ويكيبيديا

    "العصير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • meyve suyu
        
    • meyve suyunu
        
    • sulu
        
    • Şurup
        
    • içecek
        
    • limonata
        
    • kokteyl
        
    • Portakal suyu
        
    • şerbet
        
    • meyve suyuna
        
    • sıvı
        
    • Smoothie
        
    • içeceği
        
    destekçiler haline geldi. Hatta meyve suyu durakları bile kurdular. TED مشجعين على جانب الطريق. بل أيضاً وقفو عند أكشاك العصير.
    Evet, meyve suyu ve tahıllarını ye. "Hoşça kal, baba." de. Open Subtitles من الافضل ان تاكل الفطار وتشرب العصير قل لابيك الى اللقاء
    Tamam. Piyanonun üzerine meyve suyu kutusu konmayacak dememiş miydim? Open Subtitles اجل هذا صحيح،ماذا اخبرتك عن وضع علب العصير فوق البيانو
    Şu maili aç, o berbat meyve suyunu da ona batırmamaya çalış. Open Subtitles افتح ذلك المغلف حاول الا تضع اي من ذلك العصير الخبيث عليه
    Geri evde bir yağ, sulu hindi tatlım gibi değil. Open Subtitles لست دسمًا، أو مثل العصير التركي أتشوق للعودة إلى الوطن
    - Şurup alabilir miyim? Open Subtitles هل بإمكانى الحصول على بعض العصير , رجاءً ؟
    Bu yedi gazlı içeceğe ek olarak su ve meyve suyu getirdiğim zaman, işte o zaman üç tane seçim şansına sahip olduklarını algıladılar-- meyve suyu, su ve gazlı içecek. TED وعندما اضفت الماء .. او العصير الطبيعي الى السبع انواع قالوا انها اصبحت 3 خيارات عصير .. ماء .. مياه غازية
    Evet, annen limonata döküldügü sirada vaazimi yazmama yardim ediyordu. Open Subtitles أمك كانت تساعدني ،في تنقيح خطبتي وحسب عندما سكبت العصير
    Yatırmadan 15 dakika önce ona balık kraker ve meyve suyu verirsin. Open Subtitles قبل ذلك بربع ساعة ضعيها فى السرير أعطيها بعض والبسكويت وبعض العصير
    Bence biraz meyve suyu içelim. Her zaman sinirlerimi yatıştırmıştır. Open Subtitles ربما يجب أن نشرب بعض العصير هذا دائماً ما يُهدئني
    Sahibinin beyaz halısına meyve suyu döküp az kalsın bebeğini öldürüyordu. Open Subtitles سكبت العصير على سجادة المالكة البيضاء و كدت أن أقتل ابنها.
    Size kahve ikram edebilir miyim ya da meyve suyu? Open Subtitles هل أحضر لكِ بعض القهوة ؟ ربما بعض العصير ؟
    Bisikletçileri, meyve suyu stantlarını düşünün. İlk etap projeleri için 20 milyon dolar temin ettik. TED مثل محلات بيع الدراجات ومنصات بيع العصير لقد حصَلنا على 20 مليون دولار لبناء مشروعات المرحلة الأولى
    meyve suyunu piyanonun üstüne koyma, yapışkan halkalardan bıktım. Open Subtitles لا تترك علبة العصير على البيانو انها تترك علامه دائريه
    Matthew, ver şu hapları. meyve suyunu da. Open Subtitles ماتيو، أعطني تلك الحبوب أعطني ذلك العصير
    meyve suyunu getirdim. Lady içinde biraz yiyecek. Open Subtitles لقد أحضرت العصير الذى طلبتيه، وبعض الطعام للقطة.
    Ben konuşan bir domatestim. sulu, seksi bir biftek domatesi! Open Subtitles كنت طماطة واقفة، كثيرة العصير ومثيرة وتناسب لحب البقر
    - Şurup alabilir miyim? Open Subtitles هل بإمكانى الحصول على بعض العصير , رجاءً ؟
    Zaten programımızın gerisinde kaldık, ama içecek birşeyler almamız önemli. Open Subtitles نحن وراء الجدول، لكن من المهم إمتلاك العصير.
    Evet, annen limonata döküldüğü sırada vaazımı yazmama yardım ediyordu. Open Subtitles أمك كانت تساعدني ،في تنقيح خطبتي وحسب عندما سكبت العصير
    Siz devam edin. Ben meyveli kokteyl yapmaya gidiyorum. Open Subtitles أنتم يا شباب ، أعدّوا كل شيئ وأنا سأذهب لإحضار العصير
    Portakal suyu ve kurabiye getirdikten sonra öldü. Open Subtitles وكانت قد حضرت العصير والكعك خارجا، ومن ثم توفيت.
    Tonya, sen babana biraz şerbet getirsene. Open Subtitles تونيا، لماذا لا تذهبين لإحضار بعض العصير لوالدك ؟
    Susamış görünüyorsun. meyve suyuna ne dersin? Open Subtitles تبدو جافاً بعض الشيىء ما رأيك في بعض العصير ؟
    Hadi, neden insanlar bu sıvı için birbirini öldürüyorlar bulalım. Open Subtitles دعنا نكتشف لمّ يقتل الناس بعضهم البعض بسبب هذا العصير
    Gene işe senin yüzünden geç kalacağım. Smoothie. Open Subtitles ستجعلني اتاخر عن العمل مرة أخرى العصير
    Birincisi, buzlu içeceği suratıma çarpmaya karar verdiğin anda yaptığın her şey beni ilgilendirir oldu. Open Subtitles أولاً, أي شيء تعمله أصبح من شأني عندما قرّرت رمي العصير البارد على وجهي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد