ويكيبيديا

    "الكوخ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kulübeye
        
    • kulübe
        
    • kulübede
        
    • kulübeyi
        
    • kulübenin
        
    • kulübeden
        
    • baraka
        
    • barakaya
        
    • barakanın
        
    • barakada
        
    • kulübedeki
        
    • kır
        
    • kabin
        
    • kulübesinde
        
    • kabine
        
    Yağmurlukları kulübeye koyun. Diğerleri, gidin yatın. Open Subtitles ضع ماك في الكوخ حيث يعود أنتم الباقون تنامون
    Pirinç, tuz, kibrit. Paket yapmak, kulübeye koymak. Open Subtitles رز, ملح, أعواد كبريت نلفها بعصا اللحاء, نضعها في الكوخ
    Öyleyse -- “kulübe oluklu metalden yapılmıştı, beton zemine kurulmuştu. TED وقد بني الكوخ من المعدن المموج ، مثبت على قاعدة متينة.
    Gerçekte, müstakbel kocasına kulübede katılıp katılmamaya kadın karar veriyor. Open Subtitles المرأة تقرر ما إذا كانت ستتبع زوجها المستقبلي في الكوخ
    kulübeyi boşaltmalarını söyle. profesörü asmaya yetecek kadar delil bıraksınlar. Open Subtitles أخبرهم أن ينظفوا الكوخ وأن يتركوا دليل كافي لإعدام البروفيسير
    Bartlett yanına altı adam alıp, kulübenin arkasındaki ağaçlıktan yaklaş. Open Subtitles بارتليت ، خذ ستة رجال وأذهب عبر الغابة خلف الكوخ
    Burası muhtemelen Kibera’da bulabileceğiniz en ilkel varoş, çöplük yığınının yanındaki sopa ve çamurdan kulübeden biraz daha ilkel. TED ربما يكون هذا الكوخ هو الأكثر بدائية في كيبيرا، أصغر بقليل من كوخ القش والطين القريب من كومة القمامة.
    Daha sonra içinde sepet ve vincin olduğu sol taraftaki kulübeye git. Open Subtitles ثم عليك أن تتوجه مباشرة نحو الكوخ من اليسار يوجد رافعة تعمل الكترونياً
    Beni kulübeye taşıdı ve ertesi sabah uyandığımda, soyunmuştum, ve bana kuru elbise verdi. Open Subtitles انة هو. حملني الي هذا الكوخ وعندما إستيقظت في الصباح التالي، كنت عارية لقد وضع ملابسي في خارج لكي تجف.
    Hen Wen'i, Yasak Orman'ın kenarındaki gizli kulübeye götür. Open Subtitles خذ هن وان إلى الكوخ المخفي على حافو الغابة المحرمة
    Peki, hiçbir yerin ortasında, güzel bir noktadaki bu kulübe, kendi kendine yetiyordu. TED لذلك هذا الكوخ في وسط مجهول، في موقعه الجميل، كان مكتفيًا بذاته.
    Bağımsızlık Cephesinin ana üssünün girişinin şu kulübe olduğu anlaşılıyor. Open Subtitles نعتقد أن المدخل إلى المقر الرئيسي لجبهة تحرير اليابان هو ذلك الكوخ الجبلي
    Ama kulübe çok havasız ekselansları. Kolayca zatüre olabilir. Open Subtitles لكن الكوخ ملئ بالرطوبه يمكن بسهوله أن يصاب بإلتهاب رئوى
    Diyelim ki kazanın olduğu gün o kulübede sevgilinizle beraber değildiniz. Open Subtitles ‫افترض أنك لم تبقى ‫في الكوخ مع حبيبتك ‫في يوم الحادث
    Beni o kulübede bırakıp gitmesi benim için yaptığı en güzel şeydi galiba. Open Subtitles ترك ذلك الكوخ لي كان على الأرجح الشيء الوحيد الجيد الذي فعله لي
    "Üzgünüm hayatım, kulübeyi kiralayamayız çünkü baban ve ben baharda hapiste olabiliriz." mi? Open Subtitles أسفة عزيزتي لن نستأجر الكوخ لان انا ووالدك قد نمضي الربيع في السجن
    kulübeyi yapmak için gerekli malzemelerin yanında yiyecek ve kıyafetler de vardı. Open Subtitles تحتوي على المواد اللازمة لبناء الكوخ بالإضافة إلي طعام و ملابس للرجال
    Yemin üzerinde Nyko'yu kulübenin içine çekebilmek için sürülmüş kan izleri bulduk. Open Subtitles وجدنا الدم من الطعم الذي تم استخدامه لجذب الـ نايكو داخل الكوخ
    Çok soğuk olduğundan, kulübenin içinde bıraktıkları herşey hâlâ dokunulmamış gibi, son pişirdikleri yemeğin artıkları dahil. TED لأنه بارد جدا، محتويات هذا الكوخ لا تزال كما تركوها، مع بقايا آخر وجبة طبخوها هناك
    O yıkık dökük bir kulübeden başka bir şey değil. Open Subtitles لا يوجد شيء سوى هذا الكوخ الصغير المتواضع
    Eski hapishanedeki şu iki adam, baraka 14'tekiler, onları bulamıyorum. Open Subtitles هذان الشخصان اللذان كانا معنا فى المعسكر القديم فى الكوخ رقم 14 , لم أستطيع إيجادهم
    Beş dakikanız var. Eski barakaya gitmek için beş dakikanız var. Open Subtitles لديك 5 دقائق خمس دقائق حتى تجد الطريق إلى الكوخ القديم
    diye düşündüm. Daha sonra annem beni barakanın içine soktu. TED كان الشيئ الثاني الذي عرفته، أخذتني أمي الى داخل هذا الكوخ.
    Harika. barakada bazı aletler var. -Gidip jipin anahtarlarını alayım. Open Subtitles لدي بعض المعدات هنا في الكوخ سأبحث عن مفاتيح الجيب
    Zamanı geldiğinde bırakmanı umut ediyorum. Yani, kulübedeki yiyecekler bir süre sonra bitecek. Open Subtitles آمل حقًا أن تغادري في مرحلة ما، فالطعام الموجود في هذا الكوخ سينفد
    Hamptons'taki kır evine gidiyor. Open Subtitles فى الواقع انها ستذهب الى الكوخ فى هامبتونز
    İşe alacağım kabin garsonlarını. Open Subtitles و فكر بجميع الفتيان الكوخ يمكنني أن أوظف
    Onlara gereken, iyi arkadaşlar ve iyi bir eğlence ve de Uyum kulübesinde biraz vakit geçirmeleri. Open Subtitles ، يحتاجان إلى الأصدقاء الصالحين ، والترفيه . وقضاء بعض الوقت في الكوخ للإنسجام
    Ben Amanda ile buluşmaya kabine dönüyorum. Open Subtitles جيد حسنا أنا سوف أرجع إلى أماندا فى الكوخ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد