Belki bir komşunuz geç saatte çöp atmaya çıktı, belki garajında arabasını tamir ediyordu. | Open Subtitles | ربما يكون احدا من المقربين اخرج القمامات في ساعـة متأخرة من الزمن يعمل على سيارتـه في المرأب |
Bir sorunuz mu var? Evet ,birleşmeden bu yana, gerçekten çok kötü bir çöp sorunu yaşıyoruz. | Open Subtitles | أجل، منذ بداية الإندماج ونحن نواجه مشكلة في القمامات |
çöp içinde yaşayan insanlarla ilgili bir belgesel çekmeye başladım tamamen çöp -- evlerini bile çöpten yapmışlar, çöp ile besleniyorlar, kıyafetleri çöp | TED | لقد ذهبت لتصوير فيلم وثائقي عن أشخاص يعيشون اعتمادا على النفايات على القمامات نفسها، وبيوتهم شيدت بها أيضا، يأكلون ويلبسون من القمامة. |
Dairenin yakınlarındaki çöp konteynırlarını araştırıp Ella'yı boğarken kullandığın şalı bulmaktan daha çılgınca değil. | Open Subtitles | إلاّ أننا فتشنا القمامات حول شُقتك ووجدنا وشاح (إيلا). الوشاح الذي استخدمته لخنقها. |