Ayakta kalabilmesi için, Uzak Doğu ile ticaret yapması gerekir. | Open Subtitles | للبقاء على قيد الحياة , احتاجت للتجارة مع الشرق الأقصى |
Ama bazı Uzak Doğu kültürlerinde güvercin özellikle güvercin kafası çok lezzetli yapılır. | Open Subtitles | ولكن عددة ثقافات الشرق الأقصى تنظر للحمام ولا سيما قادة الحمام كونها شهية |
Hindistan'a, Uzak Doğu'ya gidebilirsiniz. | TED | من الممكن أن تذهب إلى الهند أو الشرق الأقصى. |
Şimdi, ben bir kaç günlüğüne Uzak Doğuda olacağım ve ben uzaklarda olduğum zaman çaresine bakmanızı istiyorum. | Open Subtitles | الآن , سأكون في الشرق الأقصى لعدة أيام وأريدكم أن تتخلصوا منه أثناء غيابي |
Grandük Hazretleri'nin hizmetkarı ve Dışişleri'nin Uzakdoğu Bölümü'nün başkan vekiliyim. | Open Subtitles | أنا القائم على خدمة صاحب السمو الدوق الأكبر ونائب رئيس دائرة الشرق الأقصى فى وزارة الخارجية |
Özellikle de, Uzak Doğu'da çok büyük bir Müslüman ordusunu yenmiş, güçlü bir Hristiyan kral hakkındaki söylentilerle ilgileniyorlardı. | TED | وكانوا مهتمّين حصريًّا بالإشاعات المنتشرة عن ملكٍ مسيحيٍّ قويّ هزم جيشًا مسلمًا ضخمًا في الشرق الأقصى. |
Yakın ve Uzak Doğu'ya yapılacak tüm iş toplantılarını ve seyahatleri iptal edin. | Open Subtitles | ألغى كل ترتيبات السفر وإجتماعات العمل فى الشرق الأقصى والأدنى |
# Yakın ya da orta ya da Uzak Doğu # | Open Subtitles | قتل من أجل السلام؟ ؟ بالقرب من الشرق الأقصى او في أقصى الغرب؟ |
Uzak Doğu'da gizli bir operasyon hazırlanıyor. | Open Subtitles | هناك عملية سرية على وشك البدء في الشرق الأقصى. |
Gördüğüm kadarıyla Uzak Doğu'dan hediyelik eşya getirmişsin. | Open Subtitles | ها أنا أرى التذكارات التي أحضرتها معك من الشرق الأقصى |
Ve biz, Uzak Doğu'da, boşluğu doldurmaya hazırdan da öte durumdayız. | Open Subtitles | ونحن فى الشرق الأقصى مستعدون الآن أكثر من اى وقت مضى لسد الإحتياجات |
Öyle bir yetenek ki bence Uzak Doğu'ya yaptığın gezilerinde aldığın saçmalıklardan kaptın. Bunu neden yaptın? | Open Subtitles | قدرة أعتقد إرتفعت على ك نزهة شراء دوامة إلى الشرق الأقصى. |
Uzak Doğu'da acil bir durum ortaya çıktı. Bir an önce oraya gitmelisiniz.... ...Üzgünüm Devlin. | Open Subtitles | مهمة مستعجلة لكم في الشرق الأقصى أحتاجكم فيها حالاً |
Uzak Doğu ile Avrupa arasında sürekli gidip gelen biri. | Open Subtitles | إنه يستمر في نقل قواعده بين الشرق الأقصى وأوروبا |
Şanslıyız ki, Uzak Doğu'daki bu işten iyi anlayan bağlantılarım dikkat çekmeden bu kağıtları alabilir. | Open Subtitles | ..لحسن الحظ , معارفى في الشرق الأقصى على دراية جيده فى شراء هذه الأسهم بدون جذب الأنتباه |
Uzak Doğu'da ve New York'ta takasa devam edin. | Open Subtitles | واصلوا نشاطكم في الشرق الأقصى وأسواق نيويورك |
Profesör, yazar, ...öğretmen ve Uzak Doğu uzmanıymış. | Open Subtitles | لقد كان أستاذاً ، ومؤلفاً ومحاضراً ، ومتخصصاً بعلوم الشرق الأقصى |
Ne hoş bir âdet. Uzak Doğu'ya mahsus herhalde. | Open Subtitles | كم هي عادة مبهجة أفترض أنها من الشرق الأقصى ؟ |
Doğuda, Uzak Doğuda bir insan ölüm cezasına çarptırıldığında, kaçamayacakları bir yere gönderilirler. | Open Subtitles | في الشرق، الشرق الأقصى... ... عندماشخصيحكمعليه بالموت، هم يرسلونهم إلى مكان لا يستطيعوا منه الهروب. |
Kökeni Uzak Doğuda Los Angeles denilen yerden geliyor. | Open Subtitles | نَشأَ في الشرق الأقصى في a يَضِعُ مسمّى لوس أنجليس. |
Savunma Ajansına dönüştürülecek olmasına karşı çıkan 11 piyade eri Doğu Asya Birliği'nin Uzakdoğu Ticaret Ataşeliğini işgal etmiş durumdalar. | Open Subtitles | الأحد عشر جندياً الذين اعترضوا على تخفيض منزلة الدفاع من "وزارة" إلى "وكالة قد قاموا بالاستيلاء على سفارة تجارة الشرق الأقصى لتحالف جنوب شرق الاقتصاد. |
Doğu Uusal Bankası, 11:30! | Open Subtitles | بنك الشرق الأقصى القومي... 11.30... |
Bu bir sınır, burası Çin'le Rusya arasındaki sınırın çoğunluğunu oluşturan bir nehir, buradan ta Uzak Doğuya kadar. | TED | إنها الحدود، أغلبها الحدود بين الصين وروسيا، هنا في الشرق الأقصى. |