Sırtında şok tabancası izleri var ve yüzünün sol tarafı kesilmiş. | Open Subtitles | علامات الصعق على ظهرها, الجانب الايسر من وجهها منزوع من مكانه |
Pizza şirketi, şok tabancası kazanacağın bir yarışma düzenlemiş olabilir. | Open Subtitles | وما لم تشغل الشركة البيتزا مسابقة التي تربح الصعق الكهربائي. |
Onların yarısına şokların diğer odada bulunan birisi tarafından, şok verdiğini bilmeden ve hiç bir artniyeti olmadan | TED | خمس مستويات من الصعق وان من هو بالغرفة المجاورة مسؤول عن الصعق لا يعرف من هو الذي يصعق |
Katlanmak zorunda kaldığım işkence eğitimi yüzünden elektrik akımlarına alışkınım. | Open Subtitles | لقد اعتدتُ الصعق الكهربائيّ من تدريبات التعذيب التي مررتُ بها. |
şok silahları, kendinizden büyük rakibi yıkmak için ideal yoldur. | Open Subtitles | أسلحة الصعق هي الطريقة الناجعة لإسقاط خصم كبير |
Benden, şok silahını tekrar üzerinde kullanmamı istedi. | Open Subtitles | حتى أنه يطلب مني إستخدام سلاح الصعق عليه ثانية |
Eğer bir kıvılcım olduysa, şok cihazını* ısıttığı içindir. | Open Subtitles | ذا كانت هناك شرارة.لابد انها كانت فقط تحمي مسدس الصعق الخاص بها |
Belki şok tabancasını kimin ateşlediğini bulabiliriz. | Open Subtitles | حسناً، ربما يمكننا أن نرى من أطلق مسدس الصعق الآن. |
Verilen şok çok şiddetliyle hafif acılı arasında değişiyor ama gönüllüde hiçbir ciddi hasara sebep olmaz. | Open Subtitles | الصعق يتراوح ما بين مُزعج للغاية إلى مؤلم بشكل معتدل ولكن لا تُلحق أيّ أضرار خطرة بالمُتطوّع. |
şok tabancası yüklü, plastik mermiler dolduruldu, sakinleştiriciler hazır. | Open Subtitles | مسـدس الصعق جآهز , و الرصاص المطآط و العقـآر المسكن جآهز |
Eskiden şok tabancası kullanırdım ama kartuşlarına etiket koymaya başladılar, satın alanın izinin sürülmesi kolaylaştı. | Open Subtitles | كنت استخدم مسدسات الصعق الكهربائي .. ولكنّهم بدأوا يزوّدونها ببطاقات تتبع ممّا جعل من السهل تعقّبها .. |
Bölmesini arayın. Garanti veriyorum, şok çubuğunu orada bulacağız. | Open Subtitles | فتّشوا مهجعه، أوقن أننا سنجد عصا الصعق هناك. |
İlaçlı suyu bize döken oydu. Kasadaki şok çubuğunu son görev oydu. Silahını bırak. | Open Subtitles | هي من سكبت المياه المخدّرة، وكانت آخر من رأوا عصا الصعق بالقبو. |
şok tabancasının acıttığını biliyorum ama bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | أعلم أن مسدس الصعق الكهربائى يؤلم قليلاً لكنك لم تدع لى خيار آخر |
Tamam, Peter, şok tedavisi gerekmeyeceğini umuyordum ama kaydettiğin ilerleme... | Open Subtitles | حسنا ، لقد تمنيت ان لا اطبق طريقة الصعق.. لكن تقدمك... |
Patlama için şok tüpü kullanmışlar. | Open Subtitles | لقد إستعملوا جهاز الصعق لإنشاء شرارة |
Ventricular fibrillationdan sonra olmuş, elektrik şokundan dolayı olabilir. | Open Subtitles | إنها ترتفع بعد الرجفان البطيني التي يمكن أن يسببها الصعق الكهربائي |
elektrik verici ile kaşıntı tozu arasında bir bağlantı var mı? | Open Subtitles | أثمّة أية صلة بين لعبة الصعق و مسحوق الحكّة ؟ |
Wraithlerin Sersemletici ışınlardan birini tam suratına yedin... | Open Subtitles | لقد تعرضت لطلقة من أسلحة الصعق الخاصة بالريث فى وجهك |
Elektrikle idam onun silah mönüsünün bir parçası değil. | Open Subtitles | الصعق لم يكن جزء من قائمة أسلحته. |
- Zaten sersemletmeye ayarlı. | Open Subtitles | -لقد وضعته على وضع الصعق . |