Uzaya muazzam miktarda gaz ve toz saçarak devasa bir nebula oluşturacak. | Open Subtitles | وستقذف بكميات هائلة من الغاز والغبار الى الفضاء،لتتشكل على هيئة سُدُم عملاقة |
Güneş'imiz gibi 1 milyon 600 bin km genişliğinde bir yıldızın oluşması için Güneş Sistemi'mizin 100 katı büyüklüğünde bir gaz ve toz kümesi gerekir. | Open Subtitles | ولكى تُكوِّن نجم كالشمس والتي تبعد مليون ميل عنا تستهلك مجموعة من الغاز والغبار |
Bir süpernovada etrafa fırlatılmış bazı gaz ve toz bulutlarının merkezinde gizleniyor olabilirler mi? | Open Subtitles | هل يُعقل أن تكون كامنة وسط سحب من الغاز والغبار خلفتها سوبرنوفا |
4,5 milyar yıl önce, gaz ve tozdan oluşan bir bulut vardı. | TED | إذا عدنا 4.5 مليار سنة إلى الوراء، كانت هناك سحابة من الغاز والغبار. |
Astronomlarca gaz ve tozdan oluştukları bilinir. | Open Subtitles | وهى عبارة عن مجموعة من النجوم الصغيرة ، كما لاحظها العلماء غادرت حضانتها ومكان ولادتها حيث الغاز والغبار |
Ancak gezegenlerin bu toz ve gaz diskinden nasıl ortaya çıktıklarını anlayamadılar. | Open Subtitles | لكن لم يفهموا تشكيل الكواكب من أسطوانة من الغاز والغبار |
gaz ve toz bulutlarını içine çekmeye parçacıkları birbirine çarpıştırmaya, daha da fazla ısı üretmeye devam eder. | Open Subtitles | تحافظ الجاذبية على الضغط تمتص جزيئات الغاز والغبار |
Genişleyen gaz ve toz bulutu şeklinde,... ölen yıldızdan arta kalanlar Ve kimyasal elementler. | Open Subtitles | إنها سحابة من الغاز والغبار المتوسع المتبقي من هذا النجم الميت. والألوان هي العناصر الكيميائية المختلفة. |
Büyük Patlamadan 300 milyon yıl sonra oluşum aşamasındaki galaksilerin içinde yer çekimi, gaz ve toz bulutlarını basınç ve sıcaklığın hızla artmasına sebep olarak sıkıştırmaya devam eder. | Open Subtitles | بعد الانفجار العظيم بـ300 مليون عام داخل المجرات المتكونة، تستمر الجاذبية بضغط سحُب الغاز والغبار معاً |
Galaktik büyük fırtınadaki gaz gaz ve toz olarak galaksinin merkezine doğru çöker. | Open Subtitles | الغاز من العاصفة المجرّية العملاقة تسحق في الغاز والغبار في قلب المجرّة |
Sıkıştırılan gaz ve toz bulutları gittikçe daha sıkı bir hal alır. | Open Subtitles | سحب الغاز والغبار المضغوطة تتضامّ أكثر وأكثر |
Güneş sistemimiz bunun gibi gaz ve toz bulutunun içinde şekillendi. | Open Subtitles | نشأ نظامنا الشمسي داخل سُحبٍ من الغاز والغبار كهذه |
Yani, bu disk gaz ve toz parçacıklarından oluşuyor. | Open Subtitles | يتكوّن هذا القرص إذًا من جزيئات الغاز والغبار |
Yeni yıldızda füzyon başladıkça bulutun altını ve üstünü yok eden gaz alevleri gönderir ve ardında gezegen öncesi disk adlı bir gaz ve toz halkası bırakır. | TED | أثناء عملية الانصهار التي تحدث في النجم الجديد، يتدفق من النجم غازٌ يدفع الطبقة العلوية والسفلية من الغيمة بعيدًا، تاركًا حلقة من الغاز والغبار تدور حول الغيمة وتدعى قرصًا كوكبيًا. |
Victor Safranow gezegenlerin gaz ve toz diskinden oluştuğuna dair 200 yıllık fikri yeniden inceledi. | Open Subtitles | فيكتور سوفرونوف" عاد لزيارة" الفكـرة التى بعُـمـر 200 سـنـة وهى أن قرصاً من الغاز والغبار هــو الذى شـكَـل الكـواكـب |
Çoğu gezegenin kendi yıldızının oluşturduğu gaz ve toz diskinden oluştukları düşünülürken açıkçası pulsar gezegenleri farklı bir yolla oluşmuş olmalı. | Open Subtitles | بينما يُعتقد أن معظم الكواكب قد تشكلت من نفس القرص من الغاز والغبار الذي تكون منه النجم الأم يبدو من الواضح أن مثل هذه الكواكب التابعة للنجوم النابضة قد تشكلت بطريقة مختلفة |
İnce belirsiz bir bulut yoğun bir sarmal gaz ve toz haline geldi. | Open Subtitles | تصير السحابة السديمية الرفيعة ...دوامة كثيفة من الغاز والغبار |
Ortasında gaz ve tozdan oluşmuş bir yıldız mezarlığı var. | Open Subtitles | الذى هو بمثابة مقبرة فضائية تخرج منه بقايا الغاز والغبار وتتناثر فى الوسط الفضائى |
Radyo sinyalleri uzaydaki yıldızlararası boşlukta bulunan gaz ve tozdan etkilenmeden geçebilir. | Open Subtitles | الموجات الإذاعيّة تمرّ بين الغاز والغبار المتعلّق بين النجوم. |
Uzaktan bu toz ve gaz bulutu güzel ve sakin görünüyor. | Open Subtitles | من بعيد، يبدو هذه السديم -المكوّن من الغاز والغبار - جميل وصافي |