ويكيبيديا

    "الكفالات" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kefalet
        
    • kefaletini
        
    Tepenizde kimse yoktu ve kefalet ödemekten kurtulmuştunuz. Open Subtitles جنيتم أموالا كثيرة ولم تكونوا بحاجة لأموال دفع الكفالات
    Sayın yargıç, eyaletin kefalet iptali için iddiaları, the state's arguments to deny bail onların şüpheli yaklaşımlarından ortaya çıkan bazı doğrular ve atlanan kısımlarla dolu Open Subtitles حضرتك, الولاية ترفض الكفالات ذو المصداقية المشكوك بها والمنسية مع الذي يقدم استنتاجات خادعة
    Sokaktaki adama, kefalet mahkemesinde nasıl yardımcı olabileceğimi bilmiyorum ama eminim kendisi oldukça güzel bir tablo çizecektir. Open Subtitles لا أعلم مقدار مساعدتي للعامة في محكمة الكفالات لكن متأكد بأنها ستقدم صورة جميلة
    kefaletini ödemek, el konmuş malına etki etmez. Onca para verdiğin avukatın açıkladı sanıyordum. Open Subtitles طرح الكفالات لا يؤثر على مصادرة الأملاك أعتقدت أن محاميك شرح كل هذا نظراً للمبلغ الذي دفعت له
    Son 10 yıl içinde, New York City'den düşük gelirli insanların kefaletini ödüyoruz ve bundan öğrendiklerimiz insanların niçin mahkemeye geri geldiğini ve ceza yargılama sisteminin nasıl işlediğine dair fikirlerimizi ortaya çıkardı. TED خلال العشر سنوات الأخيرة، كنا ندفع الكفالات لمحدودي الدخل من قاطني مدينة نيويورك، وما تعلمناه قد عصف بأفكارنا فيما يخص سبب عودة الناس إلى المحكمة، وكيف يعمل النظام القانوني الجنائي نفسه.
    kefalet parasının bir ceza davası sonunda geldiğini biliyorduk, yani fon içine geri gidiyordu ve bunu daha fazla kefalet için tekrar tekrar kullanabilirdik. TED كنا نعرف أن نقود الكفالة تُرد في نهاية القضية الجنائية، لذا يمكنها العودة إلى الصندوق، ويمكننا استخدامها مرارًا وتكرارًا للمزيد من الكفالات.
    ACLU kefalet ödemez. Open Subtitles -اتحاد الحقوق المدنية لا تدفع أموال الكفالات
    kefalet duruşmasına gitmem gerek. Madam. Open Subtitles علي الذهاب الى محكمة الكفالات سيدتي
    Cherry kefalet Senetleri. Open Subtitles تشيري لضمان الكفالات
    Büyücülük suçunun kefalet kıstasları neler? Open Subtitles ما عوامل الكفالات للسحر هنا؟
    kefalet vekili, Graham öldürüldükten sonra parayı ne yapacağını bilememiş, ...bu yüzden elini bile sürmemiş. Open Subtitles لم يعرف مفوض الكفالات ما يفعله بالمال بعد مقتل (غراهام) فاحتفظ به في الخزنة
    Sadece kefalet vekilinin parmak izleri bulunuyor. Open Subtitles فقط بصمات مفوض الكفالات
    Ben bir kefalet meriyet ajanıyım. Open Subtitles أنا عميل إنفاذ الكفالات.
    kefalet duruşmasında onu sana ben devrettim. Open Subtitles اعطيتك اياه في محكمة الكفالات
    - kefalet işleriyle uğraşıyorum. Open Subtitles -أنا أعمل على الكفالات
    Bunlar yerel topluluklardan gelen, çoğu daha önce bizzat hapsedilmiş, hırslı ve kendini adamış savunucular, müvekkillerin kefaletini ödeyip destek sağlarken davaları yasal sistemde işlem görecek, ihtiyaç duydukları her alanda kaynak ve destek sahibi olacaklar. TED وهؤلاء مدافعون شغوفون ومخلصون من المجتمعات المحلية، سُجن الكثير منهم في السابق، وسيقومون بدفع الكفالات ودعم الموّكلين. بينما تسير قضاياهم في النظام القانوني، مزودين إياهم بأية موارد أو دعم قد يحتاجونه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد