O duvarda, ısırganları uzak tutmak için duruyoruz. İnsanları içeride tutmak için değil. Burası hapishane kampı değil, değil mi? | Open Subtitles | لقد حرسنا هذا الحائط لإيقاف العضاضين وليس لإبقاء القوم بالداخل، فهذا ليس بسجن، صحيح؟ |
- Kırmızı bölgeye yaklaştık. Onlara ateş etmemiz, bölgedeki tüm ısırganları önümüze çıkaracak şimdi. | Open Subtitles | هذه المنطقة خطرة، فصوت إطلاق النيران سيجلب كل "العضاضين" بالمنطقة إلى هنا |
O ısırganları saklıyor muymuş? | Open Subtitles | -أكان يخزن هؤلاء العضاضين ؟ |
Aynen öyle. Sadece ısırganlar için de değil. | Open Subtitles | -أجل، وليس لأجل "العضاضين" فقط |
Planlamalar, ısırganlar. | Open Subtitles | -الخطط، العضاضين |