Miras bırakmak için gerekli olduğunu düşünüyorsun ama burada büyük resmi göremiyorsun. | Open Subtitles | تبحث عنها لمصلحة الفريق لكنك في الحقيقة لا ترى الصورة الكاملة |
Bazen büyük resmi bilmeyiz. | Open Subtitles | أقصد، أحيانًا نحن لا نرى الصورة الكاملة. |
Buradaki büyük resmi göremiyorsun. | Open Subtitles | انت لا ترين الصورة الكاملة هنا |
Olayın bütününü gördüğünde beni anlayacağını düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أظن أنك ستفهمين إذا رأيت الصورة الكاملة |
Olayın bütününü görmen gerek. | Open Subtitles | أريدكِ أن ترين الصورة الكاملة |
resmin tamamını alıncaya kadar merkez, zarardan başka bir şey değil. | Open Subtitles | الآن ، حتى أحصل على الصورة الكاملة مقر قيادتكم يصدر نسبة عالية من الكربون |
Ama ben senin büyük resmi gördüğünü düşünmüyorum. | Open Subtitles | لكن لا أظن أنك ترى الصورة الكاملة هنا. |
Uzmanlaşmanın artması demek, büyük resmi görebilecek ve sistemin estetiğini, bir bütün olarak sezebilecek kapasitedeki insan sayısının azalması demekti. | Open Subtitles | وزيادة التخصص عنت أن عددا أقل من الناس كانوا قادرين على رؤية الصورة الكاملة, الناتجة عن الشعور والاحساس الجمالي للنظام ككل. |
büyük resmi görebiliriz. | TED | نستطيع رؤية الصورة الكاملة |
Uzun zaman önce bilgi otoyolu hakkında konuşmaya başladığımızda, sosyal medya, Twitter ve diğerlerinden önce; bunun, insanlara büyük resmi göstermek yerine onları belirli yollara ve tünellere sokmasından ve onları sadece kendi çıkarlarının olduğu alanlara yönlendirmesinden korkuyordum. | TED | حتى عندما بدأنا الحديث عن أنظمة الاتصالات الرقمية، وهو ما كان منذ وقت طويل، قبل وسائل التواصل الإجتماعي، تويتر والبقية، لقد كنت أخشى حقاً ان ذلك من شأنه ان يضع اهتمامات الناس في مسارات معينة ويجعل تركيزهم ينصب فقط على الجوانب التى تتعلق بمصالحهم الخاصة بديلا عن رؤية الصورة الكاملة. |
Rhoades büyük resmi görmek için gözlerini açtı. | Open Subtitles | أصبح (رودز) يرى الصورة الكاملة |
Duyumsamayı dostum. büyük resmi. | Open Subtitles | الصورة الكاملة |
Biraz araştırma yapmalıydım, puzzle ın son parçasını bulmak resmin tamamını görebilmek için. | Open Subtitles | إحتجتُ فقط لنوع من النقرة، لإيجاد تلك القطعة الأخيرة من اللغز وأرَ الصورة الكاملة. |
Kim olduğumuzu ve neden burada olduğumuzu ancak resmin tamamını bir araya getirerek anlayabiliriz ki bu da çok uzun bir zamanı milyonlarca türü ve çok sayıda dünyayı kapsamalıdır. | Open Subtitles | من نحن و لما نحن هنا يُمكن فقط أن يُلمح بالعمل سوية على على تجميع شيء من الصورة الكاملة. و التي يجب أن تشمل عصور من الزمن |