| Sen ne yapıyorsun bilmiyorum Wayne ama kapıdaki köpekleri engellemeye çalışan tek kişi benim. | Open Subtitles | أنا لا أعرف أين أنت، وين، لكن أنا الوحيد يمنع الكلاب من الباب. |
| Sadece Bruiser'ın annesini değil, bütün köpekleri oradan çıkaracağım. | Open Subtitles | و أنا لن أكتفى بوالدة بروزر بل سوف أخرج كل الكلاب من هذا السجن |
| Sürü halinde hareket etmeleri, avlarını alt etmede vahşi köpekleri tek başına olmalarından on kat daha güçlü kılıyor. | Open Subtitles | بالعمل كقطيع تتمكّن الكلاب من الإجهاز على طرائد تفوق وزنها بعشرة أضعاف |
| köpeklerin kokusundan kurtulmamız için tek şansımız bu. | Open Subtitles | هذه فرصتنا الوحيدة لمنع الكلاب من تعقب رائحتنا |
| Köpek fabrikalarından alınan köpeklerin çoğunun büyüdüklerinde fiziksel ve psikolojik problemleri oluyor. | Open Subtitles | الكلاب من جرو المطاحن غالبا ما يبدي مشكلات نفسية وجسدية مع كبر سنهم. |
| köpeklerin avını yukarıdan çekmek için birkaç gün içinde bir helikopter geleceği için köpekleri bulmak zorundalar, hem de hemen. | Open Subtitles | عليهم رصد الكلاب سريعًا ريثما تصل المروحية خلال الأيام القادمة لتصوير صيد الكلاب من الجوّ |
| Evsiz bir serseri olmak Sokak köpekleri hurda ile savaşmak. | Open Subtitles | وسوفَ ينتهي بك الأمر مُشردًا تتقاتل مع الكلاب من أجل الفُتات. |
| Çocuklar, şu köpekleri götürün buradan. | Open Subtitles | يا أطفال، اخرجوا الكلاب من هنا |
| köpekleri getirelim lütfen. | Open Subtitles | أجل جيد لنا أجل لنخرج الكلاب من فضلك |
| Renner'ın mülkünden köpekleri çıkartmak için hayvan kontrolü yetkim vardı. | Open Subtitles | كان لدي جهاز تحكم يحرك الكلاب من ملكية " رانير " |
| Bu arada, bu gece "Rezervuar köpekleri" filmiyle olaya heyecan katacağız. | Open Subtitles | على أي حال، هذه الليلة ونحن نفعل ذلك مع فيلم أقول، "خزان الكلاب - الكلاب من السرقة." |
| Umrumda değil. Hadi. Dışarı çıkar şu köpekleri. | Open Subtitles | لا أبالي، هيا أخرج هذه الكلاب من هنا |
| köpekleri oradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | علينا إخراج الكلاب من هنا |
| Bu köpekleri burdan atın! | Open Subtitles | أخرج هذه الكلاب من هنا |
| - köpekleri köye getiriyorum. | Open Subtitles | -سأحضر الكلاب من البلدة" " -عجّل |
| Çeneni kapa, Rubin. köpekleri dışarı çıkar hadi. | Open Subtitles | أصمت (روبين) أخرّج هذه الكلاب من هنا |
| Ama biraz kar, köpeklerin cesedi bulmasını engellemeyecek. | Open Subtitles | لكنّ بعضَ الثّلج لن يمنع الكلاب من أن تجده. |
| Belki köpeklerin kurt soyundan geldiğine dair efsane yalandır. | Open Subtitles | ربما أسطورة إنحدار الكلاب من الذئاب خاطئة |