Hikayenin sadece bir kısmına anlatan, hava istihbarat resimlerine bakıyorum. | Open Subtitles | لقد رأيت تلك الصور هي تذكرة جزء من القصة فقط |
Kendine bir gelip bir gidiyor. Hikayenin sadece yarısını alabildim. | Open Subtitles | لقد قضاها جيئةً وذهاباً حصل على نصف القصة فقط |
Fakat bu Hikayenin sadece bir yüzü. | TED | .ولكن هذا هو نصف القصة فقط |
Kendimi kaybettiğim için çok pişmanım ama hikâyenin sadece tek bir yanını biliyorsun. | Open Subtitles | أشعر بسوء بشأن فقداني لأعصابي لكن، لديكِ جانبٌ واحد من القصة فقط |
Ne yazık ki, bir keskin nişancı olmak hikâyenin sadece yarısıdır. | Open Subtitles | لسوء الحظ، إتقان التصويب هو نصف القصة فقط |
Bu Hikayenin sadece bir tarafı var: o da bizimki. Jack'e ulaşmanı engelletme bana. | Open Subtitles | اسمع، هنالك جانب واحد من القصة فقط و هو جانبنا لا تجبرني على قطع تواصلك مع (جاك) |
İnsanlar Hikayenin sadece yarısını biliyor. | Open Subtitles | الناس يعرفون نصف القصة فقط. |