Birlikte olduğun ilk kız olmadığımı anlamıştım. | Open Subtitles | لقد عرفتُ أنّني لستُ الفتاة الأولى التي عاشرتِها |
Âşık olmaya gerçekten inanmamı sağlayan ilk kız. | Open Subtitles | إنها الفتاة الأولى التي جعلتني حقاً أؤمن بالحب. |
Uzun zaman sonra hoşlandığım ilk kız ve hangi hastalıklara yatkın olduğumuzu da biliyorum gırtlak kanseri ve bağırsak iltihabı. | Open Subtitles | هي الفتاة الأولى التي أحببتها منذ فترة طويلة وأنا اعلم أي الأمراض نتعرض لها وراثياً السرطان والتهاب القولون |
Birinci kız, Norma'nın amcasıyla arasının açıldığını söyledi. | Open Subtitles | الفتاة الأولى أخبرتني بأن نورما لم تعد تزور عمها الكبير |
parantez açıyorum... "Birinci kız izin vermiş olsa bile laf olsun diye vermiştir, gerçek anlamda değil. | Open Subtitles | حتى لو أن الفتاة الأولى منحت الإذن فقد تقول من دون أن تعني ذلك |
Bir resmime güzel diyen ilk kızsın. | Open Subtitles | الفتاة الأولى التي قالت بأن رسمتي جميلة. |
Üniformaya aldanan ilk kız o değil. | Open Subtitles | هي ليست الفتاة الأولى التي تضبط بتلك الطريقة |
Aradığımız arabayı kullanıyor, ilk kız kaybolduğu zaman o bölgedeydi. | Open Subtitles | يسوق السيارة المطلوبة ، وكان في المنطقة، وهو الآن حر طليق منذ فقدنا أثر الفتاة الأولى. |
Downton Grabby'e aşık olan ilk kız sen değilsin. | Open Subtitles | "Downton Grabby" أنتي لستي الفتاة الأولى لتقعي في حبُ *Downton Grabby = Downton abbey مسلسل بريطاني شهير |
Ve ikinci olarak... benim için üçkağıtçılık yapan ilk kız sensin. | Open Subtitles | وثانياً.. أنت الفتاة الأولى التيترتكبجريمةمنأجلي . |
Bunu ikinci kere yapan ilk kız olacağım, Vlad. | Open Subtitles | وسأكون الفتاة الأولى التي تقوم بذلك مرتان، يا (فلاد) |
Birinci kız Sasha Manley. | Open Subtitles | (الفتاة الأولى (ساشا مانلي |
Şey, konuyu sen açtığına göre sen, bir şeyler yaşadığım ilk kızsın. | Open Subtitles | حيثأنكفتحتالموضوع... فأنت الفتاة الأولى التي ... أشعر حيالها بشيء |