| "Ne Haber Kedicik"i söylediğim, eski aile pikniklerini hatırlıyor musun? | Open Subtitles | تذكّرْ تلك النزهِ العائليةِ القديمةِ عندما أنا كُنْتُ أُحزّمُ خارج ما الجديد، هرة؟ |
| Bu özel bir aile meselesine benziyor. | Open Subtitles | هذا يَبْدو مثل المادةِ العائليةِ الخاصّةِ. |
| - aile gezilerinde hep bunu yapardık. | Open Subtitles | نحن نُستَعملُ لنَعمَلُ هو دائماً على العُطَلِ العائليةِ. |
| Toplu halde aile yemekleri yemiyorlardı herhâlde. | Open Subtitles | إحسبْ هم ما كَانوا كثيرَ على وجباتِ العشاء العائليةِ. |
| Biz aile servisindeniz. | Open Subtitles | نحن مِنْ الخدماتِ العائليةِ. أَنا الآنسةُ. |
| İskoçya'daki aile mezarlığında gömülmesi için babam para verdi. | Open Subtitles | دَفعَ الأبُّ أَنْ يَكُونَ عِنْدَهُ ه مدفون في المؤامرةِ العائليةِ في أسكوتلندا : |
| aile vakfından bir kaç yaşlı fosil için. | Open Subtitles | أي باقة المتحجراتِ القديمةِ مِنْ المؤسسةِ العائليةِ. |
| Kıyıları aile grupları halinde gezerler ve geniş bir alanda ıslık ve ciyaklamalarla iletişim kurarlar. | Open Subtitles | يَنطلقونَ البنوكَ في المجموعاتِ العائليةِ , تبقى على إتصال مَع تشكيلة واسعة من الصافراتِ والنعيقِ. |
| Bu aile grupları birbirlerine çok fazla dokunurlar ve güçlü sosyal bağları vardır. | Open Subtitles | هذه المجموعاتِ العائليةِ كثيرة اللمس جداً , بالروابطِ الإجتماعيةِ القويةِ. |
| aile gruplarıyla, insan kulağının duyabileceği son sınırlardaki tiz ciyaklamalarla haberleşirler. | Open Subtitles | يَتّصلونَ بمجموعاتِهم العائليةِ , بالصريرِ العالي النبرةِ إلى حدِّ ما البشرِ يُمْكِنُ أَنْ يَسْمعَهم. |
| Bu küçük kız bu aile armasını daha önce nasıl görmüş olabilir? | Open Subtitles | كَيْفَ البنت الصغيرة عِنْدَها رَأتْ هذه القمةِ العائليةِ قبل ذلك؟ |
| aile hizmetleriyle görüştüm. | Open Subtitles | تَعاملتُ مع الخدماتِ العائليةِ. |
| Ve şimdi de aile mücevherleriyle birlikte kaçıyor. | Open Subtitles | والآن هي تَهْربُ بالجواهرِ العائليةِ |
| Bu mutlu aile tablosunu mahvetmenin bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | أنت سَتَدْفعُ ثمن التَخريب هذه اللحظةِ العائليةِ الذهبيةِ! هوميروس! |
| Bir de bunları üst üste söylemek istemiyorum ama seni cep telefonumun aile tarifesinden çıkarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أيضاً، أنا لا أُريدُ الإسْراع أنت على هذا أمّا... لَكنِّي كَانَ عِنْدي لإسْقاطك مِنْ خطةِ هاتفي الخلوي العائليةِ. |
| aile duyguları hakkında nasihate ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى a درس في المشاعرِ العائليةِ. |
| Alvarez'le aile bağlarınız var. | Open Subtitles | أنت وAlvarez حَصلَ على الروابطِ العائليةِ. |
| Bir aile arması olmalı. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تَبْحثَ عن رمز العائليةِ. |