ويكيبيديا

    "الفساتين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • elbise
        
    • elbiseler
        
    • elbiseleri
        
    • elbiselerden
        
    • kıyafet
        
    • kıyafetleri
        
    • elbisesi
        
    • elbiseyi
        
    • elbiselere
        
    • gelinlikler
        
    • elbiseye
        
    • elbiseden
        
    • kıyafetler
        
    • elbiselerin
        
    • Gelinlikleri
        
    - Elimden geldiğince hızlıyım. Çok fazla elbise var. Burada değil. Open Subtitles سوف أيحث بأسرع ما يمكننى ولكن هناك الكثير من الفساتين هنا
    Erkeklere elbise giymelerinin normal olduğunu ve kızlara kendi haklarını savunmanın normal olduğunu söyleyin. TED أخبروهم أن لا مشكلة أن يرتدي الأولاد الفساتين وأن تتحدث الفتيات بصوتٍ مرتفع.
    Sonunda bir kızım olunca ona küçük, sevimli elbiseler giydirebilirim diyordum ama hayır o, o eşofmanla evsizleri gibi dolaşıp durdu. Open Subtitles و يمكنني إلباسها الفساتين القصيرة الظريفة لكن لا جدوى ، فقد كانت تتجول فحسب بهذا البنطال التي تبدو به كشخص متشرد
    Çarşıya yürürken gördüğümüz, çok istediğin o elbiseler vardı ya. Open Subtitles أتذكرين، تلك الفساتين التي كنتِ تنظرين لها ونحنُ نتجولُ بالمدينة؟
    O elbiseleri istiyorum. Nasıl yaparsanız yapın yeter ki yapın. Open Subtitles اريد تلك الفساتين, لا اهتم كيف ستفعلونها, المهم ان تصنعوهم
    Ayaklarına ayakkabı, üstlerine elbise. Open Subtitles الأحذية في الأقدام، الفساتين على الأجسام
    Benim elbisem yok, çünkü ben bir erkeğim ve erkekler elbise giymezler. Open Subtitles ... ليس لدي فساتين وذلك لأنني لأنني رجل والرجال لا يلبسون الفساتين
    elbise sattığın her kızla yatıyor musun? Open Subtitles هل ضاجعت أي من الفتيات اللاتي تبيع لهن الفساتين
    Ama onlar elbise yerine atın içindeydi. Tahta at. Open Subtitles فيما عدا إنهم كانوا داخل حصان خشبي بدلاً من الفساتين
    Kızlar elbise giyebilir çünkü onları kıskanıyorum. Open Subtitles أنا أغار من الفتيات لأنهم يلبسون الفساتين
    Kısalan sadece elbiseler mi? Saçlarını da kestiriyorlar. Open Subtitles ليست الفساتين فقط بل أنهن يقصن شعرهن أيضاً
    Tıpkı bu sene kısa elbiseler, gelecek sene uzun elbiseler gibi. Bak. Open Subtitles تماما مثل الفساتين القصيرة هذا العام والفساتين الطويلة في العام المقبل
    - Bilmiyorum. - Ona elbiseler ve mücevherler alan biri mi? Open Subtitles ـ أنا لا أعرف ـ شخص إشترى لها الفساتين والمجوهرات؟
    elbiseleri, şapkaları ve mücevherleri severdi, ama artık onları kullanmıyor. Open Subtitles أحبت أن ترتدي الفساتين والقبعات والمجوهرات , ولكن الأن تعيش من دونها
    Hayır, ben sadece bu pamuk elbiseleri öne taşıyordum ki kadınlar ilk girdiklerinde onları görebilsinler. Open Subtitles كلا، انا فقط احرك هذه الفساتين القطنية من الخلف للأمام وبذلك تستطيع السيدات رؤيته اول مايدخلون الى المتجر
    Umarım elbiseleri Cumartesi gününe yetiştirebilirim. Open Subtitles أتسائل ما إذا كنت قادرة على إنهاء الفساتين يوم السبت.
    Lütfen bana bu elbiselerden birinin Brooke'a ait olmadığını söyle. Open Subtitles توقفي. لا تقولي أن أحدى هذه الفساتين لبروك
    400 dolara bir sürü kıyafet alabilirsin. Open Subtitles ويمكنكِ شراء الكثير من الفساتين بـ 400 دولار
    Erkek kıyafetleri içinde kendimi iyi hissetmiyorum ama her gün elbise giyemem. Open Subtitles وأشعر بالغرابة عندما أرتدي ملابس الرجال لكن لا أستطيع إرتداء الفساتين كل يوم
    Bowie kadın elbisesi giyiyor! Joe Nemeth jartiyer giyiyor! Open Subtitles . بووي , يلبس الفساتين . جو نيميث يلبس كذلك
    Ben de Rose'un bedenine uygun her elbiseyi satın aldığına inanamıyorum. Open Subtitles أنا لا أَستطيع التصديق بأنك إشتريت جميع الفساتين التي بقياس روز
    Şurasında burasında dikenler falan olan elbiselere sinir oluyorum. Open Subtitles أنا أكره هذه الفساتين حيث أعشاب هنا و أعشاب هنا
    Peki, tüm bu gelinlikler, aklına tekrar evlenmeyi getirmiyor mu yada en azından, B ile başlayan kelimeyi? Open Subtitles اذن تصميم كل هذه الفساتين ألا يجعلك تفكرين في الزواج مرة أخرى أو على الأقل في التفكير في حرف أ
    Melekleri elbiseye tercih ederler. Open Subtitles إنّهم يفضّلن الملائكة على الفساتين
    Memeler bazen elbiseden dışarı taşıyormuş ve modeller yürümeye devam ediyormuş. Open Subtitles سمعت أن الأثداء تتدلى أحياناً من الفساتين ولكنهم يستمرون في المشي
    Elinizi çabuk tutun biraz, kızlar. Bu kıyafetler kendi kendilerini dikmeyecek. Open Subtitles هيا ، احرزوا تقدماً يا فتيات ، فهذه الفساتين لن تحيك نفسها بنفسها
    Bu günlerde güzel elbiselerin ne kadar olduğunu biliyor musun? Konuşmuyor olabiliriz ama beraber aynı yerde durmak iyi bir başlangıç. Open Subtitles هل لديك أي فكرة كم تكلف الفساتين هذه الأيام حسنا ،نحن ممكن لا نتكلم
    Sonra giyim mağazasına gidelim. Gelinlikleri altı seçeneğe indirdim. Open Subtitles دعنا نذهب إلى متجر الفساتين لقد حصرت إلى ستة فستاين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد