Zor olmasına rağmen, ilk günden doğru kararı verdiğimi biliyordum. | TED | على الرغم انه كان صعبا في يومي الاول علمت اني اتخذت القرار الصائب |
Bana yardım ettiniz destek oldunuz, doğru kararı verdiğimi söylediniz. | Open Subtitles | قدمتم لى المساعدة والدعم أخبرونى أننى اتخذت القرار الصائب. |
5 dakika sonra gidiyorum. doğru kararı vereceğinizden eminim. | Open Subtitles | سأغادر خلال خمسة دقائق ، و أنا متأكدة أنكما ستتخذان القرار الصائب |
Sebebi her ne olursa olsun bence sahibi doğru karar verdi. | Open Subtitles | وأعتقد أن المالك.. تعلم، أخذ القرار الصائب لأياً كانت الأسباب. |
- doğru karar verdin. Dünya kadın kaynıyor. | Open Subtitles | .لقد اتخذتَ القرار الصائب .يوجدُ العديد من النساء في هذا العالم |
Nerede olacağımı bilerek yeniden en başa dönsem umarım yine doğru olanı seçerdim. | Open Subtitles | اذا عاد بي الزمن علما بمصيري سأدعو لأن اتخذ القرار الصائب مرة اخري |
Eminim o, doğru kararı verecektir. | Open Subtitles | هذا رهن بالسيّد زيلنر، بالتأكيد سيتّخذ القرار الصائب. |
O sırada bildiklerime göre, doğru kararı verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيته وقتاً إضافياً لقد اتخذت القرار الصائب |
Karar vermesi çok zor oldu ama doğru kararı verdiğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | كان قراراً صعباً، لكن اعتقد بأنّي اتخذت القرار الصائب |
Sana muhteşem bir teklifte bulundum, ve doğru kararı vereceğine eminim. | Open Subtitles | لقد قدّمت لك عرضاً سخيّاً، وأعلم أنك ستتّخذ القرار الصائب |
Kapının üstüne Dantay-West tabelasını astığımız gün doğru kararı verdiğimizi anladık. | Open Subtitles | في اليوم الذي قمنا فيه بوضع تلك اللافتة, فوق. على الباب كنا عندها نعلم أننا اتخذنا القرار الصائب |
O gün doğru kararı verdiğimizi anladığımız gündü. | Open Subtitles | كنا عندها نعلم أننا اتخذنا القرار الصائب |
doğru kararı verdiğimizi bilmem gerekiyor. Sadece... | Open Subtitles | يجب ان اكون متاكدا اننا نتخد القرار الصائب |
O işi, doğru karar olduğu için kabul ettim. | Open Subtitles | أنّي قبلت هذه الوظيفة لأنه كان القرار الصائب. |
Çünkü beni seni terfi ettirmekle doğru karar verdiğimi herkese ispatlaman için bir şans. | Open Subtitles | جيد، لأنها فرصتك لتثبتي للجميع أنني اتخذت القرار الصائب بترقيتك |
General, Teal'c burada olsaydı doğru karar verdiğinizi söylerdi. | Open Subtitles | -جنرال, لو تيلك كان هنا كان ليقول لك لقد اتخذت القرار الصائب. |
Yapman gereken sadece doğru karar vermek, Lex. | Open Subtitles | عليك أن تأخذ القرار الصائب يا ليكس |
Nerede olacağımı bilerek yeniden en başa dönsem umarım yine doğru olanı seçerdim. | Open Subtitles | لو كان علي فعلها مجدداً وأنا أعلم نهايتي، سأصلي لأتخذ القرار الصائب مجدّداً. |
doğru olanı yapmakla doğru olmayanı yapmak arasında bir seçim söz konusu olduğunda, majestelerinin hükümeti daima ikinciyi seçecektir. | Open Subtitles | بأن أعطي القرار الصائب بين العمل الصحيح والعمل الغير صحيح أن حكومة صاحب الجلالة ستأجل القرار إلى شعار آخر مثل كل مرة |
Ama gerçek şu ki, onlara güvenmek zorundasın. Onlara doğru olanı sen öğrettin. seçim hakkını onlara vermen lazım. | Open Subtitles | لكن عند مرحلة معينة، يجب أن تعرف أنك علمتهم كيف يتخذوا القرار الصائب. |
Şartlar göz önüne alındığında bugün yaptığım seçim doğru bir karardı. | Open Subtitles | القرار الذي اتخذته اليوم كان القرار الصائب نظراً للحقائق التي لدي |