birinci dünya, Üçüncü Dünya'nın borçlarını silebilir. | Open Subtitles | بإمكان دول العالم الأول أن تشطب ديون دول العالم الثالث. |
Avustralya'nın acımasız kıyı ötesi tecrit kamplarından, İtalya'nın Akdeniz'de boğulan göçmenlere yardım etmeyi suç saymasına, birinci dünya ülkeleri mültecileri kıyılarından uzak tutmada ölümcül aşırılıklara gidiyor. | TED | من معسكرات الحجزالوحشية على الشواطئ في أُستراليا إلى تجريم إيطاليا للمساعدات المقدمة لللاجئين الذين يغرقون في البحر المتوسط، دول العالم الأول وصلت لحدود مميتة لإبقاء اللاجئين من الوصول لشواطئنا. |
birinci dünya ülkelerinde oluşturulan bu distopik göç politikaları bunun sizin de başınıza geleceğini düşünmüyorken hükûmetlerin diğer insanların da haklarını ellerinden almada ne kadar ileri gitmelerine razı olacağınızın bir testi. | TED | نظم الهجرة البائسة الذي يتم بناءها في العالم الأول هي إختبار للمواطنين لإختبار مدى سماحنا لحكوماتنا بالتمادي في أخذ حقوق الآخرين عندما تظن بأنها لن تحدث لك. |
Bu kaynak yeryüzüne ait kimyadır. Hepimiz buna sahibiz. Bu demektir ki, bu teknoloji birinci dünya ülkeleri için olduğu kadar gelişmekte olan ülkeler için de uygundur. | TED | هذه كيمياء الأرض. لدينا جميعاً. الأمر الذي يعني أن هذه التكنولوجيا مناسبة تماماً بالنسبة للبلدان النامية كما هو الحال بالنسبة لبلدان العالم الأول. |
Suçlularımıza temel sağlık hizmeti sunamazken kendimizi nasıl birinci dünya ülkesi olarak adlandırabiliriz? | Open Subtitles | كيف يمكننا أن نعتبر انفسنا بـ"بلد من العالم الأول" ونحن غير قادرين على توفير رعاية صحية أولية لمجرمينا ؟ |
birinci dünya ülkesi olmak için doğru şeylerimiz var... ve olabiliriz | Open Subtitles | لدينا نفس الحق لنكون من العالم ! الأول... وسنكون |