ويكيبيديا

    "الشيء الغريب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Garip olan
        
    • garip şey
        
    • garip şeyi
        
    • tuhaf olay
        
    • Tuhaf olan
        
    • Komik
        
    • tuhafı da
        
    • İşin ilginci tek
        
    • İşin tuhaf tarafı
        
    • olan şu
        
    Ama çok Garip olan şey, insanları defnetme izni için belli büyüklükte bir araziniz olmasına gerek yok TED ولكن الشيء الغريب حقا هو أنك لست بحاجة لامتلاك قطعة أرض ذات مساحة محددة قبل أن يسمح لك بالبدء بدفن الناس فيها.
    Garip olan şey şu ki biz son zamanlarda bir hayli ilerleme kaydetmiştik. Open Subtitles الشيء الغريب هو أننا كنّا نحرز تقدماً كبيراً مؤخراً
    Fakat garip şey şu ki, bu dersi 150 sene önce öğrenemedik. Hiç birimiz gerçekten buna inanmıyor. TED لكن الشيء الغريب أنه نحن لم نستوعب هذا الدرس بعد ١٥٠ عاما لا أحد منا حقيقة يصدق ذلك
    Kalbim yine o garip şeyi yapıyor. Open Subtitles يفعل قلبي ذاك الشيء الغريب مجدّداً
    Bu Haven'da gördüğüm ilk tuhaf olay değil Nathan ve sadece bir haftadır buradayım. Open Subtitles هذا ليس الشيء الغريب الأول الذي رأيته في "هايفن" ومضى على وجودي أسبوع واحد فقط، أيمكنك أن تخبرني ما الذي يجري هنا؟
    Tuhaf olan, çocuğun babası, oğlunun kaybolduğu günle aynı gün aynı yerde kaza yapan bir kadını arabasına almış. Open Subtitles ‫الشيء الغريب أن والد ‫الشاب أقلّ امرأة ‫كانت قد تعرضت لحادث هنا ‫في نفس اليوم ‫الذي اختفى فيه ابنه
    Anılarla ilgili Komik olan şey, tam olarak güvenilemez olmasıdır. Open Subtitles الشيء الغريب بشأن الذّاكرة، لا يُمكنك الوثوق بها تماماً.
    En tuhafı da, parçalarının patlamada sağlam kalmasıdır. Open Subtitles {\pos(192,220)}الشيء الغريب بأن مكونتها قد نجت من الإنفجار
    İşin ilginci tek bir üzgün insan yok. Open Subtitles الشيء الغريب لايوجد وجه حزين بينهم
    İşin tuhaf tarafı, sanırım hepimiz kazanmayı istiyorduk. Open Subtitles الشيء الغريب أني أعتقدت أنجميعناأرادالربح
    Garip olan ise, eğer bunu doğru okuyorsam kendilerini uyandırmak için bir zaman belirlememişler. Open Subtitles الشيء الغريب , مع ذلك إذا قرأتُ هذا بشكل صحيح لم يكونوا قد أعطوا أنفسهم نداء للاستيقاظ
    - Evet, ama Garip olan deliklerin onu sığmayacağı kadar küçük olması. Open Subtitles أجل، لكن الشيء الغريب أن الفتحات كانت صغيرة جداً لتسمح له بالسقوط بها
    Garip olan tek şey; doğumundan beri var olan 5. ve 6. omurlar. Open Subtitles الشيء الغريب هو الفقرة الخامسة و السادسة، لكنك تملك هذا منذ الولادة
    Bu garip şey, bir müddet buradaki insanlarla barış içinde yaşamış. Open Subtitles الشيء الغريب أنه رقد بسلام لـفترة زمنية،
    Ormanda gördüğümüz o yuvarlak, garip şey de neydi? Open Subtitles ماذا كان هذا الشيء الغريب ذلك الشيء المستدير الذي رأيناه في الغابة ؟
    Ama alışmamız gereken garip şey şu. Okul iyi durumda. Open Subtitles و لكن الشيء الغريب الذي يجب أن نعتاد عليه هو أن المدرسة بحالة جيدة
    ..."ve sağdaki garip şeyden sağa dön" ama o garip şeyi tarif edemezsiniz çünkü orada garip şey olduğunu bilirsiniz, yani kafanızda her zaman vardır. Open Subtitles ومن ثم انعطف يميناً عند ذلك الشيء الغريب ولكن لايمكنك أن تصف له ماهو ذلك الشيء الغريب لأن كل ماتعرفه عنه هو أنه شيء غريب , فهمتم ؟
    - Tanık olduğunuz tuhaf olay neydi? Open Subtitles ما هو الشيء الغريب الذي رأيته ؟
    Ama asıl Tuhaf olan şey, Erica resimde sürekli yer değiştirip duruyordu. Open Subtitles ولكن الشيء الغريب أن إيريكا الصغيرة كانت تغير موضعها فى الصورة
    Ama.. Komik olan şu ki İnsanlar hep iyi olmayan şeyleri yapar Open Subtitles ولكن الشيء الغريب أن الناس يداومون على فعل أشياء مضرة لهم
    En tuhafı da her iki listede de aynı isimlerin olması. Open Subtitles والـ... الشيء الغريب هو... ،
    İşin ilginci tek bir üzgün insan yok. Open Subtitles الشيء الغريب لايوجد وجه حزين بينهم
    'Ama işin tuhaf tarafı, daha da inanılmaz bir şey oldu.' Open Subtitles " ولكن الشيء الغريب هو أنه حدث شيء لا يصدق بكثير"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد