Bize neler olduğunu anlayıp durumu düzeltebilmek için Tek şansımız bu. | Open Subtitles | أنها الفرصة الوحيدة التي لدينا لمعرفة ما حدث لنا لنقوم بعكسه |
Çünkü şu anda kendimizi iyi hissetmemiz için Tek şansımız bu. | Open Subtitles | حسناً, يجب عليكِ ذلك لأن هذه الفرصة الوحيدة التي لدينا لكي نشعر حقيقةً بشكل جيد بشأننا. |
Tek şansımız Geçit'in diğer tarafında yer alıyor. | Open Subtitles | الفرصة الوحيدة التي لدينا تقع على الجانب الآخر من تلك البوابة |
Ama Tek şansımız o. | Open Subtitles | ولكنّها الفرصة الوحيدة التي لدينا للنجاة. |
Bizimkileri bulmak için Tek şansımız bu. | Open Subtitles | هذه هي الفرصة الوحيدة التي لدينا لإيجاد الرفاق. |
Şu an için Tek şansımız bu. | Open Subtitles | إنها الفرصة الوحيدة التي لدينا |
Tek şansımız doktor bulup revire gitmek ve bu soktuğumun şeyini yavaşlatmak. | Open Subtitles | الفرصة الوحيدة التي لدينا هي ايجاد طبيب و نأخذه الى الخليج الطبي كي يقوم بابطاء هذا الشئ - نحن بحاجة إلى الطبيب |
- Lütfen. Tek şansımız bu. | Open Subtitles | - أرجوك إنها الفرصة الوحيدة التي لدينا |