ويكيبيديا

    "الضوء من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ışık
        
    • gelen ışığın
        
    • ışığı
        
    • ışıkta
        
    "Lazer" kelimesi, uyarılmış emisyon yoluyla radyasyonun ışık amplifikasyonu yapmasına denir. Open Subtitles وكلمة ليزر تعني توسيع الضوء من قِبل إطلاق منشط من الأشعاع
    Görüyorsunuz, yukarıdan da bu aşağıdaki alıcıya ışık geliyor. TED و تستطيع فقط ان ترى حتى الضوء من السقف يأتي لهذا المستقبل
    Gece vakti, sadece bu üçgenin üstünde bulunan bir tepe camındaki bir sıra ışık dağı kesiyor. TED وفي الليل، فقط سطر واحد من الضوء من يقطع خلال الجبل، وهي كوة على رأس هذا المثلث.
    Belki de buradan gelen ışığın oluşturacağı gölge bir şeye işaret edecektir. Open Subtitles وربما الضوء من هنا يُلقي . بِظلاله ويُشير إلى شيء
    Uzak geçmişten günümüze uzanan evrim yolculuğumuz yıldızlardan gelen ışığın yolculuğuyla aynı kulvarda ilerliyor. Open Subtitles ان رحلتنا التطورية من الماضي السحيق الى يومنا الحالي سارت بالتوازي مع رحلة الضوء من النجوم
    2004'te, daha önce hiç olmadığı kadar zamanın gerisine bakmayı başardık ve evrenin en uzak galaksilerden gelen ışığı yakaladık. Open Subtitles في عام 2004 رجعنا في الماضي الى نقطة لم نصلها من قبل ابداً والتقطنا الضوء من ابعد مجرة في الكون
    bay Jar daha önce bu ışıkta gördüm seni bugün çok mutluyum ben,Raj her zaman mutlu ama bu komşuyla değil sana iki tane haberim var ilk önce ikinciyi söyle hatırlıyor musun,Avustralyalı bir şirkete projelerimi göndermiştim kabul ettiler Open Subtitles سيد جار لقد رأيتك في هذا الضوء من قبل - أنا سعيدة جدا اليوم ، يا " راج "
    Kepler, yıldızların önünden gezegen geçtiği zaman oluşan, bize ulaşması gereken ışık miktarındaki hafif azalmayı ölçen bir uzay teleskobudur. TED كبلر هو تلسكوب فضائي يقيس الظلام الباهت للنجوم، عندما تمر الكواكب أمامهم، يحجب قليلًا من الضوء من الوصول إلينا.
    Fakat, sadece birkaç teleskop konumundan ışık toplamamıza rağmen Dünya dönerken, diğer yeni ölçümleri görmeye başlarız. TED ولكن بالرغم من أننا نجمع الضوء من مواقع تليسكوبات قليلة، فإن دوران الأرض يمكننا من رؤية حسابات أخرى جديدة.
    Ben de bu taslağı çizdim; iki katmanlı, yarı saydam, ortasında da ışık alan bir yapı. TED لقد رسمت هذا الرسم، شيء ما بطبقتين، شفاف، مع بنية تلتقط الضوء من خلالها.
    Gökadadan bir ışık ışını, evrenin içinde sizin gözünüze gelmeden önce belki milyarlarca yıl yol kateder değil mi? TED سينطلق شعاع من الضوء من المجرة ويسافر عبر الكون ربما لمليارات من السنين قبل أن يصل إلى المنظار الفلكي أو العين.
    Peki gökadadan çıkan başka bir ışık ışını gözlemcinin gözüne ulaşmış olabilir mi? TED هل هناك أي شعاع اخر من الضوء من الممكن أن يصل من المجرة إلى عين المراقب ؟
    Sahnenin içine tamamen girebilmek için olası her yönden ışık almamız gerekecek. TED للانغماس التام في مشهد ما، سنحتاج أن نصور الضوء من كل الجهات الممكنة.
    böylece eğer taştan herhangi bir ışık çıkarsa fotoğrafı çekmiş olacaktım Open Subtitles بحيث يتم تصويرها إذا جاءت أي أشعة الضوء من الحجر.
    Uydularla yerkürenin her yerinden gelen ışık yansıtılabiliyor. Open Subtitles الأقمار الصناعية تمكننا من رد الضوء من أي مكان على الكوكب
    Teoriye göre, bir zaman makinesi icat edip ışık hızıyla buradan ayrılsan ve sonra yavaşlayıp geriye dönmek istesen yine ışık hızıyla evine döndüğünde bu seyahatin sana göre saniyeler sürmüştür belki ama diğer insanlara göre haftalar geçmiştir. Open Subtitles نظرياً إذا ركبت آلةً تسافر بسرعة الضوء من هنا
    Sana oturma odasından gelen ışığın beni rahatsız ettiğini söyledim. Open Subtitles أخبرتك الضوء من غرفة الجلوس يضايقني
    Pencereden gelen ışığın, ustura üzerindeki yansıması hala aklımda. Open Subtitles أتذكّر كم الضوء من النافذة... ... وثبتمن شفرةالحلاقة.
    Pekala,yansıtan yüzeyden yansıyan ışık doğrultusu gelen ışığın açısıyla aynı olmalıdır. Open Subtitles حسناً انعكاس الضوء من سطح عاكس
    Şekillerle bir ilgisi yok, şekillerin ışığı nasıl yansıttığıyla ilgili. TED فالامر ليس متعلقاً بشكل العربة بقدر ما هو بشكل انعكاس الضوء من عليها
    Bu, binanın içindeki ışığı kullanarak dışarıyı aydınlatan küçük renkli camlarla tamamlanıyor. TED ويستكمل ذلك بقطع الزجاج الملونة الصغيرة والتي تستفيد من الضوء من داخل المبنى لتضيء المبنى في الليل
    Yırtık açık kaldığı sürece ışıkta yürüyen, nefes alan ve yetişen her şeyin düşmanı Yeraltı Dünyası'nın Gardiyanı'nı kölelerini, yaşayan her şeyi öldürmesi için göndermekten alıkoymanın hiçbir yolu yoktur. Open Subtitles طالما هو مفتوح، محال أن نمنع حارس العالم السفلي العدو الكبر لهؤلاء الذين يسيرون ويتنفسون وينمون في الضوء من إرسال أتباعه لجلب الموت لكل كائن حي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد