Ve bildiğin gibi, ölçümler olmazsa bilim de yok demektir. | Open Subtitles | وكما تعلم، دون القياسات لا يمكن أن يكون هناك عِلم |
ölçümler verilerle ilgili daha sayısal görüntüler sağlıyor. | TED | توفر القياسات نظرة رقمية أكثر حول البيانات. |
Bu tektipleştirme, tek para birimini tek tür ağırlık ve ölçüleri at arabaları ve yolların enlerini Çincenin doğru yazılış biçimini ve neyin yazılabileceği ile neyin düşünülebileceğini içeriyordu. | Open Subtitles | لمعايرة كل شيء فيها و هذا يتضمن إنتداب عملة موحدة توحيد كل الأوزان و القياسات |
İdeal olarak bunlar son derece düşük maliyetli olmalı böylece çokça sensörden çokça ölçüm alabiliriz. | TED | ومثالياً، ينبغي أن يكونا بتكلفة جد منخفضة لنتمكن من أخذ الكثير من القياسات بواسطة العديد من أجهزة الاستشعار. |
Yeni hükûmet göreve geldiğinde, Bilimler Akademisi ölçü birimleri sistemini reforme etme görevini üstlendi. | TED | عندما تولت الحكومة الجديدة الحكم، اجتمعت كلية العلوم لإجراء إصلاحات في نظام القياسات. |
Bunlara referans değeri ölçümleri deniyor. | TED | وتسمى هذه القياسات: القياسات الحقيقة على الأرض. |
Fakat, bir ülkenin mükemmelliği ve iyi bir yaşam için bu ölçüler, en iyi ölçüler mi? | TED | لكن، هل هذه الأمور هي أفضل القياسات لعظمة دولة ما، لحياة طيبة العيش؟ |
Yerine, şimdiye kadar, LHC'den gelen ölçümler ne yeni parçacıklardan ne de beklenmeyen fenomenlerden izler taşıyor. | TED | عزضا عن ذلك, حتى الان, القياسات القادمة من مسارع الجسيمات الضخم لا تظهر أي علامات لعنصر جديد أو ظاهرة غير متوقعة. |
Gidebiliriz, detaylı bakabilir ve ölçümler, gözlemler yapabiliriz, özelliklerini ölçebiliriz. | TED | يمكننا الذهاب والتمعن في التفاصيل، وأخذ القياسات والملاحظات. ويمكننا تقدير الخصائص. |
Öncelikle akustik ölçümler yardımıyla arabanın dışarıya sesi nasıl yaydığını bilmeliyiz. | TED | لذلك علينا أن نعرف، أولًا وقبل كل شيء، كيف تنشر هذه السيارة الصوت في الخارج عن طريق القياسات الصوتية. |
Bu ölçümler sayesinde, timsahların izometrik olarak orantılandığını kanıtladık. | TED | لقد أثبتنا مع هذه القياسات أن التماسيح تدرجت بنمط متساوي |
Nokta. Milena'daki işçilerin bu ölçüleri nasıl aldıklarını bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أدري كيف وصل عمال ميلينا إلى هذه القياسات |
Milena'daki işçilerin bu ölçüleri nasıl aldıklarını bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أدري كيف وصل عمال ميلينا إلى هذه القياسات |
Kafatası ölçüleri kadim Saksonlar, Keltler ve Aryanlar öncesi halklarla uyuşuyor. | Open Subtitles | القياسات الرأسية تتوافق مع السيكسونس القديم العرق الآري الأوربي |
Eğer bu işe yararsa, aynı ölçüm ilkesini Antarktika'da uygulayabilmeliyiz. | TED | وعليه، إذا نجح الأمر، سيكون بمقدورنا تطبيق نفس مبدأ القياسات في القطب الجنوبي. |
Gördüğünüz gibi etkileyici bir liste, ve liste aslında bundan çok ama çok daha uzun çünkü yapılacak daha bir sürü ölçüm var. | TED | وكما ترون فهي قائمة غنية ومثيرة، ولا يزال هناك الكثير الكثير مما سنكتشفه، حيث سنقوم بالمزيد من القياسات. |
ölçüm yapmak için paspas ve sari kumaşı kullandılar. | TED | استخدمن السجاد والسواري لمعرفة القياسات. |
- Bu ölçü doğru olamaz. - Rüzgar hızı sıfıra indi. Dikey bulut formasyonları var. | Open Subtitles | هذه القياسات لا يمكن ان تكون دقيقه فسرعة الرياح صفر |
Bütün bunlar odandaydı ve buna rağmen geçen akşam etli güveci ölçü kabında yememi mi izledin? | Open Subtitles | لديك كل هذه في غرفتك ولا تزال لم تخبرني لأكلي في قدر القياسات ليلة البارحه؟ |
Günümüzün en iyi ölçümleri, evrenin ne kadarının karanlık olduğunu bulmamıza izin veriyor. | TED | القياسات المتواجدة حالياَ تسمح لنا بحساب مقدار ظلام الكون. |
Tanınmış jinekologlara gittik ve fiziksel ölçüler istedik. | Open Subtitles | نذهب إلى رؤساء أمراض النساء ونطلب منهم القياسات البدنية |
Baş ölçücü olacaksın. | Open Subtitles | " خبيرة " القياسات |
Oyun algoritmalarının standart varyanslarının tutup tutmadığını veya hile yapılıp yapılmadığını saniye saniye ölçüyor. | Open Subtitles | ويحسب إن كانت القياسات مطابقة للحسابات المعروفة ام متلاعب بها |
Göstergeler tamam, kalkış hızına ulaştık. | Open Subtitles | القياسات شغالة، سرعة الهواء ناشطة |