Özel bir parfüm falan kullanıyor olmalı. | Open Subtitles | لقد كانت تُغويني هُناك تقريباً لا بّدّ وأنّها كانت تضع ... بعضٌ من العِطر |
Kocası kayıpken parfüm sıkmaya vakit buluyor. | Open Subtitles | زوجها مفقود ولديّها الوقت لتستخدم العِطر... |
Cenazede bile parfüm sıkmışsın. | Open Subtitles | أنتِ تضعين العِطر حتّى في الجنازة. |
Bilmiyorum hangi parfümü kullanıyor ama insanı tahrik eden bir kokusu vardı. | Open Subtitles | ولا أعرف ما العِطر التي تستخدمه لكنّه كان رقيق و... مغري. |
Yıllar önce o parfümü Nikita için ben seçmiştim. | Open Subtitles | لقد إخترت هذا العِطر لـ(نيكيتا) منذ سنوات مضت |
Tanrım, ne kadar parfüm sıktın? | Open Subtitles | يا إلهي كم من العِطر تضعين ؟ |
parfüm yüzünden. | Open Subtitles | لا بدّ أن يكون العِطر. |
- Ama parfüm şişesini kaybedersen... | Open Subtitles | لكن إذا فقدتي قارورة العِطر... |