ويكيبيديا

    "الشرح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • açıklayabilirim
        
    • Açıklaması
        
    • açıklama
        
    • açıklamak
        
    • açıklayamam
        
    • açıklamaya
        
    • açıklaman
        
    • açıklayabilir
        
    • Açıklamayı
        
    • açıklamam
        
    • Açıklamana
        
    • Anlatması
        
    • açıklayamıyorum
        
    Biliyorum, kötü görünüyor, ama açıklayabilirim. Open Subtitles أعرف أن المنظر يبدو رديئا لكن يمكننى الشرح
    Biliyorum, kötü görünüyor, ama açıklayabilirim. Open Subtitles أعرف أن المنظر يبدو رديئا لكن يمكننى الشرح
    Olsa iyi olur yoksa daha da çok şey Açıklaması gerekir! Open Subtitles حسنًا، يجدر به أن يكون كذلك وإلا سيتوجب عليه بعض الشرح
    Bu da onların açıklama şekli; onların aile hikâyelerini ''kendince'' anlatmaları TED إنها طريقتهم في الشرح. قيامهم بصنع رواياتهم الخاصة بهم.
    Tacı hediye ettiğimi açıklamak zor olur. Open Subtitles لا شكرا من الصعب الشرح للسيدة أنني سأعطي أحدهم مجوهراتها
    Evet, daha detaylı açıklayamam, çünkü şu anda dışarda bekliyor. Open Subtitles لا يمكنني الشرح لأنها تقف الآن خارج الكابينة
    Yıldız geçidi programının bunu açıklamaya çalışırken ortaya çıkmasından bahsetmiyorum bile. Open Subtitles ناهيك عن كشف برنامج ستارجيت في محاولة الشرح
    Sanırım açıklayabilirim, buradaki et ve kan kokusundan, çok davet edici bir hedef oluyor. Open Subtitles بامكانى الشرح لكن رائحة اللحم والدم هنا تدعو الى الهجوم
    Oldukça tuhaf göründüğünü biliyorum ama açıklayabilirim. Open Subtitles أعلم أن الأمر يبدو مشبوها لكن بإمكاني الشرح
    - açıklayabilirim. - Daha çok silaha ihtiyacımız olacak. Open Subtitles بإمكاني الشرح سنحتاج الكثير من الأسلحة
    Açıklaması zor, efendim. Bir parçası olmamayı tercih ederim. Open Subtitles من الصعب الشرح , سيدي لكنى أفضل ان لا أكون جزءٌ منه
    Senin gibi alaycı bir kızın mantıklı bir Açıklaması vardır herhalde. Open Subtitles بكل تأكيد مثل بنت متهكمة لَها بَعْض الشرح العقلاني
    Uzun zaman alacak gibi. Bakın, her zaman böyle olayların bir Açıklaması vardır. Open Subtitles انظر انة دائما ما يطول الشرح عن ما لا تدركة الحواس
    Tahmin edebilirsin, bir sürü açıklama yapılmıştı beni oraya göndermeden önce, çantama silahlarını gizlice koymalarından önce. Open Subtitles يمكنك أن تتخيلي، احتاج الامر للكثير من الشرح قبل ان يرسلوني الى هناك قبل ان اضع اسلحتهم في حقيبتي
    Buna nasıl bir açıklama getirebilirsin? Open Subtitles ما هو نوع الشرح الذي من الممكن أن تملكه ؟
    Aptal. Klasik film hatasını yaptın. Bu kadar çok açıklama. Open Subtitles يا رجل كم أنت أحمق، إرتكبت غلطتك التقليدية في الفيلم لا تبالغ في الشرح
    Zor olanı, bunu küçüğe açıklamak. Open Subtitles لكن الجزء الأصعب هو محاولة الشرح لطفلك الصغير
    Ölümü çocuklara açıklamak çok zor oluyor Open Subtitles نعم. الموت يمكن ان يكون صعب الشرح بالنسبة للاطفال
    Bunu şimdi açıklayamam ama, bir sorun var, tamam mı? Bankadaki bir şey. Open Subtitles لا يمكنني الشرح الآن, لكن مشكلة في المصرف.
    Gitmem gerek. Ben gerçekten üzgünüm, ve açıklayamam, Open Subtitles يجب أن أذهب، أنا آسفة جداً، ولا يمكنني الشرح
    Burdaki kimseye bu ürünlerin çok özel olmalarını açıklamaya ihtiyacım yok Open Subtitles لا أحتاج إلى الشرح لكل شخص في هذهِ الغرفة لمَ النطاق، والتفاصيل ووجود هذا المشروع يجب حمايته بعناية
    Pekâlâ, öpüşmeye devam edeceğiz ama önce açıklaman gereken şeyler var. Open Subtitles حسناً ، هذه القبله لكي تبقي لكن لديك الكثير من الشرح لتفعلها
    Bir evinin olmamasının, korkmuş ve yalnız olmanın ve tüm bunlar olurken bir kadın olarak şerefime tutunmaya çalışmanın ne demek olduğunu açıklayabilir miyim emin değilim. Open Subtitles ولست متأكدة من أنني فعلاً أستطيع الشرح. ماذا يُشبه كونك بلا منزل، خائفة ووحيدة.
    Size bunu Açıklamayı çok isterdim ama zamanımız kısıtlı. Open Subtitles أتمنى لو أستطيع الشرح لكم، ولكن الوقت قد انتهى
    açıklamam bir kaç gün sürdü, avukatım hala detaylarla uğraşıyor. Open Subtitles حسنا، استغرق الأمر بضعة أيام من الشرح والمحامي لا زال يحاول
    Açıklamana gerek yok. Anlıyorum. Oradaki gerçek kızındı, neyse işte. Open Subtitles انظري, ليس عليكِ الشرح, انا أتفهّم, تلك كانت ابنتك الحقيقية, لذا مهماً يكن.
    Diyordum ki, Anlatması biraz zor... Kızımız yalnız değildi. Open Subtitles كنت أقول, من الصعب الشرح ولكن ابنتنا لم تكن وحدها
    Başka türlü açıklayamıyorum, istatistiksel verilere ve konunun özüne baktığımda. TED لأنه لا يمكنني الشرح خلاف ذلك عندما أنظر إلى الأرقام، و ما يجري.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد