Sence diğer Kardinaller sana bu konu için yetki verecek mi? | Open Subtitles | هل تظن أن الكرادلة سيمنحونك السلطة لتتعامل مع هذه الأمور? |
Aramızda senin Kardinaller olduğu sürece İngiltere çekilmez bir ülke oluyor! | Open Subtitles | أقسم ان العيش في إنكلترا لم يكن يوماً جيدا حين يكون الكرادلة بيننا |
Bu kadar insan içinde nedense Kardinaller seninle uğraşmıyor. | Open Subtitles | ومن بين كل الناس لديك أقل سبب ليزعجك الكرادلة |
Fahişelerle en başarılı Kardinallere büyük ödüller bahşedildi. | Open Subtitles | وعرضت جوائز بالنسبة لأولئك الكرادلة غالبا ينجح مع العاهرات. |
Size ve genç yeteneğinize inanan seçim destekçiniz... kardinallerin çoğunu etkiledi. | Open Subtitles | الناخب العظين الذي آمن فيك وبمواهبك الشابة أثّر على معظم الكرادلة |
- Buyurun. Kardinaller en kısa zamanda kendilerine Kardinaller Toplantısı'nda eşlik etmenizi rica ediyor. | Open Subtitles | يسألك الكرادلة أن تنضم إليهم في الاجتماع بأسرع ما يمكن. |
Yaşlı Kardinaller için de helikopter çağırın, oldu mu? | Open Subtitles | أحضروا المروحية من أجل الكرادلة العجائز. |
Kardinaller, mümkün olan en kısa zamanda Özel Oturum'a katılmanızı istiyor. | Open Subtitles | يسألك الكرادلة أن تنضم إليهم في الاجتماع بأسرع ما يمكن. |
Yaşlı Kardinaller için de helikopter çağırın, oldu mu? | Open Subtitles | وأحضر المروحية من أجل الكرادلة العجائز , اتفقنا ؟ |
Toplantıdaki Kardinaller hala papayı seçemedi. | Open Subtitles | الكرادلة في الخلوة الانتخابية لم يتوصلوا لانتخاب البابا. |
Ve bunu başarmak Kardinaller... sizlerin ellerine bakıyor. | Open Subtitles | ونحن نتطلع إليكم, الكرادلة لظمان نجاحها. |
- Bu odaya yalnızca Kardinaller inebilir. | Open Subtitles | الكاهن الأعظم الكرادلة وحدهم يمكنهم دخول هذه الغرفة |
Biz Kardinaller için iyi olmazdı. | Open Subtitles | وهذا لا يمكن أن يكون خبرا جيدا بالنسبة لنا نحن الكرادلة |
Bir de Kardinaller Heyeti'ne hitabınızın hazırlanması ve yapılması meselesi var. | Open Subtitles | بعد ذلك، بالطبع، هناك مسألة الصياغة وتقديم عنوانك لمجمع الكرادلة |
Kutsal Babamız, eminim hatırlatmaya gerek yok ama... Kardinaller teşekkür konuşmanızı dinleyip... eve gönderilmeyi bekliyor. | Open Subtitles | متأكد أنّه ليس هنالك داعٍ أن الكرادلة ينتظرون خطبتك وأن ترسلم لمنازلهم |
Kardinaller geldiğinde haber ver. | Open Subtitles | أعلمني بوصول الكرادلة لحظة وصولهم |
Kardinallere hitap etme zamanı geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لإلقاء الخطبة على الكرادلة |
kardinallerin, bu operasyon hakkında bir şey bilmemesini tercih ederiz... bu konuda endişelenmeyin. | Open Subtitles | نفضّل ألا يعلم الكرادلة شيئاً عن هذه العمليّة. لذا لا تثر مخاوفهم، على أية حال، سنعود خلال ساعتين، |
kardinal odasında bir rahibe hiç iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ليست فكرة جيّدة أن تكون راهبة في غرفة أحد الكرادلة |
Eğer Fransa'ya seyahat edip, diğer Kardinalleri toplayıp bir konsül oluştursam ve Papa'nın yokluğunda kilisenin işlerini yürütsem nasıl olur? | Open Subtitles | إذن، لنفترض أنني كنت مسافراً إلى فرنسا وأجمع الكرادلة في المجلس سوياً، تعلمون، لتسيير أعمال الكنيسة في غياب البابا؟ |
Roma, bir kez daha kardinallerle doldu. | Open Subtitles | لذا, روما هي مخزنة بشكل جيد مع الكرادلة مرة أخرى. |
Bu yüzden tekrar soruyorum: Toplantıdan çıkacak sonucu kabul edecek misin? | Open Subtitles | لذا فسوف أسألك مجدداً هل ستقبل بحكم الكرادلة? |