| Yapacak çok iş var ve yeterince zaman yok. | Open Subtitles | الكثير لتفعله والقليل من الوقت |
| Yapacak çok iş var ve yeterince zaman yok. | Open Subtitles | الكثير لتفعله والقليل من الوقت |
| Pekala, 007... Yapacak çok iş var. | Open Subtitles | إذاً يا (007)... أمامك الكثير لتفعله |
| Seni yalnız bıraksam iyi olacak. Yapacak çok işin olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعتقد أننى سأدعك تذهب الآن لابد أن عليك الكثير لتفعله |
| Senin de Yapacak çok işin var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن لديك الكثير لتفعله أنت ايضا |
| Yapacak çok işin var desene. | Open Subtitles | حسناً، إذن لديك الكثير لتفعله. |
| - Evet. Yapacak çok işin oluyor. | Open Subtitles | -نعم، يا رجل هناك الكثير لتفعله |
| Yapacak çok işin vardır. | Open Subtitles | لديك الكثير لتفعله |
| - Yapacak çok işin var. | Open Subtitles | لديكَ الكثير لتفعله |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 