Bu da demekti ki, kendimi Camdenitelar'a affettirebilmek için... ...başka bir yol bulmam gerekiyordu. | Open Subtitles | وهذا يعني أن عليّ إيجاد شيئ آخر للتعويض على الكامدنيين لكن من الصعب التفكير في ذلك وأنا قلق |
Ben biber gazı spreyi önermiştim, ama öğrendim ki, biz, Camdenitelar, spreye ya da bibere inanmıyoruz. "Biz, Camdenitelar mı?" | Open Subtitles | اقترحت رذاذ الفلفل لكن نحن الكامدنيين لا يؤمنون بالرذاذ أو الفلفل نحن الكامدنيين؟ |
Cemaatin, kökleşmiş düşüncelerini değiştirmeye gönülsüz yarısı, oradan ayrılıp kendilerine Camdenitelar adı vermişler. | Open Subtitles | رحل نصف أفراد المجموعة "وأطلقوا على أنفسهم اسم "الكامدنيين |
Artık Camdenitelar'ı listenden silebilirsin. | Open Subtitles | ويمكنك الآن شطب الكامدنيين عن لائحتك |
Greta'yı bulup, Camdenite'a dönmesi için ikna ederek, Karma'yı mutlu etmek için beş günüm vardı. | Open Subtitles | وإقناعها بالعودة إلى الكامدنيين لتكون العاقبة الأخلاقيّة سعيدة |
Anlaşıldı ki, Camdenitelar Billie'nin polisten kaçmak için onlarla kalmasına bir şey demiyorlarmış. Ama iş gücünü paylaşmayan birisiyle topraklarını paylaşmaya pek gönüllü değillermiş. | Open Subtitles | يبدو أن الكامدنيين لم يمانعوا استعمال بيلي) أرضهم للاختباء من الشرطة) لكنهم وجدوا مشكلة في تقاسم أرضهم |
Listemden vazgeçmek zorunda kaldığıma inanamıyordum, ama Greta'yı Camdenite'a geri götürebilirsem, Karma'nın her şeyi düzelteceğini umuyordum. | Open Subtitles | لكنني كنت آمل أنني إذا أعدت (غريتا) إلى الكامدنيين سيجعل القدر كل شيئ على مايرام |