Doğru olanı yapmak için o kadar endişeleniyorsun ki, bunu göremiyorsun. | Open Subtitles | قلق للغاية بشأن القيام بالشيء الصحيح، حتى أنك لا ترى الأمر |
Ama illa doğru olanı yapmak zorundaydın. | Open Subtitles | ولكن عليك القيام بالشيء الصحيح |
Ve doğru olanı yapmaya çalıştı. Bu yüzden öldü. | Open Subtitles | وحاول القيام بالشيء الصحيح وإنتهى به الأمر بالموت |
Şimdi ben de iki tane evlat edindim. Burada doğru olanı yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | والآن تبنيت طفلين وأحاول القيام بالشيء الصحيح من أجلهما |
Bazen doğru şeyi yapmak bile yanlış hissettirebilir. | Open Subtitles | في بعض الأحيان القيام بالشيء الصحيح لايزال يُشعرك أنه خطاء |
Doğru şeyi yapmaya çalıştığını biliyor. | Open Subtitles | أنه يعلم أنك كنت تحاول القيام بالشيء الصحيح |
Doğru olanı yapmak istediğini biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف بأنك تريد القيام بالشيء الصواب |
Doğru olanı yapmak seçti | Open Subtitles | اختاروا القيام بالشيء الصح |
Sonra hamile kaldım. Sen sadece doğru olanı yapmaya çalışıyordun. | Open Subtitles | ومن ثم حملت وأنت حاولت القيام بالشيء الصحيح |
Hayatımda ilk defa doğru olanı yapmaya çalışıyorum! | Open Subtitles | للمرة الأولي بحياتي أحاول القيام بالشيء الصحيح |
Doğru olanı yapmaya çalıştım. | Open Subtitles | كنت أحاول القيام بالشيء الصائب هنا |
Doğru olanı yapmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | أردتُ فقط القيام بالشيء الصحيح |
Ama akıllıca olan şeyi yapmak yerine... | Open Subtitles | لكن بدلا من القيام بالشيء الذكي... . انت |
Her zaman doğru olan şeyi yapmak zorundasın, değil mi Michael? | Open Subtitles | دائماً ما تودّ القيام بالشيء الصحيح،أليس كذلك يا (مايكل)؟ |
Bak, ben sadece burada doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum ve neye bulaştığını bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أحاول القيام بالشيء الصحيح هنا واريدكِ فقط ان تعرفي ما تقحمين نفسكِ فيه |
Doğru şeyi yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا احاول القيام بالشيء الصحيح |