| O öldü. Bu bir kabuk ve içinde Saf Kötülük barındırıyor. | Open Subtitles | إنها ميتة،تلك هي القشرة،وماهي تحتويه من الشر الخالص |
| O kapıdan dışarıya Saf Kötülük yayılıyor. Onun dünyada kalmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتركها على الأرض ونترك هذا الشر الخالص يخرج من البوابة |
| Geride Saf Kötülük'ü serbest bırakmamı engelleyebilecek kimse kalmayacak! | Open Subtitles | و عندها لن يتبقى أحد يمكنه إيقافي من إطلاق الشر الخالص |
| İkincisi, hiçbir şey Saf Kötülük'ün önlenmesi ve Kütüphane'nin korunması kadar önemli değildir! | Open Subtitles | و ثانيا، لا يوجد شيء أهم من إحتواء الشر الخالص و الحفاظ على هذه المكتبة |
| " William Grace'in kurbanlarını ilk gördüğümde, Saf kötülüğün kalıntılarına baktığımı biliyordum. " | Open Subtitles | اول مرة رأيت احدى ضحايا ويليام غرايس علمت انني كنت انظر الى بقايا الشر الخالص |
| Saf Kötülük serbest kalınca sonsuza dek hüküm süreceğim! | Open Subtitles | والمحيطات غمرتُها بالدماء. وبعدما يُطلق "الشر الخالص"، سأحكم إلى الأبد. |
| Ankh, Kütüphane'ye sağ salim geri döndü. Saf Kötülük'ün kapısı sonsuza dek kapandı. | Open Subtitles | مفتاح الحياة آمن في المكتبة، البوابة إلى "الشر الخالص" مقفلة للأبد. |
| Ayrıca, Saf Kötülük'ün etrafta kol gezmesinin tek sebebi... ilk Kütüphaneci'nin bunu, asla açılmayacak bir portala hapsetmeyi başarmasıdır. | Open Subtitles | والسبب الوحيد الذي يمنع "الشر الخالص" من الجموح حاليًّا هو أن أمين المكتبة الأول استطاع حبسه في بوابة قُدّر لها ألا تُفتح أبدًا. |
| Eğer bu portalı açmayı başarıp Saf Kötülük'ü serbest bırakırsa... | Open Subtitles | إن استطاع فتح البوابة وإطلاق سراح "الشر الخالص"... |
| Pekâlâ. Apep'in Saf Kötülük'ü serbest bırakmaya çalıştığını biliyorsun. | Open Subtitles | جيد جدا، إذا أنتِ تعلمين أن (أبيب) يحاول إطلاق الشر الخالص |
| Kütüphane yaratılmadan önce Apep, Saf Kötülük'ü serbest bırakmayı başardı ama Judson ile Charlene bunu defetmeyi başardı. | Open Subtitles | المعركة العظمى بين الخير و الشر قبل صنع المكتبة أدار (أبيب) لإطلاق الشر الخالص |
| Apep'in Saf Kötülük'ü serbest bırakmaya çalıştığını biliyorsun. | Open Subtitles | جيد جدا، إذا أنتِ تعلمين أن (أبيب) يحاول إطلاق الشر الخالص |
| Kütüphane yaratılmadan önce Apep, Saf Kötülük'ü serbest bırakmayı başardı ama Judson ile Charlene bunu defetmeyi başardı. | Open Subtitles | المعركة العظمى بين الخير و الشر قبل صنع المكتبة أدار (أبيب) لإطلاق الشر الخالص |
| Saf kötülüğün yüzü olarak çağırdığın adam. | Open Subtitles | الرجل الذي قلت عنه انه وجه الشر الخالص |
| Saf kötülüğün kokusu. | Open Subtitles | إنها رائحةُ الشر الخالص |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 