Onun suçlu olmadığını biliyordum. Onda bir sineği bile öldürecek cesaret yoktur. | Open Subtitles | . كنت أعرف أنه غير مُذنب ليست لديه الشجاعة الكافية لقتل ذبابة |
Bay Cotton, tehlike içindeyken ve ölümle burun burunayken emirleri yerine getirme cesaret ve gücün var mı? | Open Subtitles | سيد قطن هل لديك الشجاعة الكافية لسماع وتنفيذ الأوامر وتثبت أمام الخطر والموت الذي يقترب |
Ama küçüktüm ve asla cesaret edemedim. | Open Subtitles | لكنّي كنت ما أزال صغيرة لم تكن لديّ الشجاعة الكافية |
Seni eve götürecek cesaretim yok. | Open Subtitles | لم تكن لدى الشجاعة الكافية لأن اخذك الى بيتى |
Seni eve götürecek cesaretim yok. | Open Subtitles | لم تكن لدى الشجاعة الكافية لأن اخذك الى بيتى |
Yeterli cesaretin varsa, itibarın olmadan da yaşayabilirsin. | Open Subtitles | لو كان لديك الشجاعة الكافية فبإمكانك الحياة بدون سمعة |
Onu öpmeye yetecek kadar cesaretin olacağına inanırsın. | Open Subtitles | كنت انت إيجابية سيصبح الشجاعة الكافية لتقبيلها. |
Anne, bunun için cesaretleri yok. | Open Subtitles | يا أمي ، ليست لديهم الشجاعة الكافية لهذا |
Ve bunu yapmak için cesaret toplamaya çalışıyordum. | Open Subtitles | وكنت احاول الحصول على الشجاعة الكافية للقيام بذلك |
Evet, gerekiyordu, çünkü sende onu öldürebilecek cesaret yoktu. | Open Subtitles | بل كان يجب أن اقتلها لأنك لم تمتلك الشجاعة الكافية لقتلها |
Ama bunu ona söylemeye hiç cesaret edemedim. | Open Subtitles | كل عام لم يكن لدى الشجاعة الكافية لأخبارها |
Ama bunu ona söylemeye hiç cesaret edemedim. | Open Subtitles | كل عام لم يكن لدى الشجاعة الكافية لأخبارها |
Selam. Alt katınızda oturuyorum ve size bunu hep söylemek istedim ama cesaret edememiştim hiç. | Open Subtitles | أنا أعيش بالطابق السفلي وأردت دائماً ان أقول لك شيئاً ولكني لم أملك الشجاعة الكافية |
Ama ben de oraya çıkacak kadar cesaret yoktu. | Open Subtitles | لكنّ لم يكن لدي الشجاعة الكافية |
Ne zaman ona çıkma teklif etmeye cesaret edeceksin? | Open Subtitles | -متى ستحصل أخيراً على الشجاعة الكافية لتدعوه ألى العشاء؟ ؟ |
Bugün sana bir şey söylemek istedim, ama cesaretim olmadı. | Open Subtitles | أردت أن أقول لكِ شيئاً اليوم. ولكني لم أملك الشجاعة الكافية |
Uzun süre önce yapmalıydım ancak cesaretim yoktu. | Open Subtitles | كان علي فعلها منذ وقت طويل، و لكن لم يكن لدي الشجاعة الكافية |
- En azından, bana not gönderecek cesaretin varmış. - Aşırı pahalı. | Open Subtitles | حسناً, على الأقل تملك الشجاعة الكافية لترسل لي مذكّرة |
Gerçeği duymaya cesaretin var mı? | Open Subtitles | و هل تملك الشجاعة الكافية حتى تسمع الحقيقة؟ |
Karavanımı alacak kadar cesaretleri yok. | Open Subtitles | لم يكن عندهم الشجاعة الكافية كى يأخذوا مقطورتى. ليس بعد, على أية حال |