Evet beyler. Sakin olun, iki Atış var. | Open Subtitles | حسناً ، ياساده أرجو الهدوء في الضربه الأولى، لدينا ضربتين هُنا |
Atış alanında değilse sallanma. | Open Subtitles | لا تلوح إن لم تكن الكره في مستوي الضربه |
Uzun vuruş hikayesinin esamesi bile okunmayacak. Söz veriyorum. | Open Subtitles | لن تعرفي بأن الضربه الطويله موجوده أعدكِ بذلك |
Füzelerimizi düşmana vurulan ilk darbe olarak yanlış anlamalarını istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريدهم ان يظنوا بأن صواريخنا هي لتوجيه الضربه لهم اولا |
Genç pilotlarımızı 1. saldırı için kullanalım. | Open Subtitles | فلنجعل طيارينا الصغار يحلقون فى الضربه الاولى |
Son darbeyi sadece Arayıcı indirebilir. | Open Subtitles | لان الباحث هو الوحيد الذي يستطيع توجيه الضربه الاخيرة. |
Dirsekteki eğik darbeden elde ettiğim parçalar, beton tozu, kurumuş yosun kalıntıları ve şahin dışkıları içeriyor. | Open Subtitles | العينات من الضربه العابره في الزند تحتوي على خرسانه مكدسه, آثار وطحالب جافه, و براز الشاهين. |
Onlara ne kadar hızlı çarptığına bağlı. - Çok hızlı. | Open Subtitles | هذا يعتمد على قوة الضربه - قويه - |
Bu zaten ilk Atış. | Open Subtitles | أنها الضربه الاولى فقط |
Ayıp ettim. Ama etkileyici bir Atış. | Open Subtitles | بس الضربه مصوبه |
Atış kaleyi geçip.... | Open Subtitles | الضربه تتعدى الشبكه بمراحل |
Bu şeylerin tümü bize tek bir vuruş almamızı fırsat sağlar. | Open Subtitles | و كل هذه الاشياء ستسمح لنا بتحمل الضربه |
Bunların hepsi bir vuruş yapmamızı sağlayabilir. | Open Subtitles | و كل هذه الاشياء ستسمح لنا بتحمل الضربه |
O büyük darbe sırasında öğrenmeye başladım. | Open Subtitles | انا فقط بدأت التعلم في الضربه الكبرى |
Bu darbe öldürme için yeterli değil. | Open Subtitles | هذه الضربه ليست سبب كافي لقتله |
Aslında, gerekiyordu. Buna karşı saldırı diyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقه كنت مرغم انها تسمى الضربه المضاده |
saldırı gerçekleştiğinde oğlum Malik şehrin kuzeyinde, okuldaydı. | Open Subtitles | ابني مالك كان في المدرسه بشمال المدينه, عندما حدثت الضربه |
Tekrar ediyorum, darbeyi kafaya uygulayın. | Open Subtitles | إنّني أكرر،يجب أن تكون الضربه قوية و في مُقدمة الرأس، |
Bu kan darbeden kaynaklanmıyor. | Open Subtitles | النزيف لم يأتي من الضربه |
Onlara ne kadar hızlı çarptığına bağlı. | Open Subtitles | هذا يعتمد على قوة الضربه - قويه - |