Süngerimsi kemikte Florür düzeyi oldukça düşük. | Open Subtitles | مستويات منخفضة جداً من الفلورايد في العظم الموازي |
Florür zihinlerimizi kontrol etmek için komünistler tarafından kullanılırdı. | Open Subtitles | الفلورايد يستخدم بواسطة الشيوعيين للتحكم بعقولنا لا , انه ليس كذلك |
Pekala, Florür güvenlidir, sağlığınız için iyidir, ve neredeyse Amerika'daki her şehirde kullanılır. | Open Subtitles | حسنا , الفلورايد امن ومفيد لكم وتقريبا كل مدن امريكا تستخدمه |
Kimya labı tam spektrometresi Chalie'nin ağzındaki maddeyi florit olarak tanımladı. | Open Subtitles | جهاز قياس الكتلة في المختبر الكيميائي أظهر بأن الجزيئات الموجودة في فم تشارلي هي من الفلورايد |
O yoğunlukta florit içerebilecek her şeyin bir listesini çıkar. | Open Subtitles | . اجمع سوية قائمة من أي شيء يمكن ان يحتوي على الفلورايد من مثل هذه الدرجات |
florürü dişlerimin üzerine sürüyorum ve banyodan buraya gelinceye kadar dişlerimin üzerinde duruyor. | Open Subtitles | وأجعل الفلورايد في أسناني لطالما أني أخذه للذهاب من الحمام إلى هنا |
Suda Florür istemiyorum çünkü ben bir dişçiyim, ve diş çürüklerini severim. | Open Subtitles | لا اريد الفلورايد بالمياه لانني طبيب اسنان واحب التجاويف |
Florür dişlerinizi korur, ve sağlığınız için çok iyidir. | Open Subtitles | الفلورايد يحمي اسنانكم وهو جيد ومثالي لكم |
Pekala, sonuç olarak... Florür, kimyasal, küçük cinsel organlar, yanlış bilgilendirme, panik, ölüm, Jenny McCarthy. | Open Subtitles | حسنا , اذا في النهاية الفلورايد , و الكيميائيات اعضاء تناسلية صغيرة و اعطاء معلومات كاذبة |
Florür o suya girecek, moron. | Open Subtitles | الفلورايد , يختلط بالماء ايها الغبي |
Su rezervimize öylece Florür mü katacağız? | Open Subtitles | هل سنضع الفلورايد في مياهنا ؟ |
Florür zihinleri mi kontrol ediyor? | Open Subtitles | الفلورايد يتحكم بالعقول ؟ |
Florür sıkıcı, millet. | Open Subtitles | ؟ الفلورايد ممل |
İçimizde karakabarcık hastalığı ve suyumuzda da Florür var. | Open Subtitles | لدينا مرض الجمرة الخبيثة في حسابنا الخاص ولدينا (الفلورايد) في الماء |
Karıncalarda kullandığı ilaçlardaki florit konsantrasyonuna tam uyuyor. (Termite: Beyaz karınca, ç.n.) | Open Subtitles | إن المادة المبيدة للحشرات التي كان يستخدمها على النمل الأبيض تتطابق مع نسبة تركيز الفلورايد تماماً |
İç Güvenlik, florit gibi su yoluyla aşı imkanı var mı diye soruyor. | Open Subtitles | حسنٌ، "الأمن الداخلي" كانوا يريدون معرفة إن كان بإمكاننا وضع اللقاح في امددات المياه، مثل "الفلورايد" |
Bu yasal. 5 yıl içinde, bunu halk için florit gibi su içine katıyor olacağız. | Open Subtitles | إنه قانوني وفي غضون خمس سنوات سيتم وضعه في الماء للمواطننين مثل (الفلورايد) |
Ne yani-- florürü abartalım mı? | Open Subtitles | ماذا تقترح هل نحن بحاجة الى ان نضيف بعض من الاثارة الى الفلورايد ؟ |