Ben de o tembel evsiz aylaklardan biriyim birşeyler duydum. | Open Subtitles | نعم, آمين. أنا أحد اولئك المشردين الكسالى الذين سمعت عنهم |
tembel anne babalar çaresiz hale düşünce bunları fahiş fiyata satacağım. | Open Subtitles | و عندما يغدو الأهالي الكسالى أكثر يأسا سأبيعهم إياها بربح مهول |
Bütün tembel kahrolası liberalleri desteklemek için yeterince vergi ödüyorum. | Open Subtitles | انا ادفع ضرائب كافيه لكي أدعم أولئك الليبراليين الكسالى الملاعين. |
Olabilir ama bir şehir bu kadar boşsa genelde Zombiler işin içinde olur. | Open Subtitles | هل يمكن أن يكون، ولكن عادة عندما مدينة يبدو هذا فارغا، تشارك الكسالى أكل اللحم. |
Alışveriş merkezindeyken yavaş yürüyen bir grup zombi beni takip etti sanki. | Open Subtitles | اتبعوا لي في جميع أنحاء مول مثل حزمة من الكسالى تتحرك ببطء. |
zombileri durdurup arkadaşlarını kurtarman için sadece tek bir yol var. | Open Subtitles | لا يوجد سوى طريقة واحدة لوقف الكسالى وإنقاذ أصدقائك. |
Bay Brown, sizin zombilerle mücadele etme yeteneğine sahip olduğunuza eminim ama şu an için mevcut gücümüzün burada olmasını istiyorum. | Open Subtitles | السيد براون، وأعتقد أنه لديه فرصة كبيرة للقتال مع الكسالى لكن الآن أريد مساعدة قواتنا هنا. |
Toprakları boş adamlara verdik, keşişlerimiz tembel, para yönetemiyoruz ve kilisemiz de bu hâlde olunca, hacılar bile ziyarete gelmiyor. | Open Subtitles | بالإضافة إلى المستأجرين السيئين و الرهبان الكسالى ، و التمويلات السيئّة و الكنيسة في مثل هذا الأهمال لن يزورها الحجاج |
Amerikalılar koca götlü, tembel ve hantal oldular. | Open Subtitles | الأمريكان داروا أنفسهم إلى سذج سمين الكسالى |
Ama artık, tembel Adam Tuvalet Koltuğuyla sadece arkanıza yaslanın ve işini yapmasına izin verin. | Open Subtitles | لكن الآن مع أريكة المرحاض للرجال الكسالى بإمكانك أن تميل إلى الوراء قليلاً و تفعلها |
Bir işi de şu keşler yapsın, tembel piçler. | Open Subtitles | دع الحمالين يفعلون ذلك, هؤلاء الاوغاد الكسالى |
Tamam yapabileceğimin en iyisini yaptım. Fakat bunlar bir avuç serseri, tembel ve tuhaf adamlar. | Open Subtitles | حسناً ، لقد فعلت أفضل ما يمكنني ، ولكن هؤلاء الأشخاص مجموعة من الكسالى المتشردون والشواذ |
Evet, görünüşe göre kadın kendi suçlusunu kendi yakalamış. Siz de öyle bakın tembel tenekeler. | Open Subtitles | أعتقد أنها أمسكت لصها بنفسها على عكسكم أيها الكسالى |
Nancy, ister inan istersen inanma ama insanlar sokaklarda palyaço Zombiler gördüklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | الذعر و'في كل مكان صدقوا أو لا تصدقوا, نانسي, على الأخبار أنا من الناس الذين يرون الكسالى مهرج في الشوارع. |
Zombiler, hayata sırtlarını dönmüş, büyüyle yaşayan cesetlerdir. | Open Subtitles | الكسالى من الجثث خيانة العودة الى الحياة بواسطة السحر. |
Hızlı Zombiler her an size ulaşabilirler. | Open Subtitles | الأول من الصيام الكسالى ينبغي أن يكون الوصول إليك في أي لحظة. |
Umarım çok fazla zombi öldürürüm ve onları cehenneme geri gönderirim. | Open Subtitles | ويرغب الكثير منهم لقتل الكسالى اعادتهم الى الجحيم. |
zombi diye bir şey olabilir ama uzaylıların olmadığı kesin. | Open Subtitles | حسنا، أعني ربما هناك الكسالى. ولكن هناك متأكد من الجحيم ليس أي الأجانب. |
zombileri sendikalaştırmaya çalışmamalıydı. | Open Subtitles | وقالت إنها لا ينبغي أن يكون حاول العمل النقابي الكسالى بلدي. |
Eğer ölmenizi isteseydim sizi dışarıdaki zombilerle başbaşa bırakırdım. | Open Subtitles | إذا أردت فإنك ميت، نحن من شأنه أن يترك لك بها مع الكسالى. |
Hadi tembeller. Tüm gün bekleyemeyiz. | Open Subtitles | لنذهب أيها الكسالى فليس لدينا وقتًا كبيرًا |
Şimdi de zombilerin gerçek olduğuna her zamankinden de emin. | Open Subtitles | وأنه أكثر قناعة من أي وقت مضى أن الكسالى موجودة. |
Onu aylak halkının önünde taşı ve onlara samansız kerpiç yapmalarını söyle. | Open Subtitles | إحملها أمام قومك الكسالى و أطلب منهم أن يصنعوا قوالب الطوب بدون القش |
O medikalciler, Amerikan nüfusunu lanet zombilere dönüştürüyor. | Open Subtitles | وهي مداواة السكان الأمريكية إلى الكسالى سخيف. |
Bütün gün yatakta tembellik mi yapacaksınız? | Open Subtitles | أيها الكسالى هل كنتم في السرير طوال اليوم؟ |
Niye sizin gibi tembellere 10 milyon o kadar kolay verilsin ki? | Open Subtitles | لماذا يحبونك الكسالى هل ستمنح 10 ملايين بهذه السهوله ؟ |
Ben Büyük Dave ve siz tembellerin yataktan kalkma vakti geldi artık. | Open Subtitles | أنا بيج ديف وحان الوقت كى ينهض الكسالى من الفراش. |