ويكيبيديا

    "العقوبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ceza
        
    • cezayı
        
    • cezası
        
    • cezanın
        
    • cezasını
        
    • hüküm
        
    • cezaya
        
    • cezanı
        
    • şartlı
        
    • cezalar
        
    • hapis
        
    • Cezan
        
    • cezadan
        
    • cezasına
        
    • suç
        
    Silahlı soygun için mecburi en az ceza beş yıldır. TED والحد لادنى من العقوبة الالزامية للسرقة المسلحة هو 5 سنوات
    Küçük çaplı suçlarda bile ceza olarak hunharca suçlunun elini kesiyorlar. Open Subtitles حتى جرائم القاصرين تستخق العقوبة عن طريق يد المذنب بطريقة وحشية
    Yaptığım bir günahtı, her ne ise ceza Tanrının ve Caesar'ın öngördüğü.. Open Subtitles ما فعلته خطيئة وأنا أتقبّل تماماً مهما كانت العقوبة من الربّ والحكومة
    Ve o cezayı çektiğini göreceğim. Hem de her ayını. Open Subtitles وسأراك وانت تخدم لقاء هذا حتى آخر شهر من العقوبة
    cezası da, herhangi bir anda ve yerde beş tokat yiyecek olmasıydı. Open Subtitles و العقوبة كانت خمسة صفعات، في أي مكان و في أي وقت
    Zamanla erişeceğim ulu amacım cezanın suça uygun olmasıdır. Open Subtitles هدفي ضخم جدا و سأحققه مع الوقت بأن أجعل العقوبة تناسب الجريمة
    Bunun cezasını ödüyor ama asalet bu dünyada ödenmesi gereken en son şeydir. Open Subtitles لذا يدفع العقوبة الذي النبلاء يجب أن يدفعوا في هذا العالم:
    Sosyal ağlarda ise, sosyal ödül ve cezalar gerçekten ödül ve ceza gibi çalışıyorlar. TED بالنسبة للشبكات الاجتماعية الجائزة الاجتماعية هي الجائزة، والعقوبة الاجتماعية هي العقوبة.
    Ama daha az risk ya da ceza ile sahtelerini internette satarak 2.000 oranında bir yüzdeliğiniz olur. TED وبإمكانك ان تربح 2000 بالمئة من بيع المزورات على الانترنت بنفس القدر من المخاطرة أو العقوبة.
    ceza gerçekleşecek. Generale sordum bile. Open Subtitles أنا آسف يا ابي لكن العقوبة ستنفذ هذا كلام الجنرال
    Marianna'ya verilen sekiz yıl toplumun ahlak ve öfkesini... yatıştırmak için verilen, ayrıca aldatmaya karşı verilen bir ceza. Open Subtitles ثماني سنوات لـماريانينا إهانة أخلاقية تخفف العقوبة لمواطنة أغرامونتي التي تم اغوائها و ابتذالها
    Gözlerin dalmış gitmiş, ve senin düşüncelerin ceza yoluna çekiliyor. Open Subtitles معتقداتك ستمشي إلى مكان حيث العقوبة تنتظر
    ceza sistemi suçlara engel olamıyor. Open Subtitles لقد أخبرتك يا آرثر أن فكرة تناسب العقوبة مع الجريمة فكرة غير عملية.
    Devlet resmi olarak kanunen uygun olan en ağır cezayı isteyeceğini bildirdi. Open Subtitles نصحتي الدولة رسميًا بأنهم سوف يطلبون العقوبة العليا المسموح بها بموجب القانون،
    Ve silahlı soygundan dolayı mecburi en az cezayı talep etti. TED وطالب بالحد الادنى من العقوبة الالزامية للسرقة المسلحة
    Memur, cezayı belirleyene kadar onu cezaevine götürün. Open Subtitles أيها المأمور , أحتجزه حتّى أتمكن من تحديد العقوبة
    Yanlış bir polis raporu doldurmanın cezası nedir biliyor musun? Open Subtitles هل لديك أدنى فكرة عن العقوبة للتبليغ عن بلاغ كاذب؟
    Ölümcül bir patojenle saldırarak silahlı soygun yapmanın cezası ne biliyor musun? Open Subtitles وهل لديك فكرة عن العقوبة جراء السطو المسلح والأعتداء البايولوجي على ممرض؟
    Sağlık şefi olarak, cezanın infazını sen yapacaksın. Open Subtitles بصفتك رئيساً للطاقم الطبي أنت ستنفذ العقوبة
    Sayın Hakim, hüküm vermeden önce, göz önüne alacağınızı umduğum dava notlarımı da beraberimde getirdim. Open Subtitles يا حضرة القاضية, لقد أحضرت معي ملاحظاتي على القضية وأتمنى أن تنظري لها قبل تحديد العقوبة
    Seni tutuklayıp, en ağır cezaya verdirtmeye çalışacağım Open Subtitles سوف نعتقلك وستواجه الحد الأقصى من العقوبة. سأحرص من ذلك.
    İşte oldu. suç işlersen, cezanı çekersin. Open Subtitles ها قد انتهيت إذا ارتكبت جريمة فتنفذ العقوبة
    Onun için bir şartlı tahliye çizelgesi hazırlayın. Sonra görüşürüz. Open Subtitles أعمل على حسب الجدول بإدانة مع وقف العقوبة, سأراك لاحقاً
    Ama akıllı telefonunuz varsa ödül ve cezalar sembolik olacaktır. TED لكن إذا كان لديك هاتف ذكي، ستكون العقوبة أو الجائزة غير تلك الأمور.
    Kabalıktan mı hapis yatıyorsun yoksa talimatlara uyamadığın için mi? Open Subtitles أتقضي العقوبة لأنكَ وقح أم لأنكَ لا تستطيع تتبع التعليمات؟
    Cezan, burada da belirtildiği gibi, hemen başlamak üzere, Aspen Cezaevi'nde yaşam boyu hapse dönüştürülmüştür. Open Subtitles العقوبة ستكون سجن مؤبد فى سجن أسبن للعقوبات وسينفذ فورآ كما هو مكتوب
    Bu sözlerin zararsız olduğunu düşünen... ya da bu adamınkiler gibi sözler söyleyebileceğini ya da uydurabileceğini... düşünen varsa, tanık olacağınız bu cezadan ders alsın. Open Subtitles اذا ظن أحد أن هذا الكلام غير ضار او ظن انه يمكنه اعادة كلمات هذا الرجل فليهدد بنفس العقوبة التى ستشهدونها
    2. bendi gereği, sanığın idam cezasına çarptırılmasına, ve sonsuza dek kamu haklarından yoksun kılınmasına karar vermiştir. Open Subtitles ولم يطبق المجلس الأعلى حقه في تخفيف العقوبة.
    Bak, Bunu hafif bir suç olarak gösterebilirim Hafif bir ceza alırsın, şartlı tahliye Open Subtitles النظرة، أنا يُمْكِنُ أَنْ اخفف العقوبة الى الغرامة التافهة، كاختبار.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد