Bu terim, adını beyinde kaydettiğimiz ve Delta dalgaları denen elektrik sinyallerinden alıyor. | TED | ولقد اكتسبت اسمها من الإشارات الكهربائية المسماة بموجات دلتا التي نسجلها من الدماغ. |
İçteki süperiletken kristallerin elektrik enerjisi çekme şeklinden olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأن الطريق الذي انشأناه من بلورات تمتص الطاقة الكهربائية |
EMG ile kas ve sinirlerin elektrik sinyallerine nasıl yanıt verdiğine baktık. | Open Subtitles | و أجرينا أيضاً مخطط للعضلات لملاحظة استجابة العضلات و الأعصاب للنبضات الكهربائية |
elektrikli araba ile ev arasına bakarsan, evin kenarına dizilmiş üç [Powerwall] güç duvarı var ve evin çatısı ise solar. | TED | إذا نظرت بين السيارة الكهربائية والمنزل؛ هناك 3 بطاريات حائط معلّقة على جانب المنزل، ثم هناك سقف المنزل وهو سقف شمسي |
Bu yüzden biz de radar kullanmadık; elektrik sinyallerine, elektronik kominikasyona bakan bir kara kutu yaptık. | TED | ولكننا لم نكن نستخدم راداراً لقد بنينا صندوقاً اسوداً مهمته البحث عن الاشارات الكهربائية والاتصالات اللاسلكية |
Belki üzerine düşen şeyler yüzünden elektrik devreleri hasar görmüştür. | Open Subtitles | ربما اشتعلت الدارات الكهربائية بالأعلى بسبب شيء ما سقط عليها |
elektrik üretim kapasitemizin büyük bir kısmını başka yönde kullanmaya ihtiyacımız olacak... | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى تحويل جزء كبير من قدرتنا على توليد الطاقة الكهربائية |
Yağmur yağınca su basıyor, çok rutubetli ve elektrik bağlantıları çok kötü. | Open Subtitles | يفيض بالماء عندما تمطر تعرفون,انه رطب حقا و التمديدات الكهربائية فاسدة حقا |
Katil bunları panele bağlamış ve kendi elektrik devresini yapmış. | Open Subtitles | حيث قام القاتل بربطة في اللوجة الكهربائية وخلق دائرة كهربية. |
Her bir top üzerinde... elektrik akımı artıyor ve azalıyor. | Open Subtitles | و الشحنات الكهربائية تتزايد و تتناقص .على سطح كُل كرة |
elektrik mühendisliği okuduysanız kısa devre de yaptırabilirsiniz. | TED | ولكن ان كنت تدرس الهندسة الكهربائية يمكنك ان تصنع دارة كهربائية |
Artık elektrik yükü gibi şeylerden bahsetmeye başlayabiliriz. | TED | ومن هنا يمكنني ان انطلق في الشرح عن الحمولة الكهربائية |
Ve onlara bir dizi ağrılı elektrik şoku uygulanır. | TED | وكان على الطرف الآخر هناك من تم تخويله لاعطاء تلك الصعقات الكهربائية |
elektrik halindeki enerji ışık ve soğutma sağlar. | TED | فالطاقة الكهربائية تزوّد الإنارة والتكييف، |
yoksa elektrik üretemezler. | TED | وإلا فلن تستطيع توليد الطاقة الكهربائية. |
Yıllarca elektrikli Araç Birliği'nin başında ve her gün bu konuyla mücadele ediyor. | TED | هي تترأس لسنوات جمعية السيارات الكهربائية وهي تقاتل من أجل ذلك كل يوم. |
Bu güç kaynaklarının sınırlı bir yaşama sahip olduklarının ilk kanıtıydı. | Open Subtitles | تلك كانت الإشارة الأولى أن المصادر الكهربائية لها فترة حياة محدودة |
Böylece deneysel harmanlanmış pilot derler yaptık, Kaliforniya'daki San Jose Devlet Üniversitesi ile çalıştık ve tekrar devreler ve elektronik için. | TED | حينها قمنا بتجربة فصول مختلطة، بالتعاون مع جامعه سان هوزي في ولاية كاليفورنيا، مرة أخرى، مع فصل الدوائر الكهربائية و الإلكترونية |
Zaten elektroşok tedavisi görüyor, elektrikle infazdan çok da farklı bir şey değil. | Open Subtitles | أعني، لقد نالَ العِلاج بالصدمات الكهربائية و الذي ليسَ بعيداً عن الصدمَة الكهربائية |
Bu aslında beyin akımı sensörü, beynimdeki elektriksel faaliyetleri okuyor bu konuşma sırasında. | TED | إنه مستشعر موجات الدماغ والذي يقرأ النشاطات الكهربائية في دماغي أثناء إلقائي هذا المحادثة. |
Benzer şekilde,defibrilatörden elektro şok cansız bir kalbi çalıştırmıyor, kas hücrelerini anormal bir şekilde kalp ritmine yeniden senkronize ediyor. böylece kendi normal ritmlerini kazanıyorlar. | TED | وبنفس الطريقة، فإن الصدمة الكهربائية من الـصادم لا تعيد تشغيل القلب فاقد الوعي، لكنها تعيد مزامنة خلايا العضلة بنبضات غير طبيعية كي تسترد تناغمها الطبيعي. |
Ara sıra, Güneş'ten iletişime ve elektriğe hasar veren bir patlama gelir. | TED | ومن فترة لأخرى ، تأتينا توهجات شمسية تتسبب في بعض الدمار لأجهزة الإتصالات وغيرها ، ومولدات الطاقة الكهربائية. |
Electric Slid dansı yapıyordu. | Open Subtitles | .يقوم برقصة الشريحة الكهربائية |
Livewire'a saldırmak için plan yapmadan seni de götürdüğüm için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة أني جعلتك تتسرع في الهجوم على الكهربائية بدون خطة |
"Yarın bir şok tedavisine alınacaksın. " dendiğin zaman titremeye başlıyordum. | Open Subtitles | كنت أرتجف عندما يخبروننى أن لدى جلسة علاج بالصدمات الكهربائية غداً |
Eğer birinin vücuduna elektrot bağlamadan aynı şeyleri yapabileceğimi söyleseydim ne olurdu? | TED | لذا ماذا إن أخبرتكم أني أستطيع أن أفعل نفس الشيء لكن من دون كل هذه الأقطاب الكهربائية على جسم الشخص؟ |
Onlar yıldırım mı elektirik mi çarptığını bulurlar. | Open Subtitles | هم سَيَعْرفونَ إذا هو كَانَ برق أَو القتل بالصدمة الكهربائية. |