Ayrıca her şeyin kopyasını istiyorum. Gazetelere vermek için. | Open Subtitles | وأنا أريد الحصول على نسخة من كُلّ شيءِ لتوصيلها إلى الصُحُفِ |
Bu sabah Gazetelere falan telefon ettim. | Open Subtitles | لم يقل شئ ؟ لقد اجريت بعض الاتصالات هذا الصباحِ إلى الصُحُفِ كذالك |
Sadece bir saatliğine, bir evrak imzalayacağım ve sonra boştayım. | Open Subtitles | سَيَأْخذُني مني فقط ساعة، فقط اوقع على بعض الصُحُفِ وبعد ذلك أَنا حرُّ. |
- Arabada evrak unutmuşum. - Nereye park ettin? | Open Subtitles | تَركتُ بَعْض الصُحُفِ في السيارةِ. |
Bu evraklar büyük 3 eyalet bölgesindeki dükkanların satış kayıtları. | Open Subtitles | هذه الصُحُفِ المبيعاتَ تُسجّلُ لكُلّ مخازنِنا في منطقةِ ثلاثيةِ المقاطعةَ الأعظمَ. |
Kağıtlara ona göre not vereceğim. | Open Subtitles | أنا سَأُؤشّرُ هذه الصُحُفِ وفقاً لذلك. |
Beyaz Saray, yarın gazetelerde petrol hakkında bir şey görmek istemiyor. | Open Subtitles | البيت الأبيض لا يُريدُ أيّ شئَ في الصُحُفِ غداً حول النفطِ, جيد؟ |
Bu gazetelerden daha fazla resim almalısın böylece ne hakkında olduklarını gerçekten anlayabiliriz. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ يكونَ لديكَ صوراُ أكثرُ في هذه الصُحُفِ حتى يمكننا ان نرى الحقيقة بوضوح |
Bunun yerel Gazetelere çıkmış olması lazım. | Open Subtitles | و ضع هذه الأخبارِ في الصُحُفِ المحليّةِ. |
YOKSA BUNU Gazetelere ANLATIRIM. | Open Subtitles | أَو أنا سَأَذْهبُ إلى الصُحُفِ. |
Bir telgrafla Gazetelere ilân verilecek. | Open Subtitles | أنت سَتَسْبقُ مِن قِبل - برقية إلى الصُحُفِ |
Gazetelere ve polise. | Open Subtitles | إذهبْ إلى الصُحُفِ والشرطةِ. |
San Francisco'ya uçup birkaç evrak imzalamalıyım. | Open Subtitles | يَعُودُ Gotta بالطائرة إلى سان فرانسيسكو، إشارة بَعْض الصُحُفِ. |
Bunlar çalışmayı düşündüğüm tür evraklar değil. | Open Subtitles | هذه لَيستْ نوعَ الصُحُفِ إعتقدتُ بأنّني سَأَعْملُ مَع. |
Bazı evraklar almam gerek dedim. | Open Subtitles | أخبرتُها أنا كان لا بُدَّ أنْ أَلتقطَ بَعْض الصُحُفِ. |
Kağıtlara ona göre not vereceğim. | Open Subtitles | أنا سَأُؤشّرُ هذه الصُحُفِ وفقاً لذلك. |
Beyaz Saray, yarın gazetelerde petrol hakkında bir şey görmek istemiyor. | Open Subtitles | البيت الأبيض لا يُريدُ أيّ شئَ في الصُحُفِ غداً حول النفطِ, جيد؟ |
Hollanda'dan ve gazetelerden gelenlere. | Open Subtitles | إلى الناسِ مِنْ هولندا ومِنْ الصُحُفِ. |
İsmin gazetelerden uzak kalacak. | Open Subtitles | بوكي: أبقيتَ اسمَكَ خارج الصُحُفِ : |