Almanya'nın diğer büyük müttefiği Osmanlı Türkiyesi ile de sorun patlamak üzereydi. | Open Subtitles | وكانت هناك مشكلة تختمّر مع حليف ألمانيا الرئيسي الآخر ، تركيا العثمانية |
Ama 600 yıl sonra Osmanlı İmparatorluğu parçalanıyordu ve İngiltere'nin ağzının suları akıyordu. | Open Subtitles | لكن بعد 600 سنة كانت الإمبراطورية العثمانية تنهار والإمبراطورية البريطانية كانت تلعق شفاهها |
Osmanlı İmparatorluğu zamanında salon kiraya verildi ve daha sonra Yahudi Acentesi oldu. | Open Subtitles | تحت الإمبراطورية العثمانية القاعة إستأجرت إلى ما أطلق عليها الوكالة اليهودية فيما بعد |
Ama General Shaw, Osmanlı'nın büyük bir tehdit olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لكن الجنرال شو يؤمن بأن الامبراطورية العثمانية تمثل تهديد حقيقي |
Görünüşe göre sadece Osmanlı İmparatorluğu'na değil Grayson Enerji'ye de savaş açıyorlar. | Open Subtitles | يبدو أنهم لم يعلنوا الحرب على الامبراطورية العثمانية لكن على طاقة جريسون |
Bu dizide, Osmanlı İmparatorluğu'nun, Avrupa tarihi algımızdan neden yok olmuş göründüğünü, | Open Subtitles | في هذه السلسلة، أستكشف لم اختفت الإمبراطورية العثمانية ،من فهمنا لتاريخ أوروبا |
sultan ve halife rollerinin lağvolmasıyla ve Osmanlı topraklarının paylaşılmasıyla oluşan boşluğun; | Open Subtitles | وخلقت خواءً في العالم الإسلامي بإنهاء حكم السلاطين والخليفة واقتطاع الأراضي العثمانية |
20. yüzyıl başlarında, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla birlikte, tüm Ortadoğu sömürgeleştirildi. | TED | ففي بداية القرن العشرين .. عندما انهارت الامبرطورية العثمانية تم إستعمار كل الشرق الاوسط |
Türkiye asla sömürgeleştirilmedi. Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra bağımsız bir ulus olarak kaldı. Bunu akılda tutmamız gerekir. | TED | لان تركيا لم تُستعمر لذا بقيت دولة مستقلة بعد اندثار الامبرطورية العثمانية ولهذا |
Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması beş asır boyunca Ortadoğu'ya hükmeden Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünü hızlandırmıştı. | Open Subtitles | بداية الحرب العالمية الاولى اسرعت من نهاية الامبراطورية العثمانية والتى حكمت الشرق الاوسط 500 عام |
Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunda yıkıldığını farz edersek Rusya kendilerine en yakın kısım olarak Çanakkale Boğazı'nı alacak ve İtalyanlar da adaları alacaklar. | Open Subtitles | على افتراض ان الامبراطورية العثمانية انتهت بالكامل روسيا سوف تحصل على الدرنديل وهى الاقرب لها جغرافيا والايطاليون سيحصلوا على جزر البر الرئيسى |
Osmanlı İmparatorluğu güçlerinin arasının aşırı açıldığını herkes biliyor. | Open Subtitles | ان قوات الامبراطورية العثمانية متوسعة اكثر من الازم نوعا نا |
Bana kalırsa Osmanlı İmparatorluğu daha fazla ayakta kalamaz. | Open Subtitles | بالنسبة لى الامبراطورية العثمانية لا يمكنها ان تستمر لفترة اطول |
Osmanlı İmparatorluğu, Anadolu olarak bilinen bugünkü Türkiye topraklarından, | Open Subtitles | إمتدت الإمبراطورية العثمانية من مناطق تعرف الاّن بتركيا والمعروفة بهضبة الأناضول وإلى عمق شبه جزيرة البلقان |
Saltanatı başladığında yalnızca 12 yaşındaydı ama zaten Osmanlı politikasında deneyimli bir kişiydi. | Open Subtitles | عندما تولى مقاليد الأمور كسلطان كان عمره أنذاك إثنى عشر عاما ولكنه كان قد تمرس فى السياسة العثمانية |
Ayasofya, tüm Osmanlı kubbeli camileri için bir ilham kaynağı olmuştur. | Open Subtitles | كنيسة أيا صــوفيا ستصبح المثال لكل المساجد العثمانية ذات القباب التى ستأتى |
Osmanlı İmparatorluğu, zirve noktasına Süleyman döneminde ulaşacaktı. | Open Subtitles | ستصل الأمبراطورية العثمانية إلى ذرة أوجها تحت حكم سليمان |
O, Osmanlı hanedanının zirvesiydi. | Open Subtitles | لقد كان الرأس وفى مقدمة السلالة العثمانية |
Osmanlı geleneğinde, genç şehzade orduya katılır ve hızlıca, yetenekli bir komutan haline gelirdi. | Open Subtitles | كما فى التقاليد العثمانية كان الأمير قد إلتحق بالعسكرية وأصبح معروفا بموهبته كجنرال |
Osmanlı İmparatorluğu, Mısır'dan Kürdistan'a kadar heryeri kapsamıştı | Open Subtitles | الإمبراطورية العثمانية شملت كل شىء من مصر حتى كردستان |
Hanedan-ı Âli Osman ve cümle Osmanlı mülkü sizi bekler. | Open Subtitles | السلالة الحاكمة والسلطنة العثمانية بأسرها بانتظارك |
Osmanlıların Balkanlar'da kalan topraklarının çoğunu paylaştırdı. | Open Subtitles | معظم الأراضي العثمانية المتبقّية في البلقان |