| Özür dilerim ama bu pastayı dolaba koymanız mümkün mü? | Open Subtitles | هلا وضعت هذه الكعكة في البراد،لو سمحتي؟ |
| Bu pastayı hemen iade etmen lazım! | Open Subtitles | لابُد أن تُعيدي هذه الكعكة في الحال |
| Öbür sefere de siz yaparsınız artık pastayı. | Open Subtitles | إصنع الكعكة في المرة القادمة بنفسك |
| Lurch, pastayı fırına vermeden önce kız içinde miydi? | Open Subtitles | لورش)، هل كانت بالداخل قبل وضع الكعكة في الفرن؟ |
| Aslında, Buster bitişik odadaki pastayı bulduğunda meyve suyunu bitirmiş ve umutsuzca yeni meyve suyu arıyordu. | Open Subtitles | في الحقيقة، (باستر) أنهى العصير بأكمله وكان يتحرق لجرعة إضافية من السكر وحينما اكتشف الكعكة في الغرفة المجاورة |
| - Sağ ol. Ben pastayı dolaba... | Open Subtitles | ... شكرا", يجب أن أضع الكعكة في ألـ - تلك كعكةٌ لطيفة - |
| pastayı buzdolabına koymuş. | Open Subtitles | أعادت (كورتني) الكرة ووضعت الكعكة في الثلاجة |
| pastayı çöpe attım. | Open Subtitles | فرميت الكعكة في القمامة |
| O pastayı götüne sokarım senin. | Open Subtitles | سأركل هذه الكعكة في مؤخرتك. |
| pastayı almayı unuttum. | Open Subtitles | لقد نسيت الكعكة في (بريموس) |