Emin olduğumu hayal edebileceğiniz gibi, uzun bir düşman listemiz var. | Open Subtitles | وأنا متأكد أنك تستطيع أن تتخيل قائمة الأعداء الطويلة التي لدينا |
Senin sevdiğin gibi uzun pencereleri var. | Open Subtitles | كما تعلمين، به تلك النوافذ الطويلة التي تحبينها |
Size, bilgi kaynaklarımı açıklayamam, ancak benim gibi uzun süre görevde kalınca şehirde bağlantılarınız oluyor. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أكشف عن مصدر معلوماتي و لكن .. حين تكونين بالمسؤولية للفترة الطويلة التي لدي يكون لديك علاقات في البلدة و تكسبي ثقة ... |
Sana oradan yazdığım o uzun mektuplar var ya? | Open Subtitles | هل تعرفين الخطابات الطويلة التي كتبتها لك |
Diyeceğim şu ki, seçildiğimde bunu da başaramadığın işleri içeren o uzun listeye ekleyebilirsin. | Open Subtitles | يمكنني أن أقول بمجرد أن أنتخب يمكنكِ أن تضيفي هذا العمل إلى قائمة الأعمال الطويلة التي لا يمكنك التعامل معها |
Uzun uzun anlatmak istemediğin şu uzun hikâyen nedir bakalım? | Open Subtitles | فما كانت القصّة الطويلة التي لم تُرد أن تجعلها طويلة؟ |
Lisede çıktığın şu uzun kızı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر تلك الفتاة الطويلة التي واعدتها في الثانوية؟ |
Kör bir arayış içine girdiğimiz o uzun gece... | Open Subtitles | الليلة الطويلة التي نَنشُد |
Beyaz-ışıkların çok sevdiği şu uzun, beyaz cüppeni giyeceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد اعتقدتك سترتدي أحد تلك الأغطية الطويلة التي يحبها جميع "المُضيئين" |