة الشائعة في كل أديان العالم اليوم تقريباً.
    dedikodu. Open Subtitles إنها شائعة فحسب, الشائعة هي الخلاعة الجديدة
    Ve bundan ortaya çıkan tuhaf sonuç popüler kültürümüzün çoğunluğu aslında bu grafiklerden çıkan varsayımlar üzerine kurulu. TED والنتيجة الغريبة من ذلك هو أن معظم ثقافاتنا الشائعة مبنية فى الحقيقة على هذة الإفتراضات حول تركيبتنا السكانية.
    - Ee, Söylenti senin bu çevrenin vahşi çocuğu olduğundu. Open Subtitles .. حسناً ، الشائعة الشهيرة بأنك رجل همجي وحشي ..
    Görünen o ki, pekmez, kenevir yetiştirmek için ortak bir toprak maddesi Open Subtitles تبين بأن مادة العسل الأسود من الأضافات الشائعة للتربة المعدة لزراعة القنب
    Ama o Söylentiyi gerçekte kimin başlatıp o genç kızın hayatını bitirdiğini ikimiz de biliyoruz. Open Subtitles ولكن كلانا يعرف من بدأ هذه الشائعة وأنهت حياة هذه الفتاة, أليس كذلك ؟
    İlk bakışta pek de tanıdık gelmiyor ama imlayı biraz güncelleştirince yaygın İngilizce kelimeleri görebilirsiniz. TED قد تبدو الكلمات غريبة للوهلة الأولى لكن لو جددنا الإملاء قليلاً ستلاحظ العديد من الكلمات الانجليزية الشائعة.
    O, hastalıklara ırksal yaklaşımı açıkladı ve farklı ırkların farklı hastalıklara sahip olduğunu, yaygın hastalıkları farklı şekilde deneyimlediğini açıkladı. TED وعزز المفهوم العرقي للمرض، بأن الأشخاص من أعراق مختلفة يعانون من أمراض مختلفة ويعانون من الأمراض الشائعة بشكل مختلف.
    ama biz bunu yaygın kanser türlerinden öğrenmedik. TED ولكننا لم نتعلم عنه من خلال السرطانات الشائعة.
    Dünyadaki en yaygın, en anlaşılır kelimedir, nerede olduğunuz hiç fark etmez. TED إنها أكثر الكلمات الشائعة المفهمومة في العالم أينما كنت.
    yaygın inanışın aksine, mükemmeliyetçilik, bir şeyleri mükemmel yapmak değildir. TED بخلاف الإعتقادات الشائعة الكمالية لا تتعلق أبدًا بإتقان الأشياء أو إتقان المهام
    Bir gün gelip de ceza adaleti sistemi içinde çok yaygın olan adaletsizliklerle ilgili hikâyeler paylaşacağımı hiç düşünmemiştim ama buradayım. TED لم أعتقد يومًا أنني سوف أروي قصصًا عن المظالم الشائعة جدًا في نظام العدالة الجنائية، ولكن ها أنا ذا.
    Eğer birileri doğrulamazsa öğle yemeğine kadar bu dedikodu da buhar olup uçacaktır. Open Subtitles ان لم يؤكد شخص الشائعة ستنسى بوصول وقت الغداء
    Özür dilerim, haklısın. Sadece bu dedikodu beni korkuttu biraz. Open Subtitles أنا أسفة , لكن الشائعة أخافتني
    İlk olarak birkaç popüler yanlış kanılara değinmeme izin verin. TED دعوني أتطرّق أولا لبعض المفاهيم الخاطئة الشائعة.
    Buldukları şey nükleerin gerçekten en az popüler olan enerji çeşidi olduğuydu. TED وما وجدوه هو أن الطاقة النووية هي في الحقيقة واحدة من أقل الأشكال الشائعة للطاقة.
    Biliyorum ama, harika bir kokteyl yapacaklarına dair bir Söylenti var. Open Subtitles نعم و ولكن الشائعة تقول انه سيتم الاعلان في حفل كوكتيل او شئ من هذا القبيل
    Arama izni yalnız Marlon'un odasını ve evin öteki ortak yerlerini kapsıyordu. Open Subtitles مدى المذكرة يغطي غرفة " مارلون " فقط زالمناطق الأخرى الشائعة للمنزل
    Bildiğim kadarıyla bu Söylentiyi şu an siz başlatıyorsunuz. Open Subtitles -على حدّ علمي، أنت بدأت تلك الشائعة بنفسك الآن.
    Şeref meselelerini geride bıraktığın hakkındaki Söylentiler üzerinde konuşuyorduk. Open Subtitles كنا نناقش الشائعة التي تقول أنك انسحبت من مبارزة شرف
    Yani benim sanat eserlerim, kimlik ve lisan ile ilgili, nasıl göründüğümüz veya nereden geldiğimizle, cinsiyet, ırk, sınıf ile ilgili genel varsayımlara karşı çıkmakla ilgili, TED إن فني هو حول الهوية و اللغة و تحدي الافتراضات الشائعة استناداً إلى شكلنا و مسقط راسنا أو نوع الجنس أوالعرق أوالطبقة.
    Sizin klişe ve basit esprilerinizden sıkıldım. Open Subtitles لقد سئمت من آرائكم الشائعة ونكاتكم الرخيصة
    Söylentiye göre kasa ucuz bir metalden yapılmış ve bükülmeye müsaitti. Open Subtitles الشائعة هي أن الخزنة كانت مصنوعة من المعدن الرخيص وقد انحنى
    Bu dedikodular yaz sezonunun en yoğun olduğu sırada yayıldığından müşterilerimizi Giant Otel'e kaptırabiliriz. Open Subtitles لأن هذه الشائعة تنتشر أثناء أكثر الأوقات رواجاً في موسم الصيف ربما نخسر عملاء لصالح فندق العملاق
    dedikodulara göre, Kraliçe'nin peşindeymiş ve yardım için sana gelmiş. Open Subtitles تقول الشائعة أنّها تسعى خلف الملكة و قد جاءتَ إليكَ لتساعدها.
    Ölüm sebebi şeytan çıkarma ayinlerinde çok kullanılan bitkiler değil. Open Subtitles انه لم يمت من الاعشاب الشائعة الاستخدام في طرد الارواح.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد