"العَودة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Geri dönmek
• dönemezsin
• geri dönemem
• geri dönebilecek

Biz onu izlerken, İsviçre'ye Geri dönmek istermisin?
هل تُريدُ العَودة إلى سويسرا بينما نحن نَتعقّبُها؟

Otele Geri dönmek istiyorum.
إلبسْي و انا سَأَذْهبُ للدَفْع أُريدُ العَودة إلى الفندقِ

Sadece Atlantis'e Geri dönmek ve bir hafta boyunca uyumak istiyorum.
أنا فقط أُريدُ العَودة إلى أطلانطس والنوم لمدّة إسبوع

Asla geri dönemezsin Seni bir birey olarak özgür kılar, değil mi?
لا يمكنك أبَداً العَودة من خلاله فهو يحررك كشخص, أليس كذلك؟

Ama oraya tek başına dönemezsin!
أنت لا تَستطيعُ العَودة لوحده.

Eğer bundan daha fazla kalırsam, asla geri dönemem.
إذا أَبْقى لمدّة أطول مِنْ ذلك، لن أَستطيعُ العَودة أبداً.

Ya da sen geri dönebilecek misin...hiç birisini bilmiyormuşsun.
أَو أنت نفسك تَكُونُ قادر على العَودة أنت لَمْ تَعْرفْ أيّ شئَ

Geri dönmek istemiyorum. - Ne diyorsun?
أنا لا أريد العَودة = مــــــــــاذا تَـــــقول =

Suç mahalline... ..Geri dönmek gibi.
نوع مثل العَودة إلى مشهدِ الجريمةِ.

Bazen Geri dönmek için yola çıktığınızda birkaç mola vermeniz gerekir.
أحياناً يجب العَودة الى الطريقِ السديدِ... يَجِبُ أَنْ تَجْعلَ بعض المواقف للتصحيح.

O eve Geri dönmek istemiyorum.
أنا لا أُريدُ العَودة إلى ذلك البيتِ.

Kopenhag'da tekrar görüşürüz. Tabii Geri dönmek istersen.
قريباً ستعود لكوبنهاكن إذا أردت العَودة

- Geri dönmek ister misin?
هل تُريدُ العَودة ؟

İşte bu yüzden Geri dönmek istemişti.
لِهذا أرادَ العَودة.

Şimdi geri dönemezsin.
أنت لا تَستطيعُ العَودة الآن.

Geri dönemezsin.
أنت لا تَستطيعُ العَودة.

Hâlâ yarı insanım bu yüzden geri dönemem.
ما زِلتُ نِصْف الإنسانِ، لَكنِّي لا أَستطيعُ العَودة.