uçak Atina'ya gitmek için kiralandı. Yarın Londra'dasınız. | Open Subtitles | الطائره محجوزه الى أثينا سوف تكون فى لندن غداً |
Geçen yıl Cologne Almanya'daki şu uçak kazasını hatırlıyor musun? | Open Subtitles | اتعرف الطائره التى تحطمت فى كولون فى المانيا العام الماضى ؟ |
Fiji'ye gitmek üzere uçağa bindim ve yanımdaki koltukta sen yoktun. | Open Subtitles | عندما كنت على متن الطائره الى فيجي ولم تكوني موجوده بجانبي |
Sanki bu şekilde tırmanıyormuş gibi tutmak. Bu uçağı düz ve dengede tutmak için zorunluydu. | Open Subtitles | قدر أستطاعتك، وكأنك تطير عمودياً لأعلى حتى تُبقى على توازن الطائره |
Bilmek istemeyeceğim bir şey olduğuna eminim ama uçakta ne var? | Open Subtitles | بالتاكيد لا اريد ان اعرف و لكن ماذا علي الطائره ؟ |
uçağın taşıdığı bir kasa vardı ve ne olduğunu bilemene gerek yok. | Open Subtitles | على متن تلك الطائره توجد خزينه بداخلها شئ لا حاجه بك لمعرفتة |
Hem tatillerde bizi görmeye geldiğinde Uçan tavşanlarıyla da oynar, öyle değil mi? | Open Subtitles | غرفة كبيرة ونافذه تطل على الأرانب الطائره حين تأتي لرؤيتنا أثناء العطل، صحيح؟ |
Sayın yolcularımız, lütfen uçak tamamen durana kadar kemerlerinizi çözmeyiniz ve yerlerinizden kalkmayınız. | Open Subtitles | أيها الركاب, رجاءً أبقوا في مقاعدكم حتى تتوقف الطائره توقف تام |
uçak, altın ve platin kablo ve tesisat ekipmanı yüklüydü ve rota yine Pakistan'dı. | Open Subtitles | الطائره كانت محمله بالذهب و البلاتينيم كانت ذاهبه الي باكستان |
uçak 7'de iniyor. 8 gibi gelirler. | Open Subtitles | الطائره ستصل فى السابعه لذا فيمكن ان اقول حوالي الثامنه |
Kimse beni durduramaz! uçak saat 16:00'da varıyor. | Open Subtitles | فقط حاول ان توقفنى هذه الطائره ستصل فى الرابعه بى أم |
O adamın yer mürettebatına yakalanmadan uçağa nasıl yaklaştığını merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا متعجب كيف استطاع صعود الطائره بدون أن يكتشفه الطاقم الأرضي |
uçağa o kadar yakındım ki, arkada bulunan nişancıyı görebiliyordum. | Open Subtitles | كنت قريباً من الطائره المعاديه لدرجة أنه كان بأمكانى رؤية مشغل المدفع الخلفى |
Güzel yarala ki uçağa kızla binemesin. | Open Subtitles | لا يستطيع ركوب الطائره من غيرها هدف واضح |
uçağı olabildiğince hedefin üzerinde ve dengede tutmaya çalıştım. | Open Subtitles | فبذلت كل جهدى لأبقاء الطائره ضمن نطاق الهدف بقـدر مـا أبـقى الرجـال الطائـره فـى وضـع مستقيم |
Ama, efendim, bu uçağı imza karşılığı teslim almanız lazım. | Open Subtitles | لكن ياسيدى يجب أن توقع على أستلام هذه الطائره |
Ama, efendim, bu uçağı imza karşılığı teslim almanız lazım. | Open Subtitles | لكن ياسيدى يجب أن توقع على أستلام هذه الطائره |
Palmer eve dönüş yolculuğunda uçakta kendisinden de fena N Sync hayranı olan kendi yaşıtı bir tenisçiyle tanıştı | Open Subtitles | بالمر التقت مع لاعب تنس بنفس عمرها في طريق العوده في الطائره وكان من اكبر معجبين فرقة أن سينك |
- Bir sonraki uçakta kendine yer ayırt. - Yakalamam için 55 dakika var, efendim. | Open Subtitles | احجز لنفسك على الطائره القادمه حسناً, لدى 55 دقيقه لألحق بها |
Seyir subayı, sinyalleri takip edip konumlarını harita üzerinde işaretleyerek, uçağın nerede olduğunu tespit edebiliyordu. | Open Subtitles | بمراقبـة الأشـارات وتحديـد مـكـانـهـا عـلى الـخـريـطـه أصبح بأمكان الملاح تحديد أين تحلق الطائره |
Bu uçağın düz uçmasını sağlayan ve kuyruğun her iki yanında bulunan bir tür kanatçıktır. | Open Subtitles | وظيفة المصعد هو الأبقاء على الطائره فى وضع مستوى وهو موجود مجموعة الذيل |
Mars'tan gelen bu Uçan daireler şimdiki hızlarıyla 16 saat içinde... dünyanın yörüngesine girecek. | Open Subtitles | هذه الصحون الطائره قادمه من المريخ .وبسرعتهم الحاليه سيدخلون مدار الارض فى خلال 16 ساعه |
hava Kuvvettlerinden güvenilir bir kaynağın belirttiğine göre elimizde sadece üfürükten silahlar varken tankı nasıl püskürteceğiz? | Open Subtitles | باعتبار أننا زملاء من وقت تواجدنا على الطائره كل ما نلناه هنا باقة من بصاق البطانات وعلى ذلك.. |
O zaman, bana ihtiyacın yoksa yarınki uçakla Londra'ya gideceğim. | Open Subtitles | حسنا, اذالم تكنتحتاجنى, فساخذ الطائره الى لندن غدا |
Bugün Jet pilotu kursunda indirim yapıyorlar. Bir uğrayıp faydalanmak istedim. | Open Subtitles | و اليوم هم يعرضون تقديم دروسٍ على متن الطائره أثناء تحليقها |
Tüm personel, uçuş platformunu terk et. | Open Subtitles | كل العاملين ، يجب الإبتعاد عن رصيف الطائره |
Şimdi bunca beklentiyle elimde gerçek bir Snakes on a plane var. | Open Subtitles | And now, with all this hype, لدي أفعى حقيقة على هذه الطائره |
Bir süre sonra da, Uçaktan telsiz mesajı geldi. | Open Subtitles | لم تمضى إلا دقائق قليله حتى جاءتنا الأشاره : من الطائره |
Kızlar ve özel jetlerde olanlar hakkında. | Open Subtitles | بشأن الفتيات ماذا يحدث في الطائره لخاصه |