İşleri batırmamak adına çok çok zor kararlar verdim ve bu kararları verirken bir çeşit risk aldığımın farkındaydım. | Open Subtitles | لقد اتخذت بعض القرارات الصعبة جداً جداً حتى أتجنب هذا كنت أعلم باتخاذي لتلك القرارات أنني سأعرض نفسي للخطر |
zor kararlar vermeli buna göre davranmalı ve liderlik etmeliyiz. | Open Subtitles | ،علينا أنت نتخذ القرارات الصعبة وأن نعمل عليهم ثم نقود |
Her birimiz hayatımız boyunca değişim geçiririz, bu değişimle karşılaşınca da çoğu zaman bazı zor kararlar vermemiz gerekir. | TED | كل فرد منا يواجه تغيراتٍ في حياته، وغالباً عندما نكون مجبرين على هذه التغيرات، يصبح علينا أن نتخذ بعض القرارات الصعبة. |
Bu beş adımlı süreç sadece bir araç ve bu kesinlikle zor kararları hayatımızdan silmeyecek. | TED | عملية الخمس خطوات هي مجرد أداة واحدة، في الوقت الراهن لايمكنها معالجة القرارات الصعبة في حياتنا. |
Sadece kızlar zor seçimler yapmak zorunda. | Open Subtitles | الفتيات فقط عليها أن تتخذ كل القرارات الصعبة. |
En büyük insanlardan bazıları vermek zorunda kaldıkları zor kararlarla şekillenmiştir. | Open Subtitles | بعض من الرجال العظماء تشكلوا من قبل القرارات الصعبة التي إضطروا لـ أخذها |
Hayır, zor bir gün geçirdim. zor kararlar aldım. | Open Subtitles | كلا, كما تعلمين لقد كان يوما صعبا و كان هناك الكثير من القرارات الصعبة |
zor kararlar alabilecek birisi ve yasa dili ile baştan çıkmayacak veya boğulmayacak birisi. | Open Subtitles | , شخص ما يستطيع إتخاذ القرارات الصعبة والذى لن يتم الإيقاع والإغرار به بواسطة كل القانونيين |
Bazen kamu menfaati uğruna zor kararlar verilmek zorunda. | Open Subtitles | عادة القرارات الصعبة يتم إتخاذها من أجل المصلحة العامة |
Onlara ve amaçlarına bağlı olduğunu kanıtlamak için, zor kararlar vermelisin. | Open Subtitles | , اتخاذ بعض القرارات الصعبة لاظهار ولائك لهدفهم |
zor kararlar akıllı bir yönetici tarafından verilmelidir, ki bu kişi detaylara dikkat ederek kendini dinletebilme yeteneği olan hemcinslerine şefkat gösterebilen biri olmalı. | Open Subtitles | القرارات الصعبة يجب أن تكون ناتجة من قِبل مدير حكيم. شخصيجمعما بينالإصغاءبعناية، مع الإنتباه لأدقّ التفاصيل. |
Fazlalıkların farkedildiği bölümlerde zor kararlar verilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | القرارات الصعبة كانت لزاماً أن تتخذ في مناطق حيث ظهرت حالات الفصل |
Bilmiyorlar mı ki zor kararlar alınca... | Open Subtitles | ألا يعرفون إن قمت بإتخاذ القرارات الصعبة. |
Çünkü zor kararlar almak durumda kalabiliriz. | Open Subtitles | لأنه سيأتي وقت القرارات الصعبة يجب أن تنفذ |
Ama daha sonrasında, vermemiz gereken çok zor kararlar olacak. | Open Subtitles | لكن بعد ذلك، علينا إتّخاذ بعض القرارات الصعبة. |
Bazen bu yüzden zor kararlar alamaz. | Open Subtitles | أحياناً لا يستطيع إتخاذ القرارات الصعبة. |
Ama diğer yanım senin zor kararlar alamamana hayran. | Open Subtitles | لكن ذلك الجُزء منّي المُعجب بكِ ليس جُزء إتخاذ القرارات الصعبة. |
Merak etme. Sen kendine fazla yüklenme diye tüm zor kararları biz alacağız. | Open Subtitles | لا تقلق ، سنتخذ كل القرارات الصعبة كيلا تضطر لذلك |
Hayatta, sadece bir erkeğin öğretebileceği zor kararları vermeyi nasıl öğrenebilir? | Open Subtitles | كيف يمكنه تعلم كيفية اتخاذ القرارات الصعبة . . الذي سيتوجب عليه أخذها في الحياة |
Yeni samimiyetimize binaen yapacağımız zor seçimler olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | بعد هذه النتائج الجديدة انا اعتقد انه لدينا بعض القرارات الصعبة علينا اتخاذها مثل ماذا؟ |
Fakat bazen zor seçimler yapmak zorunda kalıyoruz. | Open Subtitles | بعض الأحيان تنطوي مهامنا على أن نتخذ القرارات الصعبة |
Biliyorsun Elliot, modern tıpta, her gün zor kararlarla karşı karşıyayızdır. | Open Subtitles | تعرفين، "إيليوت"، في الطب الحديث، بالغالب نواجه القرارات الصعبة. |
Çok zorlu kararlar vermen gerekecek. | Open Subtitles | حسـناً , سوف يطلب منك إتخاذ العديد من القرارات الصعبة |