ويكيبيديا

    "الطحالب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yosun
        
    • algler
        
    • yosunlar
        
    • yosunu
        
    • alg
        
    • yosunları
        
    • algleri
        
    • alglerin
        
    • Diatom
        
    • alglerle
        
    • algi
        
    • yosuna
        
    • yosunla
        
    • alglerden
        
    • yosunların
        
    Kanada Hükûmetinin bilimcisi Dr. Max Bothwell, 1992'den bu yana kayaların üzerinde büyüyen bir tür yosun üzerinde çalışıyor. TED منذ عام 1992، الدكتور ماكس بوثويل، عالم في حكومة كندا، قام بدراسة نوع من الطحالب التي تنمو فوق الصخور.
    Sonra yosun yapışkan olmuş, tüm ekmek kırıntıları ona yapışmış. Open Subtitles ثم أصبحت الطحالب لزجة والتصقت بها كل فتات وجباته السريعة
    Ayrıca algler de bize sudaki kimyasal maddeler hakkında bilgi verecektir. Open Subtitles ونستخلص من الطحالب أكثر عن أي نوع من الملوّثات موجودة بالماء
    Fırtına resifin yarısını süpürüp gittikten sonra kalan bölümü yosunlarla kaplandı. yosunlar aşırı geliştiği için mercanları öldürdüler. TED وبعدما اقتلعت العاصفة حوالي نصف نسيجها، صارت مليئة بالطحالب، وفاقت هذه الطحالب النسيج المرجاني مما أدى لموته.
    Ben, oda servisinden.., ...su yosunu ile ovalanarak yapılan vücut masajından hoşlanıyorum. Open Subtitles أنا أحب خدمة الغرف و سكب الطحالب البحرية ومساج على كامل الجسد
    Ayrım yapmadan beslenirler alg ararken hem kayaları hem de mercanları alırlar. Open Subtitles تتغذى بشكل عشوائي حيث تتناول الصخور والمرجان في سعيها للحصول على الطحالب
    Baharda her gün biraz daha yükselen güneşle deniz yosunları da büyümeye başlar. Open Subtitles في الربيع، الشمس تَرتفعُ الى الأعلى يومياً في السماءِ الطحالب تَبْدأُ في النَمُو.
    Bu yosun için kullanılan bilimsel olmayan sözcük kaya mukusu, çünkü anlayacağınız üzere mukusa çok benziyor. TED التسمية العلمية الغير المؤكدة لهذه الطحالب هي مخاط الصخور لأنه كما فهمتم، فهي شبيهة كثيراً بالمخاط.
    Daha sonra iskeletleri yosun kaplıyor. TED ثم تنمو الهياكل العظمية بإفراط بواسطة الطحالب.
    İklim değişikliği okyanusları ısıtırken, belirli zehirli yosun türleri artıyor. TED فبينما يعمل التغير المناخي على تدفئة المحيط، تنتشر بعض أنواع الطحالب السامة.
    Kuzeybatı Pasifik bölgesinde, doğal yaşlı ormanlardan yosun toplama iş alanı var. TED في شمال غرب المحيط الهادئ هناك صناعة كاملة من لحصاد الطحالب من الغابات قديمة النمو.
    Birincisi, mercan ısırmaya yetecek kadar güçlü, bir papağan gagası gibi ağızları vardır, çoğunlukla yosun peşinde olmalarına rağmen. TED أولاً، فمها يشبه منقار الببغاء، وهو قوي بما يكفي لقضم الشعاب المرجانية، مع أنّهم غالباً يبحثون عن الطحالب.
    Jamaica'nın kuzey sahillerindeki mercan resifleri az miktarda canlı mercan örtüsü ve bol miktarda yosun ve balçık barındırır. TED الشعب المرجانية لساحل جمايكا الشمالي لديه اجزاء من المئة غطاء مرجاني والكثير من الطحالب والطين
    Bunu gördüğümüz tek yer, kırmızı floresan algler ya da kırmızı floresan mercanlardı. TED المرة الوحيدة التي شاهدنا فيها شيئا كهذا، كان إما في الطحالب الحمراء المتوهجة. أو المرجان الأحمر المتوهج.
    Orneğin, bu hidrojen üreten algler. TED إذاً فهذا، على سبيل المثال، هو هيدروجين مولد من الطحالب.
    Çürüyen bu yosunlar, bahçenizdeki turba yosunu gibidir. TED وهذه الطحالب، التي تم إنشاؤها بواسطة الطحالب المتحللة أساسا مثل الجفت موس في حديقتك،
    Bu yosunlar ormandan toplanıyor, çiçekçiler tarafından aranjmanlarda ve çiçek sepeti yapımında kullanılıyor. TED هذه الطحالب تنزع من الغابة لتستخدم في صناعة الزهور، من قبل باعة الزهور، لاتخاذ الترتيبات وصنع السلال المعلقة.
    dokungaçlarını izleyin. Onları içeri çekiyor. Tıpkı bir deniz yosunu gibi görünmesini sağlıyor. TED شاهدوا الأذرع إنه يسحبها ببساطة و يجعلا تشبه الطحالب
    Rüzgarda yüzen bir tür alg var, verimli şekilde fotosentez yapabilmek için ışığa karşı gidip gelmesi gerekiyor. TED هناك نوع من الطحالب يعيش في البحار يبحث عن الضوء ويتحرك نحوه ولكي يستطيع ان يحدد موقع الضوء و يميزه
    Flamingolar, gagalarıyla sudaki yosunları süzerken, ...bir yandan da gökyüzünü kontrol ediyorlar. Open Subtitles بينما ترشح النحام الطحالب من الماء الكاوى فإنهم عادة يراقبون السماء بحذر
    Adli tıp teknenin gövdesindeki algleri araştırıp nerden geldiğini söyleyebilir. Open Subtitles تستطيع استجواب الطحالب العالقة في القارب لتخبرك من أين أتت
    alglerin deniz kabuklarıyla olan evliliğinden mercanlar doğar. Open Subtitles وهكذا ، المرجان يتوالد بتزاوج الطحالب والباكتيريا
    Diatom seviyelerine göre şimdi de kurbanları taşımayı tamamen bıraktı. Open Subtitles مستويات الطحالب تشير الى انه توقف عن نقل ضحاياه تماما
    Poliplerini çoğaltıyor, alglerle savaşıyor, ve alanını geri kazanıyor. TED فإنها تصدر نسخاً من بوليباتها المرجانية وتعود إلي مقاتلة الطحالب وإستعادة أراضيها.
    Bu Beyaz Damsel, ve daimi bir bahçıvandır, bir parça algi özenle yetiştirir ve bakar. Open Subtitles هذه هي الفتاة البيضاء وهي مزارعة بشكل متواصل, تقوم بتربية و رعاية رقعة من الطحالب.
    yosuna benzer maddelerin içinden geçmiştik ya! Open Subtitles الاشياء التى مررنا بها تلك التى تشبه الطحالب
    Bu yosunla ilgili sorun şu ki somon balığı ve alabalığın yanı sıra dâhil olduğu ekosistemi de tehdit ediyor. TED المشكلة مع هذه الطحالب أنها تهدد سمك السلمون والسلمون المرقط والنظام البيئي للأنهار التي تغزوها،
    Hayır, buraya gönderdiğimiz alglerden bir iz yok. Open Subtitles لا, أعنهى أنه لا يوجد أى دليل على الطحالب التى أرسلناها الى هنا
    Bu kesinlikle ufak yosunların varlığının sonucu. TED إنه في الحقيقة بسبب وجود الطحالب الصغيرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد